bugün

"...bunu söylemek ne kadar tuhaf olsa da benim için muhammedilik, haça tapmaktan (hıristiyanlık'tan) mukayese edilemeyecek kadar yüksekte duruyor. eğer insan, seçme hakkına sahip olsaydı, aklıbaşında olan her bir insan, şüphe ve tereddüt etmeden Muhammediliği; tek allah'ı ve onun peygamberini kabul ederdi."

(bkz: lev nikolayeviç tolstoy)

"muhammed her zaman hristiyanların üstüne çkıyor. o, insanı allah saymıyor ve kendini de allah ile bir tutmuyor. müslümanların allah'tan başka ilahı yoktur ve muhammed onun peygamberidir. burada hiçbir muamma ve sır yoktur."

(bkz: lev nikolayeviç tolstoy)

alıntıdır. kaynak: lev nikolayeviç tolstoy'un hz.muhammed ve hadisleri risalesi

tanım: lev nikolayeviç dünyanın en büyük edebiyatçılarıdan ve düşünürlerindendir. hakk'ı ve ilmi aramıştır tolstoy.
itiraflarım adlı harkulade kitabın yazarıdır. bu kitapta; hayatı sorgular ve yaşamı anlamak için bir çok yolu dener fakat bir sonuç ya da cevap bulamaz.
Güzel bir gülüş, karanlık bir eve giren güneş ışığına benzer (tolstoy).
ilk basılan yazısı ve edebiyata ilk adımı çocukluk eseri ile olmuştur.
(bkz: anna karenina)
"insanların birbirlerini tanımaları için en iyi zaman ayrılmalarına yakın zamandır" sözünün sahibi.
kendi inanç dinamiklerini sorguladığı "itiraflarım" adlı kitabında, edebi marifetini oluşturan yaşamsal sancılarına tanıklık edebileceğiniz, bir adamdır tolstoy. rus edebiyatında kendime en çok yakın gördüğüm okumaktan büyük keyif aldığım , kendisinden çok şey öğrendiğim bir yazardır. başyapıtlarının gölgesinde kalmış , üzerinde çok fazla konuşulmamış, "insan ne ile yaşar" adlı küçük öykülerden büyük dersler veren kitabında da dönemin rusyasının ahlaki panaromasını çıkarmayı çok iyi başarmıştır. kendi iç hesaplaşmaşlarını felsefe tarihinin vagonlarından bir bir geçerek yaşamış, okuruna da itirafnamesi ile yaşattırmayı çok iyi becermiştir. hz.muhammed hadislerini her ne kadar bilgi eksikliğinden kaynaklı ayet olarak nitelendirse de , islam doktrininin özellikle kardeşinin ölümünden sonra içinde yaşattığı imani boşlukları kapattığı, sorulardan yaralanan ruhunu tedavi ettiği tahmin edilebilinir. tabi gerçek nedir bir tolstoy bilir bir de allah. amma ve lakin yazdıklarının okuru üzerinde ki etkisi tartışılmazdır.
insan ne ile yaşar sorusuna cevap veren, bilinçli ve sevilen yazar, üstad. kitaplarında insan psikolojisi ve toplum yapısını en iyi şekilde anlatan insanlardan biri.
SAVAŞ ve BARIŞ - Yazar, Çarlık Rusyası aristokrasisinin zaaf ve çelişkilerini, Rus halkının bakış açısından, ele alır. Savaşın yıkımlarını, soylu sınıfın geçirdiği sarsıntıyla bağlantılı olarak sunarken, tarih-birey ilişkisinde (Nikolay Rostov - Nataşa - Sofia - Piyotr Bozukov - Prens Andrey), bireye hep acıların düştüğünü söyler. Savaşta da barışta da dürüstlüğü ilke edinmiş kahramanlar... Hep aykırı bir tıp olan Bozukov ve onun şahsında iyiliğin üstünlüğü... Kadınların genel konumları ye çıkar çevrelerinin ince hesaplan... "Kanlı sargılar içindeki bütün bu bozuk insan etleri..." sözüyle özetleyebileceğimiz 'savaş", balolar, partilerle süslenen 'barış'." Napolyon Savaşları sırasında yazılan roman, yaşanma sunulan bir destan olarak nitelendirilir. Romanda geniş bir süreçten bahsedilmesi, beş yüzü aşan kişiyi içermesi, öykünün dallanıp budaklanarak ilerlemesi romanı başyapıtlardan biri haline getirmiştir.
