bugün

bu memleketin değerlerine saygı duymayanlardır. esas bölücülük yapanlardır.

kabul edersiniz yada etmezsiniz, adamın dili var. ve konuşmak en doğal hakkı.

sizin ben zihniyetinize tüküreyim, hem insan haklarından bahsedersiniz, ilericilikten bahsedersiniz hemde kürtçe ile dalga geçersiniz.

bir ümmetçi türk olarak, alnı secdeye değen müslüman kürt kardeşim; kendini ilerici zanneden ve ilericxilikten anladığı göt baş açmak olan türklerden daha bir kardeşimdir.
denyo sürüsüdür.
(bkz: faşist)
kabulleneceksiniz, kemalist vesayet bitmiştir. müslümanlarıda, sırf etnik kökeninden doalyı ayırdığınız yok saydığınız müslüman kürtlide kabulleneceksiniz. ötesi yok.
denyoları düdüklemiş sözlük formatını yine de öğretememiş insanlardır.
birde bu insanımsının bir argümanı vardır:
kürtçe bir dil değildir. arapça, fasça, türkçe karması dilimsidir derler.
aynı zamanda türkçe'nin de aynı hede olduğunu görmezden gelirler. türkçe'de de aynı şeyler söz konusudur. ilk türk alfabesi dahi, soğd denen farklı bir alfabeden esinlenerek yapılmış, özgün değildir. ama zihniyeti tezek olana laf anlatılmaz.
sadece türkler değil bütün dünyada olan hadisedir. çünkü kürtler en sevilmeyen yabancılardır bütün dünyada.
baskalarınında kendınden rahatsız olmasına ses cıkarma hakkına sahıp olmayacak ınsanlardır. neden kımse ıngılızceden rahatsız olmuyo? almancadan. tek derdı bırlıgo bozmak olan ınsanlardır.
edit: kürt degılım. kürtcede bılmem.
edıt 2: terbıyesızlıgın alemı yok sen ısteyerek secerek turk oldun sanırım.
almanca'dan veyahut ingilizce'den rahatsız olmuyorlarsa kürtçe'den de rahatsız olmamaları gerekir.

(bkz: haters gonna hate)
hak aradığını iddia eden kan emiciler yüzünden maalesef çoğalmıştır. artış gösteren kesimin önceden bunları dışlamamış, kendisinden gören kesim olması ise oldukça düşündürücüdür.
-Kürtçe dilinden rahatsız olanlar?
- Efendim..
Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki demiri ve vitamini eksik, hepatitli kanda mevcuttur!

şiddetle okunması tavsiye edilen yazıdır.

Merhaba sevgili Türk
sana seninle ilgili bir şeyler anlatacağım. Öfkelenmene rağmen bu yazıyı sonuna kadar okuyacağından eminim. Hadi başla.

Öncelikle söylemeliyim ki, iki lafından biri günümüzde yabancı dilin mümkünse birkaç yabancı dilin gerekliliğidir, bu yüzden ingilizce kurslarına çuvalla para dökersin, ille de yabancı dille eğitim veren bir üniversiteye girmek için kıçını yırtarsın, uyduruk Amerikan dizilerini Cnbc-e gibi kanallardan ya da internetten heves ve hayranlıkla takip edersin, hızını alamayıp birkaç sezonunu birden indirirsin, izlerken birkaç kelimeyi cümleyi anlayabildiğinde kendinle gurur duyarsın, konuşmalarında araya birkaç kelime ingilizce sıkıştırabilmek için fırsat kollarsın, kendi dilinde konuşup yazabilmekte aciz olsan da peşinen kabul etmeliyim ki gayretin takdire şayan. Edebiyat deyince aklına bir ders adı gelir, şiiri kafiyeli söz sanarsın. Dinlediğin müzikler, izlediğin filmler, kullandığın teknolojik aletler onların dilinde üretilmiştir. Çoktan alışmışsındır hiç yadırgamazsın. Yanıbaşında bir halk yaşar. On binlik, yüz binlik değil yirmi milyonluk bir halk yaşar. Onların dilinde kardeş ne demek hiç merak etmezsin, Kürtler bizim kardeşimiz diye başlayan tüm cümlelerin bir amayla biter. Dolmuşta yanında Kürtçe konuşulsa dişlerini gıcırdatırsın, bir dükkanın tabelası Kürtçe olsa ruhuna fenalıklar gelir. Kürtçe anadilde eğitim olmaması için ölümüne ayak dirersin ve fakat fırsatını bulsan çocuğunu ilkokuldan itibaren ingilizce eğitim veren kolejlere yazdırırsın.



