kufur edilmesin diye kicini yirtan yazar

(bkz: kufur hakaret ve uludag sozluk)

ayrıca aaa bu benim lan. ama "neden?" diye bir sor. ya da sen sormasan da ben acıklıyayım. şimdi benim arada sırada gittiğim kahvenin sahibi ahmet abi var. arada sırada muhabbet de ederiz, her cümlenin sonuna "hamu goyeaeam" gibi bir şeyler mırıldanır ve sonra "ahahahah ne gomik de mi lan" der. şimdi ahmet abiyi dogal karşılıyorum, adamın espri anlayışı bu, "hamuğa goyeaeam" dedi mi komik oldunu zannediyor. aslında komik mi? tabiki hayır. komik olduğunu düşünenlerin espri ne demek? espride zekanın gerekliliği gibi konularda biraz çalışmasını bekliyorum. çünkü insanları güldüreceksen zeki olman gerekir. espri yapıldığında benim de zeka pırıltıları görmem gerekir. ama sen küfür edince "rahat" ya da "komik" olduğunu sanıyorsan, çok yanılıyorsun demektir. zira rahatlık ağzına geleni söylemek değildir, onun adı patavatsızlıktır.

işte böyle efendim, küfür edilmesin diye kıçımı yırtıyorum ama dinleyen var mı? tabiki yok. çünkü yazarlarımız rahat, o kadar rahatlar ki küfür de ediyorlar, sokakta yürürken yere de tükürüyorlar. ee rahatlık işte...

ahmet abiye geri dönecek olursak, onun bu espri anlayışını beğenmiyorsan onunla muhabbet etmezsin olur biter. ama sözlükte işler böyle değil, sen küfür edeceksin ve komik oldugunu sanacaksın diye benim okuma şevkimin içine edemezsin.(29.09.2006 18:03)

edit : başlık başıma kalmış ama olsun ben giyerim sorun olmaz.(30.01.2007 19:25)

edit2: evet sevgili okur, bir başka editte daha buluşmaktan büyük bir sevinç duyuyorum. ben entryi yazalı neredeyse 6 ay geçmiş, düşündüm de insanlar değişiyor mına koyim. bir dönem küfür edilmesin diye kıcımı yırtıyorken, artık basıyorum küfürü yoksa desarj olamıyorum. neyse siz onu bunu bırakın küfür iyidir, güzeldir, hepiniz edin. hayatınızın büyük bölümünde kullanın, ben öyle yapıyorum sinir stres gitti, cildim güzelleşti. böyle bir hoşluk, yüz kremi reklamlarındaki kadınlar gibi ebleh bir gülüş yerleşti yüzüme. bundan dolayı siz siktir edin onu bunu kafanıza göre takılın.

not: zamanında entrynin ilk haline artı oy verip bu entryi en begenilenler listeme sokanlar da rica edicim eksileyip ordan cıkarsınlar, zira artık devir değişti e tabi celik de degisti.

(bkz: ne diyeceğini şaşırma durumu!)

(bkz: küfür eşittir hür kültür)

sevgilisiyle kavga edip, hemen tribe giren kız gibidir bu yazar cesiti. 3 biradan sonra sarhos olur buyuk bir cogunlugu, dunyayi sozlukle kurtaracaklarini dusunup dururlar,guzel kızlardir, guzellik yarismasina gireseler ilerideki planlariniz nelerdir diye bir cem yilmaz sorusuyla karsilastiklarinda 'baris elcisi olacagim 'gibi supersonik mesajlari vardir. bilemiyorum ama ben nedense hepsini disi user olarak dusunuyorum. hani nickten bazen cinsiyet ayrimi yapamiyoruz ya o yuzden.

küfür sevenler derneğinden resmi açıklama...

