bugün

tüp bitmesi sonucu anne tarafından komşuya götürülüp orada banyo yapmaktır.

yaklaşık yirmi yıl önceydi. kısa boylu tüpler henüz çıkmaya başlamıştı ve hala etrafında yanan çakmak gezdirilerek kontrol ediliyorlardı. doğalgaz yoktu, herkeste odun kömür telaşı vardı. hayat yine pahalı, parlıament cinema club yine heyecanlı, banyodan sonra soba başında uyuya kalmak yine paha biçilemezdi. kalabalık ailemiz banyo yapmak için annemin önünde sıraya giriyor, banyomuz bir hamam misali su şırıltıları ve kese sesiyle çınlıyordu. annem kek hamuru gibi yoğurup sobanın başına atıyordu bizi, yorgunluktan hemen uykuya dalıyorduk.

yine bir pazar günü sıraya girmiştik ama annemin yüzünde anlayamadığımız bir hüzün vardı. hızla önümüzden geçiyor, bir banyoya bir oturma odasına girip çıkıyordu. babamla tartışıyorlardı. bizimse tek derdimiz annemin şefkatli ellerinde yoğrulup derin bir uyku çekmekti. sıra kavgası bile yapıyorduk cinema club filmine yetişmek için. annemin gözünde yaşları gördüğüm zaman içime bir acı çöreklenmişti. babam bağırıp duruyordu. annem banyoya girip tüpü yere yatırdı, biraz salladı ve tekrar düzeltti. ama nafile şofben yanmıyordu. dünyamız yıkılmıştı. tüp bitmişti ve bir tane daha alacak paramız olmadığını anlamıştık. annem yaşlı gözlerle başımızı okşuyor bir çare düşünüyordu. sonunda odaya gitti ve bizi çağırdı, kucaklarımıza giyeceklerimiz ve havluları koydu "gidiyoruz" dedi. kapıdan çıktık. nereye gidiyorduk ki? birbirimize bakındık şaşkın ördek yavruları gibi. sonra iki apartman arkamızda oturan bir komşumuza gittik. onun da bizim kadar çocukları vardı, hatta biriyle aynı sınıftaydım. içeri girdik. annem mutfakta oturup ağlayarak derdini anlattı, o kadında ağladı annemle beraber. sonra her zamanki gibi annem bizi yıkadı. aynı şekilde, kek gibi yoğurarak. ve yanan sobanın başına oturttu. ama bu sefer uyumadık. ne orada ne de eve dönünce. sabaha kadar gözümüze bir damla uyku girmedi. ablamın ağladığını duyuyordum, derin derin iç çekiyordum. elimden bir şey gelmiyordu.

o günden sonra annem daha da yüceldi gözümde. evlatları için bir başkasının banyosunu kullanmayı teklif edecek kadar fedakardı, çünkü anneydi, benim annemdi.
hamam'in yaninda ikamet etmek.
(bkz: burhan altıntop)
önemli olanın orada attırmamak olduğudur.
Medeni bi şekilde banyo yapılabilir. Komşu komşunun banyosuna muhtaçtır. Hele bide kese yapı lırsa daha da makbule geçer.