Hiçbir tatilde sana Hakkari'ye, Diyarbakır'a, Kars'a gitme planları yaparken rastlayamayız. Ama bol bol nutuk atarsın Edirne'den (gitmediğiniz, asla gitmeyeceğiniz) Kars'a diye başlayarak ve ağzından köpükler saçarak. Birazcık parası olan, muhafazakarınız, seküleriniz, milliyetçiniz, liberaliniz, "solcunuz", dinciniz hep Bodrum'lara Antalya'lara kapağı atar. Olsun nenize lazım, gitmeseniz de görmeseniz de, sevmeseniz ve hatta bir kaşık suda boğacak olsanız da, Hakkari'den bir çakıl taşı bile vermezsiniz! Ve elbette yoksul ve zavallı Kürt çocuklarının hançereleri Hakkarinin yoksul köy okullarında "Ne mutlu Türküm diyene!" diye bağırırken yırtılmalıdır.



Kendin haksızlığa uğrayana kadar, dünyada haksızlık diye bir şeyin gerçekten var olduğundan bile haberin yoktur. Hakkını arayan herkese terörist, bölücü, yıkıcı damgası vurmaya şartlandırılmış beynin, haksızlığa uğradığında en fazla Nerde bu millet, nerde bu devlet! diye tepki verir. Oğullarını, kardeşlerini, nişanlılarını, arkadaşlarını En büyük asker bizim asker diye orduya uğurlarsın. O büyük asker batıdaysa bok temizler, sigara izmariti toplar, 40 derece ateşliyken buz gibi soğukta içtimada bekler, komutanların karılarının köpeklerini gezdirir, onların ayakçılığını yapar, anasına bacısına sövülür gıkını çıkaramaz. Eğer doğuya düştüyse eline bir tüfek verilir, mayınların üstüne sürülür, dağ taş dere tepe aç bilaç dolaşır, zengin yaşıtları Amerikada okusun ve güzel vatanlarına geri dönüp patronları olsun diye var güçleriyle vatanı koruyup dururlar. Şanslıysalar yaşayan bir ceset şanssızsalar sadece ceset olarak geri döner.

Seni kanla kazanılmış, atalarından miras kalan vatanında iliğine kemiğine kadar sömürürler gıkın çıkmaz. Asgari ücrete gider gelirsin ömrün boyunca. Ekmeğini yediğin yere hiç ama hiç pislemezsin, bir gün olsun ulan bu adam benim ürettiğim fırınlarca ekmeğin yalnızca kırıntısını bana geri veriyor, bu nasıl iş diye sorgulamazsın. Adam kazanmış çalışmıştır, sana da onlara amelelik yapmak düşer. Sana, orda burda Osmanlıyı överken ve eski günleri özlerken rastlanır. Sanki padişah ailesindenmiş gibi konuşup durursun. Bir adamın iki dudağının arasından çıkacak sözlerle hayatının belirlenmesi ölümüne özlediğin tek şeydir. Padişahım çok yaşa! Kafan karışıktır, zira sen her şeyi seversin, cumhuriyeti, padişahlığı, demokrasiyi, özgürlüğünü, dinini, vatanını, namusunu ille de bayrağını. Dün gibi hatırlarım ortaokul tarih dersinde Karlofça Antlaşması anlatılırken neredeyse gözünün dolduğunu. Bir daha da tarih falan okumazsın zaten. Televizyonlarda birileri anlatır, gazetelerde birileri yazar bu sana yeter de artar. Almanlar kaybedince biz de yenik sayılmışızdır, Araplar arkamızdan vurmuştur, her şey Kuran da yazıyordur, batının ilmini almak gerekmektedir, yeni aldığın araba kilometrede şu kadar benzin yakmaktadır, bu sene acaba kim şampiyon olacaktır, bunlar da yemesine yiyorlardır ama öncekilerden daha fazla çalışıyorlardır vs vs.



