kötü olmak

başta, kötü olduğunu belli etmemekte yatandır. kötü olan:
kişi güleryüzlü, etrafına mutluluk ve iyilik saçan bir görüntü sergiler etrafına.
iyiylik yapar gözükür sürekli. fakat o yaptığı iyiliklerin ardındaki gerçekler tiksindirici ve mide bulandırıcıdır. ya çıkar vardır işin içinde ya da karşı tarafın asla tahmin edemeyeceği bir pislik.
en büyük zevki dedikodudur. a' yı b' ye b' yi a' ya çekiştirir durur. kimseyi beğenmez. herkeste bir kusur bulur. ve en dikkat çekici olan yanı güvenememesi, inanamamasıdır. bu " herkes karşısındakini kendisi gibi görür." klişesinin basit bir yansımasıdır. klişe falandır ama bir felaketi anlatır.
yalan en büyük silahıdır. o kadar rahattır ki bu kişi yalan söylerken, gözlemlendiğinizde suratına tükürmek istersiniz, olmaz.

Beni tanıyan herkesin size söyleyeceği gibi, makbul biri değilim. Kötü adamı sevdim hep, kanunsuzu, hergeleyi. iyi işleri olan sinek kaydı traşlı, kravatlı tiplerden hoşlanmam. Ümitsiz adamları severim, dişleri kırık, düşleri kırık, kafası kırık, usları kırık, yolları kırık adamları. ilgimi çekerler. Küçük sürpriz ve patlamalarla doludurlar.

Adi kadınlardan da hoşlanırım; çorapları sarkmış, makyajları akmış, sarhoş ve küfürbaz kadınlardan. Azizlerden çok sapkınlar ilgilendiriyor beni. Serserilerin yanında rahatımdır, çünkü ben de serseriyim. Kanun sevmem, ahlak sevmem, din sevmem, kural sevmem. Toplumun beni şekillendirmesinden hoşlanmam.
*

tercih edilen bir şeydir.
herkesin içinde iyilik vardır ama kötülük zamanla tercih edilir ve alışkanlık haline gelir.

insanın bir yerden sonra birşeylere dur demesi (bkz: make the way for the bad guy).

bazen mecbur kalınandır.

insanın içinden o an kötülük yapmak geliyorsa kaçınılması zor olan hadisedir.

beklenmeyen olaylar karşısında ruhun bedenin önüne geçme pozisyonu.

mevlana der ki;

Dünya üç beş bilgisizin elinde. Sanırlar ki tüm bilgiler kendilerinde. Üzülme, eşek eşeği beğenir. Bir hayır var sana kötü demelerinde.

Ayni zamanda sevilmemektir. Birbirinizin gotunuzu yalamaniza gerek kalmaz.

Anlıyorum, hepiniz iyi insanlarsınız. Nerede nasıl davranacağınızı, kiminle nasıl konuşacağınızı, hangi durumda ne tavır alacağınızı çok iyi biliyorsunuz hepiniz. Onurlusunuz, gururlusunuz, erdemlisiniz, hepsini anlıyorum da, benim anlamadığım; sadece benim kötü olmam yeterli mi dünyanın bu kadar çirkinleşmesi için...

iyilik yaparken bile zekice! kendi çıkarını düşünmektir. iyilik yaptığın adamı 'babamız' yapıp kendini genç zannetmektir.
çocuklar, size bir şey söyleyeyim mi? siz timur dan bu yana maalesef kötülük ne bilmiyorsunuz.
aa evet, arada bir de yunan mezalimi vardı ama o sayılmaz. çünkü o zaman yatakta çok iyiymişsiniz.

bir seçim değildir, süreç sonucu olan şeydir.

Herkesin başaramayacığı bir şeydir. Zordur kötü olmak. Hem olan için, hem de görenler için.

vicdanınıza kulak asmadığınız sürece iyi olmaktan daha kolay ve daha zevkli şeydir.

(bkz: insanı zorla kötü yapmak)

kimse kötü doğmaz kimse hep kötü kalmaz ama hayat bazen öyle acılar yaşatır öyle kazıklar yedirir ki bir süreliğine karanlık tarafa geçip adaletini kendi sağlar insan.

doğaçlamadır. plan yoktur. mükemmellik aranmaz. hatalar, bozukluklar bolca mevcuttur.

bunu bir örnek ile açıklamak istiyorum. Hollywood'un iki önemli kötü karakterini ele alalım.

ilki;bakın makyajı bile mükemmel. her şey orantılı. sanki kötü adam güzellik salonuna gidip para verip kendisini güzelleştirmiş.

görsel

diğeri; gerçek delilik budur. hiçbir plan yok amaç yok. sanki bir anda esi vermiş ve ağzını yüzünü boyamış.

görsel

çoğunluk kötü diye ben de kötü olsam mı diye düşünmüştüm. ardından aklıma hesap günü geldi. kötü olursam hesap gününde hesabını sorarlar. islam'a göre iman eden herkes cennet'e gidiyor ama allah belki de kötüleri 1 milyon yıl yakıp öyle cennet'e yolluyordur. yanmak istemediğim için kötü olmıycam, yani günah işlemiycem.

ama böyle düşünmeyip kötü olmayı düşünenler de var ancak böyle düşünmen güzel. bu da sadece müslümanların değil dinsizlerin falan da ahlaklı olabileceğini gözteriyor.