bugün

görsel
Bir uyusam 6 ay sonra kalksam iyi olur.
görsel

'Her yerde olduğu gibi, orada da her şey yabancı bana.'
bir kaç sahnesi ile feci şekilde yüreğimi burkan nuri bilge ceylan filmi.

film hakkında daha sonra uzun uzun yazacağım ama, şimdilik söylemek istediğim bir kac şey var.

film, aydın karakterinin yalnızlığına değiniyor aslında. yaşadığı yere ve dünyaya yabancı, eski bir tiyatrocu aydın. eşi nihal ile yine hararetli bir tartışmanın ortasında, 'sen annen baban için bir tek gözyaşı bile dökmedin' suçlamasıyla karşı karşıya kalıyor. 'ağlamanın, senin bilmediğin yolları da var nihal hanım' diye cevap veriyor.

bir sonraki planda ise, aydın'ı, mezarlıkta bir başına görüyoruz.

görsel
her insanın kaldıramayacağı bir filmdir.
ya bu hareketi ayılara kaptırmak gerçekten beni üzüyor.
"aldanmak yaptığımız her işte şaşmaz yazgısı hepimizin. her sabah parlak işler tasarlar gün boyu budalalık ederim." voltaire

"vicdan güçlüleri korkutmak için düşünülmüş korkakların kullandığı bir sözcükten başka bir şey değildir. bizim vicdanımız güçlü kollarımız, kılıçlarsa yasalarimizdir" shakespeare

"yardımseverlik aç bir köpeğin önüne kemik atmak değildir. en az köpek kadar aç olduğunda kemiğini onunla paylaşmaktır" jack london

"cehenneme giden yollar iyi niyet taşlarıyla döşelidir" karl marx

nuri bilge ceylan ın sanki bir felsefe kitabı okuyormuşcasına izleyeceğiniz diyaloğu bol olan filmi. nasıl romanlar olay ve durum romanı olarak ayrılıyorsa bence filmlerde de böyle bir ayrım yapabiliriz. nuri bilge ceylan ın bu filmi ise diğer filmlerinde olduğu gibi durum filmine iyi bir örnek. nuri bilge ceylan'a has gerçekçi anadolu karakteri tiplemesinin yanında bu filmde aydın kesime ait tiplemelerini de gayet gerçekçi bir şekilde şahit oluyoruz. bunun yanında nuri bilge ceylan filmlerinde alışık olduğumuz diyalogların azlığı bu filmde tam tersine fazla diyaloglarla kendini gösteriyor. anton çehov un hikayelerinden esinlenilmis senaryosu ve schubertli fon müziğiyle film sizlere ayrı bir estetik zevk veriyor. aldığı altın palmiye ile de başarısını herkeslere ispat ediyor....

yoksa neclanin da dediği gibi gerçekten çözüm kötülüğü alikoymamakta midir? peki ya aydinin dediği gibi sıkılmak lüks bir duygu mudur? ismail için var mıdır onurundan daha önemlisi? peki ya gururunu ayaklarinin altına aldiracak sey nedir hamdiye?
Filmi izlerken başlarda nihal'in mıymıy tavırları benim de içimi baymıştı. O depresyonlu can sıkan hallerine anlam verememiş olsam da film ilerledikçe daha iyi anladım; kendini beğenmiş, narsist, en iyisini hep kendisinin bildiğini sanan, egoları arasında boğulan; sevdiğini ve özlediğini dahi kibrinden dolayı söyleyemeyen bencil biriyle birlikte olmanın kendisini sürüklediği boşluk ve değersizlik hissini.

