bugün

izmir'li müzik grubu praksis'i antakya'da soma maden katliamında ölen emekçileri anma etkinliğinde müzik yaparken "sokakta müzik yapılamayacağını" iddia ederek gözaltına alan 12 eylül zihniyetidir.

http://www.cumhuriyet.com...yle_gozaltina_alindi.html
Bunlar hükümetimizi devirmek için müzikli rakslı darbe girişiminde bulundular demesi muhtemeldir olayla alakalı kişilerin.
sesini çıkaranın dövüldüğü memleket.
müzikten korkanların, müziğin gücünün farkında olanların zihniyetidir. bu gibi kişiler müziğin haram olduğu yalanını ortaya atıp kendilerinin hakimiyetinin sürmesini isterler. sanatın hemen hemen her alanına düşmandırlar. heykele müziğe , resime vs. sanatın siyasetten daha etkili bir araç olduğundan dolayı onu sindirmeye etkisiz hale getirmeye çalışırlar.
işlerine geldiği zaman seçim propagandalarında kullanırlar işlerine gelmediği zaman yasaklar sansür uygularlar." halkın dinleyebildiği müzik" egemen sınıfın halkın dinlemesini istediği müziktir. müziğin muhalif mücadele aracı olduğunu bildiklerinden hep önüne set koymaya çalışırlar. muhalif müziği hedef gösterip ne kadar yanlış olduğunu söylerlerken alternatif olarak sanki müziği kötüleyen onlar değilmiş gibi karşı atağa geçip kendi müziklerini silah olarak üretmeye yeltenirler.müzik onlar için sadece araçtır sanat değildir. zaruret hasıl olduğunda müziği mübah olarak görüp kullanmakta beis görmezler.
sağ görüşlü olsun sol görüşlü olsun çeşitli müzik adamları. tu kaka olarak görülmüştür. orhan gencebay'ın müziğinin bile yasaklandığı dönemler olmuştur. barış manço trt'ye" lambaya püf de" şarkısını götürdüğünde o zamanın trt yetkilileri bu sözler müstehcen deyip denetimden geçirmemişlerdi. rahmetli o eseri enstrumantal şeklinde tekrar onlara dinlettiği zaman da "gitar bu müziği müstehcen çalmış" deyip yine geri çevirmişlerdi. barış manço'nun "bir bahar akşamı " şarkısı, zevkle dinlediğimiz " özdemir erdoğan'ın " ikinci bahar" şarkısı bile bir zamanlar yasaklanmıştı. işte böyle bir zihniyetin devamını yaşıyor bu ülke.