yok abi aşmak falan değil, şimdi türk filmlerinde de görüyoruz bunu, niye kfüür var diyor. E be adam bir karakter var, atıyorum uyuşturucu satıcısı bu adam buyrun beyefendi diye vermez ki. Al hadi siktir git der, e bende bir diyalog yazıyorum küfür var çünkü adam sinirli tepki vermiş haliyle küfredecek "aa ne demek güzel kardeşim , bilmukabele diyecek hali yok" ben buna kızıyorum işte.

gereği gibi yazılmasını arz ederim.

yapılan araştırmalara göre, doğduğu hastaneden eve gidiş yolu dışında direkt olarak açık hava basıncına maruz kalmamış olan yazardır...
şöyle ki, günümüz türkiyesi diye uzuunca bir paragraf başlayıp, olaya biraz felsefe ve ironi katıp, ağdalı cümleler kurarak anlatmak isterdim ama gerek yok sanırsam... argo ve küfür yerinde kullanıldığında müthiş bir anlatım tekniğidir, kim ne derse desin... he küfür içermeyen beş kelimeyi bir araya getirip bir cümle kurabilecek kadar kelime dağarcığım var çok şükür...**
ama nedense, kız arkadaşımın yanında da küfür ediyorum kollarımı morartacağını bile bile... sanırsam psikolojik bir şeyler var bende...
neyse sktir et * * konu dağılıyor, sözlüğe gelince, bire bir meydan larousse * olmadığından ötürü, yazılanların kişisellik içermesi gerekiyor... e hayatım sadece bilgisayar başında geçmediği * için sokakta nasıl konuşuluyorsa, ilgili yerlere onları yazıyorum... e şimdi hiç sokağa çıkmayan bir insana yanlış bir bilgi verirsen, adam da ona inanırsa skmezler mi sokakta onu...*
kıssadan hisse, küfür hayatımızın bir parçası olmuştur seve seve...**

efendim her birey farklıdır. dolayısıyla her fikir de farklı olabilmektedir. bir yönde düşünen bireyler de olabilmekte lakin karşıtlıklar da ilişki kurmaya engel olmamaktadır.
küfür sevmeyen yazarın, sözlüğü ve belki de kendi hayatını küfürden arındırmak adına çalışması doğaldır. küfür edenlere mesafeli bakabilir, küfür edilen ortamda bulunmak istemeyebilir vb.

lakin küfür etmeyen düşüncenin esasında bilmeden küfürün gelişmesine ışık tuttuğunu bilmesini isterim. bu nedenle şu an için aklıma gelmiş olan: pompalamak, basmak, vurmak, oymak, koymak... gibi kelimelerin tümü cinsel ilişkiyi işaret eder hale gelmiştir. küfüre karşı olan zihniyete türk küfür literatürüne olan dolaylı katkılarından dolayı bir küfürbaz olarak teşekkür ederim. (bkz: türkiye sizinle gurur duyuyor)

(bkz: POPODUR POPO)

neden karşı çıkılıyor anlamıyorum, türkçede meramını anlatabileceğin onbinlerce kelime varken neden küfür? derdimizi ..., veya .... demeden anlatamıyor muyuz?

en temel organını boşuna heba etmiş zavallıdır...

tabi ki ortam ne olursa olsun ana avrat düz gitmek terbiyesizliktir ancak argonun konuyu pekiştirici özelliği ve ironisi pek yatsınamaz doğrusu...
meclis başkanı bile ki kendileri pek efendi, pek nazif bir beyefendidir, seyini sey ettigimin seyi gibi o güzel türkçemizin o güzel cümlesiyle kendini ifade etmekten çekinmemiştir.
yine sözlüğe bir bakacak olursanız;
(ara: orospu)
(ara: sik)
(ara: sikmek)
(ara: siken)....
örnekleri çoğaldılabilir.

küfrün seviyesizleşmenin tek yolu olduğunu sanan küfür = ayıp = seviyesizlik mantığındaki yazar. bırakınız efendim yedi bin genç insanı toplamışsınız zaten buraya.

terbiye sınırlarını zorlar.