--spoiler--
“Karşımızdakini olduğu gibi görmeyip onu tanrılaştırmak; sonra da sanki böyle bir tanrı olabilirmiş de olmuyormuş diye ona kızmak.”
--spoiler--

Filme sadece bu yönden bakmak filme haksızlık olur elbette. Aynı çatı altında birbirine yabancı halde yaşayan, fikirlerinin özü bir olsa da zıtlaşmayı tercih ederek güç mücadelesi haline getirdikleri hırsları ve egolarının çarpışmalarını izlemek kişiye farkındalık oluşturması açısından faydalıydı kanımca. "kötülüğe karşı koymamak" üstüne çalışma odasında başlayan mutfakta devam eden tartışmayı seyretmek de keyifliydi.

izlemek için hep ertelediğim, kafamın doluluğunu bahane ettiğim, sınav sonrasında ise büyük bir zihinsel rahatlık ve arınmışlıkla kendimi izleyerek ödüllendirdiğim muhteşem nuri Bilge Ceylan filmi.
Nejat işler’in paraları ateşe attıktan sonra oğluyla göz göze gelmesi. Türk sinemasındaki en efsane sahnelerden biri.
ayı sincap gibi bazı hayvanların 3 ay boyunca besinsiz uyuması olayı muhteşem bir şey.
haluk bilginler bu filmde kesinlikle bir ayıyı çağrıştırıyor, kişiliğiyle tam bir kibar ayı. dikkat ederseniz giyimi sakalı falan hep ayı renkleri tonlarında. ama o mağarada ehlileştirmeye çalıştırdığı beyaz atı (bence melisa sözendir kendisi) salması bir yandan da iyi bir ayı vicdanlı bir ayı olduğunu düşündürttü.
Aşırı derecede sıkıcı bir nuri bilge ceylan filmi. Bu filmi bitirmek çok zor. izlerken uyuşuyorsunuz. Oyunculuklar da biraz yavan sanki. Sevene de lafımız yok elbette.
insanlarda kış uykusuna yatabilseydi fena olmazdı : )
Önemli bir bilgi geçeyim de su kaplumbağanızı çöpe falan atmayın öldü diye ....!! su kaplumbağaları kasım ve mart ayları arasında kış uykusuna yatarlar .
2014 Türkiye, Almanya, Fransa ortak yapımı bir nuri bilge ceylan filmidir. Senaryolarını yazarken ceylan’ın anton çehov hikayelerinden etkilendiğini bilmeyen yoktur. Bu filmi de çehov’un the wife ve excellent people isimli hikayelerine dayanır. Onun dışında tolstoy, dostoyevski, voltaire, shakespare gibi isimlerden de esinlendiğini söyler filmde de alıntılar yapar. Hatta filmin posteri bir dostoyevski romanı olan netochka nezvanova adlı kitabın kapağından esinlenerek yapılır.

görsel
Film boyunca haluk bilginer’in canlandırdığı, adıyla müsamma, aydın karakteri üzerinden yapılan türk aydını ve modernleşme eleştirisi yapılır.

Gelgelelim Film, Türk sinemasının en iyi yapıtlarından biri hiç şüphesiz Sunduğu görsel şölenin ardı sıra felsefi derinliği olan diyaloglar içeriyor. Ve Filmin sonunda kış uykusundan uyanan tek bir isim var.....
5 dk içinde trt2 de başlayacak olan başyapıt. Nuri Bilge Ceylan saygılar.
Kaliteli bir film.
Haluk bilginer'in muhteşem bir oyunculuk sergilediği bir nuri Bilge Ceylan filmi.
esas adamın gorunmez oldugunu soyluyorlar. gorunmez degildir. melisa sözen onu sevmiş, onu diger butun erkeklere tercih etmiş ve evlenmiştir. adam eşi melisa sözene kopek gibi aşıktır. ama onu o kadar yanlıs sever ki zamanla melisa sözenin askı ve sevgisi azalmıs, garip bi seye donusmustur.:

-melisa sozen: bana saygısızlık yapamazsın. bosanırım boyle yaparsan.
-haluk bilginer: hangi parayla bosanıcan? nası kendine bakıcan? bes kurusun yok.
-melisa sozen: istanbul a tasınırım. işe girerim.
-haluk bilginer: asgari ucretle yasayabilecegini mi sanıyorsun?

oysa haluk bilginer gercekten cok sevmektedir. ama cok yanlıs sevmektedir. sevilmedigini hissettikce daha da cirkinlesmektedir.

esasen son soyledigi adamı darma duman eder:
-karım, beni terk etme. bırakma beni. beni kopegin gibi, sadık bir usagın gibi yanına al.
güncel Önemli Başlıklar