bugün

ikisinin bir araya gelmesi mümkün olmayan kavramlardır.

dolayısıyla, mantıken laik bir düzeni savunan birinin, müslümanlık paradigmasına göre müslüman olması mantıksızdır.
çünkü islamda din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması imkansızdır, kuran bu düzeni savunanları islama aykırı hareket etmek ile suçlar.

laiklik temelde din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması, bireylerin dini inançları yalnızca bireyleri ilgilendirmesidir.

kurandan laik düzeni dışlayan, ve bu düzeni savunanlara karşı gösterilen tutum.

“ Allahın indirdiğiyle hükmetmeyenler, kafirlerin ta kendileridir ”

'' Yoksa siz kitabın bir kısmına inanıp bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz? Şu halde içinizden böyle yapanlar, netice olarak dünya hayatında perişanlıktan başka ne kazanırlar, kıyamet gününde de en şiddetli azaba uğratılırlar. Allah, yaptıklarınızdan gafil değildir.
Bunlar ahireti, dünya hayatına satmış kimselerdir. Onun için bunlardan azap hafifletilmez ve kendilerine bir yerden yardım da gelmez. ( Bakara Suresi 85-86 ) ''

'' Maide Suresi 48. Ayet

Ey Muhammed! Sana da o Kitab'ı (Kur'an'ı) hak, önündeki kitapları doğrulayıcı, onları gözetici olarak indirdik. Artık Allah'ın indirdiği ile aralarında hükmet ve sana gelen haktan ayrılıp ta onların arzularına uyma. Sizden her biriniz için bir şeriat ve bir yol koyduk. Eğer Allah dileseydi elbette sizi tek bir ümmet yapardı. Fakat verdiği şeylerde sizi imtihan etmek için ümmetlere ayırdı. Öyle ise iyiliklerde yarışın. Hepinizin dönüşü Allah'adır. O zaman anlaşmazlığa düşmüş olduğunuz şeyleri size bildirecektir ''