bugün

Enam süresi 92 ve fussilet 44 buna en güzel kanıttır.

Enam 92 söyle der:
1 - imam iskender Ali Mihr: Bu (Kur’ân-ı Kerim), elleri arasındakini tasdik eden ve ahirete ve ona inanan, şehirlerin anası (olan Mekke’de) ve onun etrafında olan kimseleri uyarman için indirdiğimiz mübarek bir Kitap’tır. Onlar, namazlarını muhafaza ederler (devam ederler).

Fussilet 44:
Diyanet işleri: Eğer biz onu başka dilde bir Kur’an yapsaydık onlar mutlaka, “Onun âyetleri genişçe açıklanmalı değil miydi? Başka dilde bir kitap ve Arap bir peygamber öyle mi?” derlerdi. De ki: “O, inananlar için bir hidayet ve şifâdır. inanmayanların kulaklarında bir ağırlık vardır ve Kur’an onlara kapalı ve anlaşılmaz gelir. (Sanki) onlara uzak bir yerden sesleniliyor (da anlamıyorlar).”
Burda ifade edilen şu.

Arapça dünyada en zengin dildir. Bu sebeple Arapça indirdik diyor. Arapça da her kelimenin farklı zengin anlamları vardır.

Yani, Arapça indirdik ki, en net haliyle anlaşılsın denilmek istiyor.

Yoksa kuran evrenseldir. Dünyada ki her insana muhataptır.
"Bunun içindir ki ey peygamber! Biz seni, ancak alemlere rahmet olmak üzere gönderdik." (Enbiya 107)

Sadece insanlığa değil, alemlere gönderildiği belirtilirken ve bu konuda bir çok delil daha varken, kuran üzerinden konuşup sadece araplar için yazılmış demek doğru bir muhalefet tarzı değildir.

inanmıyorsundur ve kendince çelişkili bulduğun, bilimsel veya mantıklı bulmadığın meseleleri açarsın. Ama kuranı referans alıp böyledir diyerek içindekilerden bir haber olmak saçmalıktır.