bu yıl, 100.yılı yurtdışında deli gibi kutlanılan; ülkemizde ise adına hiçbir etkinlik düzenlediğini görmediğim efsane yaratıcısı.
itiraflarım adlı kitabıyla insana düşünmeyi öğreten yazar.hayatında çok önemli dönemler yaşamış intiharın eşiğine kadar gelmiş sadece düşünerek doğruları bulabilmiş büyük düşünür.
"Başkaları için kendinizi unutun o zaman sizi de hatırlayacaklardır" sözünün sahibi.
itiraflarım adlı kitabında hayat felsefesinin anlatan rus yazar.
iste biz bunun gibilere yazar diyoruz.
sozlukten bkz verenlere degil.
" insanoğlunun değeri bir kesirle ifade edilecek olursa,payı gerçek kişiliğini,paydası da kendini ne zannettiğini gösterir.payda büyüdükçe değer küçülür. "
"Gerçek aşk daima kişisel yarar duygusundan vazgeçme temeli üzerinde yükselir" sözünün sahibidir.
kendisinden sonra iki asır boyunca gelen bütün yazarları istisnasız etkisi altında bırakmış yazar.
bu şahsın savaş ve barış isimli romanının ikinci cildindeki (4 cilt olanını okumuştum) mason karakterin tanrı hakkındaki 1 sayfalık teorileri benim hayata bakışımı etkilemişti. sadece roman yazmıyor, adeta 4 koldan saldırıyor.
Müsluman oldugu tahmın edilir. Bir soylentiye gore ise Turkiye ' ye yola cıkmıs gelirken tren istasyonunda ölür.
eserleriyle tüm insanlığı, fikirleri doğrultusunda harekete geçirmeyi hedeflerken; karısı ve çocuklarının dahi kendisini anlamadığını farkederek, hayal kırıklığı içinde, herşeyi geride bırakıp, kendinden dahi kaçmak isterken, boş bir tren istasyonunda tıpkı, idealleri gibi yapayalnız ölmüştür.
1910 yılında 82 yaşındayken bir tren istasyonunda zatürreden can veren Tolstoy, ölümünün yüzüncü yılında çeşitli etkinliklerle tüm dünyada anılıyor. Jay Parini'nin romanından uyarlanan "aşkın son mevsimi" adlı filmde, Tolstoy ile 48 yıllık karısı Sofya arasındaki karmaşık aşkın son yılındaki hikâyesine tanık oluyoruz.Önce istanbul film festivalinde ardından da sinemalarda gösterime giren film hala seyirci ile buluşmaya devam ediyor.
"Bir insanın değeri bayağı kesire benzer:Pay gerçek değerini gösterir, payda kendisini ne zannettiğini. Paydanın değeri arttıkça kesrin değeri azalır."
"Herkes insanlığı değiştirmeyi düşünür, ama hiç kimse önce kendini değiştirmeyi düşünmez" DiYEREK TOPLUMUN TEMEL SORUNUNA PARMAK BASMIŞTIR.
Ne kadar baş varsa o kadar düşünce olduğuna göre, ne kadar yürek varsa o kadar sevme biçimi vardır... *
en güzel yazılarını ölüm konusu hakkında yazmış mükemmel bir yazardır. konu üzerine harika senaryolar inşa etmiş ve "itiraflarım" adlı eserinde bu konu ile ilgili düşüncelerini senaryonun perdesi altına girmeden belirtmiştir. insanların ruh halleri üzerine ağırlıklı betimlemeleri ve ince çizgiler kullanılarak işlenmiş insan portreleri tolstoy'un özgün yazım tarzında önemli yer tutar. daha ilk romanda bağımlısı olmanız muhtemel yazarlardan biridir.

edit: herhangi bir romanını okuduktan sonra kendi yazım tarzınızdan utanabilirsiniz o derece muhteşemdir.
güncel Önemli Başlıklar