Ha unutmadan sen aydın cumhuriyet çocuğu, Emperyalist batıyı yenilgiye uğratmışsındır, ama ne hikmetse kazandığın halde onlar senin gibi değil sen onlar gibi yaşamaya başlamışsındır. Gözünü muasır medeniyetler seviyesine dikmiş nihayet bir planör yapabilmişsindir. Demir ağlarla örersin vatanını, Dersimi bombalarsın, komünistleri denize dökersin, Takrir-i Sükunlarla taş üstünde taş, baş üstünde baş bırakmazsın, Hatayı anayurda bağlarsın, sen var ya sen fırsat verilse neler yapmazsın?. Yüce bir ırkın istikbalisindir, muhtaç olduğun kudret damarlarındaki demir ve vitamini eksik, hepatitli kanda mevcuttur. Kazanılan milli maçlardan sonra ve asker cenazelerinde eline bayrağını alıp sokaklara atarsın kendini o güçle. Ömrünü halkın özgürlüğü ve mutluluğu gibi bir davaya adamış, jopların, kurşunların, zindanların, faili meçhullerin cenderesinde boğulan ve asla susmayan bir devrimci görsen, kendin gibi çakal üç beş kişi daha bulup hemen linç etmeye soyunursun. Gazan mübarek olsun.
ben rahatsız oluyorum arkadaş! resmi dili türkçedir diye koskocaman bir yasa var. hala neyin tartışması bu? bu ülkede yaşayacaksan eğitimini de sağlığını da öğretimini de hepsini türkçe alacaksın. git evinde ne istiyorsan konuş. toplu taşıma araçlarında kürtçe konuşan insanlara nasıl bakıldığını fark ettiniz mi bilmiyorum ama toplum tarafından garipsendiği çok açık.
(bkz: #17574087)

kansızlar ve hayvan severler rahatsız olmuyordur. ya da kulakları sağırdır o iğrenç hırıltıları duymaktan rahatsız olmazlar.
pkk ile kürtleri karıştıran tiptir.
bizim dilimizden rahatsız olanlar olduğunda hissettiklerimizi onlarda bu durumda hissedeceklerdir.

ayıptır günahtır.
aynı tipler ingilizceyi de pek severler.*
(bkz: ingilizceyi öğretip diğer dillere karşı çıkmak)
her tür baskı isyanı her tür ırkçılık karşı ırkçılığı tezinin doğrulanmasıdır.

başta sen adama sen türksün türksün diye diret, sonra milliyetine ırkına saldır, dilini kültürünü reddet, ardından bir yasa ile dili serbest bırak, sonra bir yasa daha sonra bi yasa daha (ki bu arada baskıların bittiğini söylemek hata olur) sözüm ona onları rahat. peki sonra o ana kadar düşmanca davrandığın kişi sana karşı tavır alıp en az senin kadar ırkçı, en az senin kadar faşist olur mu bence olur. rahatlıkla kullanmaya başladığı dilini de gözüne soka soka kullanır. otobüste en önde cep telefonuyla konuşan adamın sohbetini en arka koltukta duyar olursun. laf söylemeye kalksan kalkamazsın çünkü seninle birlikte olan yusuf bile kaçar yanından. sonra gittikçe bu rahatsız olma durumu antipatiye dönüşür, süreç uzar gider.

döngüyü gördünüz mü?

bir de vatanın her köşesisindeki halkların, sınıf bilincini kuşanmasını temenni ederim.
madde 3 türkiye devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. dili türkçedir. eğitimi de savunmanı da türkçe yapacaksın. türkiye cumnuriyeti vatandaşısın. çok istiyorsan kürtçe dil ile eğitim ya da savunma siktirir gidersin ırağa. ülkenin anasını siktiniz tiksiniyoruz sizlerden...
aynı zamanda behzat ç'nin 80. bölümünden de rahatsız olanlardır. genç faşistler rahatsız.*
benim yanımda türkçe konuşşunlarda ne yapıyolarsa yapsınlar amk. anlamıyorum kali kuli. ama konuşmalarından rahatsız değilim.
benim efendim o rahatsız olan faşist dediğiniz insan,

gördüğüm kadarıyla herkes bu konuya tepkili ama yazımı bir sonuna kadar okuyun sonra eksilersiniz.

