bugün

(bkz: ingiliz kaşığıyla fransız boku yemek)
(bkz: ingiliz zehiriyle hitler soykırımı yapmak)
and the oscar goes to...
(bkz: türkiye de ırkçılık sorununun olmaması)
milliyetçilik denilen olay modern dünyanın ve sınırlarının temellerini atmış, evrim sürecini birebir etkilemiş, markaların doğmasına, milli bilince ve bir yarış ortamı; rakipler yaratarak insanlığın gelişmesine ön ayak olmuştur.

olimpiyatlar, dünya kupası, eurovision, miss universe vb gibi eğlenceler; milletlerin birbirlerine silahsız ortamda üstünlük sağlamaları üzerine kuruludur.

bu tarz eğlencelere baktığınızda bile ; venezuela dünya güzeli çıkartır, zenciler iyi koşar, çekik gözlüler esneklik sporlarında iyidir, türkler çeviklik ve güç gerektiren sporlarda iyidir, ruslar direkt güç isteyen sporlarda kendilerini gösterir, viking soyundan gelenler kış sporlarında rakip tanımaz iyi kürek çeker vs.

her milletin, her ırkın kendine ait özelliği vardır. bu özelliklerle gurur duymak; belirli bir evrimin ve doğal seleksiyonun sonucudur. benim ırkım olan türk ırkı; savaşçı olduğundan dolayı, savaşlar henüz sadece 100 yıldır top tüfek üstünlüğüne geçtiğinden ve daha evvelsinde hem güç, hem de zekası üstün olanın harp alanında sağlam kaldığı bir durum olduğundan, genetik anlamda bir çok milletten üstündür.

24 farklı fiziksel özellik gösteren boyu kapsadığından ve tarihte bir çok milleti kendi içinde erittiğinden fiziksel anlamda bir çok milletten de güzeldir.

bugün bu* ırkın 1000 yıldır yönetimini elinde bulundurduğu veya başka bir deyişle hükmettiği topraklarda bir takım etnik milliyetçi fraksiyonlar türemiş ve yalanlar üzerine propaganda yapıyor ise; bu benim milletimin en büyük özelliği olan temiz düşünce, tahammül yeteneği ve vicdanı sayesindedir.

çok ileri gidilirse ki şahsi kanaatimce yeteri kadar ileri gidilmiştir; sheltox'a gerek yoktur, üzerine basılır gider. hah birileri çıkıpta bu 30 senelik davayı 10bin yıllık türklük anlayışıyla mukayese etmeye kalkarsa ancak gülünç olur, çünkü bu hareket eblehliktir.

son c14 testlerinde m.ö.200 yıllarında yazıldığı kesinleşen kitabelerde "Türk, Oğuz beyleri, milleti, işitin: Üstte gök basmasa, altta yer delinmese, Türk milleti, ilini töreni kim boza bilecekti?" yazar. bu gösterir ki bu ulusta binlerce yıldır millet anlayışı vardır.

biz bir takım dağ sürüleri gibi milletlik anlayışını fransız ihtilalinden öğrenmedik. "ceddin deden, neslin baban; pek kahraman türk milleti" marşlarıyla istanbulları kuşattık, devletleri yıktık; devletler kurduk.

milliyetçilik; olmasın, etmesin vs. şeklinde bir takım hayalperest ütopyalar kurularak yokedilebilecek bir kavram değildir. 160 senelik içi kokmuş saçma sapan enternasyonalist ideolojilerle çözülebilecek bir problemde değildir. milliyetçilik; bu dünyanın ve insanlığın en önemli gerçeğidir.

ama esas görülmesi gereken gerçek şudur ki; milliyetçiliklerin kesiştiği ve çarpıştığı noktada, milletler kesişir ve çarpışır. benim milletim 10 bin yıldır o noktada hiç bir zaman kaybetmemiştir, kaybetmezde. oturup düşünmesi ve dengeli hareket etmesi gereken türk değildir.
(bkz: saddam hüseyin) (bkz: halepçe katliamı)
güncel Önemli Başlıklar