evet beyler bayanlar ben dilimi, dinimi, vatanımı savunduğumda faşist oluyorum ama siz kendinizi görmezden geliyorsunuz, sizin yaptığınız nedir diye sormadan edemeyeceğim konudur,

rahatsız olmaktan ziyade yanında birilerinin anlamadığı bir dil helede kürtçe konuştuğunu duyduğunda ne plan var acaba nereye bomba koyacaklar diye düşünmüyo değil insan, bide şöyle bir durum var çok güzel kürtçe bir muhabbete başlıyorsunuz sıkışıldığı yerde türkçe den devam ediyorsunuz ben karadenizliyim mahallemde lazca konuşulmasından tiksiniyorum sebebi ise toplum içinde nasıl kulaktan kulağa konuşulmaz ise bir topluluk içinde başka dilde konuşmamak gerektiğidir efendim birileri sizin aranızda lazca konuşsa sizde rahatsız olursunuz, burası kesin bir kanıdır hiç yalandan yok ben rahatsız olmam demeyin,

siz artık terör örgütü ile bir anılıyorsunuz bunun önüne geçmeniz ve aslında gerçekten ne istediğinizi belirlemeniz gerekmektedir, şöyle bir gözünüzün önüne otuz senedir yaşanan terör olaylarını bir getirin ondan sonra yamuk oturup doğru konuşalım efendiler, kısa bir örnek vereyim günümüzden bir örnek, geçen gün güney doğuda bir ilimizde asfaltta paten kayan sporcular ve antrenörlerini gördüm efendime söyleyeyim bunlar uluslararası bir yarışmaya katılacaklar ve orada hazırlanmak durumları var yanlarından arabalar vızır vızır işliyor, duygulandım çocuklarda genç ve o yörenin insanı ben şahsen faşist etiketi ile dolaşmama rağmen acıdım ve çok üzüldüm elimden gelse bir pist yaptırırım o kadar yani, ama yaptırmaya kalktığında kim gelir bombalar, iş arabalarını yakar, işçilerimi kaçırırlar acaba diye insanın aklına da gelmiyor değil, bunu bu duruma getirenleri bir düşünün ondan sonra ne yapacağınızı nasıl bir yol izlemeniz gerektiğini bir gözden geçirin,

bizler önce insanız onun için senin aslında nece konuştuğun hiç kimseyi bağlamaz ama yinede öncelikle ön yargıları ve otuz senenin beyinlere kazıdığı terörü bir silmeniz bütün insanlara güven aşılamanız, öyle sivri sivri konuşmamanız gerektiğini düşünmekteyim, orta yol her zaman vardır yeter ki birlikte yürümek iste, ama yok ben kendimi yöneteceğim yok ben kürdistanı kuracağım, bunun için her yol mübahtır zihniyeti ile gidersen otuz değil kıyamete kadar kan dökülür sen ağlarsın ben ağlarım bu işi bu hale getirenler sırıtır, silah endüstrisi kazancına kazanç katar, milli servet yok olur, gençlik yok olur,

benim radikal bir isteğim var, gerçek kürt arkadaşlara sesleniyorum, hani biz pkk değiliz, biz kötü değiliz, bize yakıştırılan o kötü sıfatları kabul etmiyoruz diyener, bizi kürt olduğumuzdan utandırdılar, biz böyle terör istemiyoruz diyenlere sesleniyorum, madem öyle o zaman gelin imralıdaki köpeği siz imza toplayıp astırtın, bakalım neler değişecek.
dünyada hiç bir toplum ortadoğunun arkaik düşünce bahçesinde hapsolmuş toplumları kadar kendi kendini aşağılamaz sebebi ise ezilmişlik psikolojisi.

lazca, kürtçe, süryanice, zazaca veya başka ufak tefek ne varsa konuşulması bu topulumu gerer hatta ve hatta azerice (ki öz türkçedir) tahammül edemez. oysa almanca konuşulsun ya da fransızca bakalım bu tepkiyi yine verebiliyor mu? almanca çok mu akacı bir dil çok mu kulağa hoş geliyor sanmam..