bugün

fazla uğraşmaya bile gerek kalmadan sadece eski sovyetlerin işgali altında kalan türki cumhuriyetlerde ki dil erezyonuna bakmak yeterlidir.herkesin isminin bile sonuna ow ekleyen zihniyettir ,insanın en doğal özgürlüğü olan dilini sömürenler ,asıl sömürgeci.
dil,din,ırk farkı yoksa herkes özgürse,eşitse bu sistemde neden bu insanlara rusça'yı empoze ediyorsun dedirdir birazcık düşünebilen bir insana.emperyalizm denilen komunizmin biraz daha yumuşak versiyonudur sadece.ikiside sömürür bu ülkeyi ancak bu ülkenin yarattığı devrimcilik milli uyanış kankındırır ,tıpkı 80 yıl önce mavi gözlü devin yaptığı gibi.bize sadece katıksız demokrasi lazım demokrasi.
(bkz: sscb yi sosyalizmin temsilcisi sanmak)
(bkz: sscb dekinin devlet kapitalizmi olduğunu anlayamamak)
(bkz: stalin sonrası sovyetler sosyalizmi)
(bkz: nazım ın tkp den atılması)
(bkz: komünizm ne demek bilmemek)
(bkz: yanlış uygulamaları doğru teorinin yanlışlığına yormak)
(bkz: desteksiz sallamak)

(bkz: entry i bakınız manyağı etmek)
(bkz: komunizmi cavanar sanan gençlik)
oysa koministler adam yakmaz inançlari farklı olsada.*
komünizm diye bir şey dünya üzerinde hiç olmadığı için saçma bir söylemdir. olmamıştır komünizm, olması da imkansıza yakındır.
tarihte sosyalizm olmuştur, küba' yı ve israil' deki kibbutz ları geçersek, elimizde çin- kuzey kore ve ulusal sol olarak tanımlanan hugo chavez yönetimi falan kalır. çin, liberal ekonomiye geçip tek partiyi belki de tasviye edecek, kore' de de baskıcı rejim var.. ve hala komünizmden bahsedenler var.. ilginç bir dünyada yaşıyoruz..
şoven rus milliyetçiliğinin sosyalizmlerine vurduğu damgayı görmezden gelsek dahi, uluslararası ilişkiler hakkında okuduğumuzda ' sovyetlerin türkiye üzerindeki tehditi' denilen bir durumla karşı karşıya kalırız.
ha sovyetlerden kaçalım derken, amerika' nın kucağına oturmuş muyuzdur? orası ayrı, ve korkarım ki evet.
sovyet rusya' nın çökmesini istemeyen amerika idi. düşman belliydi, onun çökmesi amerika' yı da farklı arayışlara yöneltti.. neyse..
komünizmin ne olduğunu bilmeden ileri geri konuşan ancak cahil kesimin söyleyebileceği söylem. konuyla ilgili kulaktan dolma bilgilerden ziyade, biraz kitap okumakla giderilebilecek cahillik düzeyidir. öncelikle komünist menifesto ile başlanmasında fayda olacaktır.
evet canım benim de şahit olduğum konudur. şayet, bu noktada katılmıyorsanız sizi ' biraz daha oku' ' bilmiyorsun cık cık.. ' şeklinde yönlendirirler..
bu ne yazık ki böyledir, derneklerde de aynı tepki vardır:
- ama abi, öyle düşünmüyorum, buna şöyle bakıyorum..
+ bak canım, biraz daha oku, komünist manifesto oku, das kapital oku..
- abi bak anlamıyorsun..
+ oku sen hele.

aradan bir ay geçer. hepsini okumuşsundur..
- tamam abi okudum, ama görüşlerim değişmedi.
+ bak troçkistlerin eserlerini oku..
- peki abi.

bir ay daha geçer.
- okudum abi, yaladım yuttum hepsini.
+ komünizmin iyi bir şey olduğuna geldin yani?
- yoo abi.
+ bak o zaman maocuları okuman lazım, oo bilmeden eleştirmek olmaz, oku hele oku..
- abi anlıyorum ben seni. he abi he abi..
sömürü = komünizm ise;
faşizm = mutlak eşitlik.

(bkz: kavram karmaşası)
eksik bir önermedir. abd'nin kızılderililere ve ortadoğuya yaptığını, almanya'nın yahudilere yaptığını, ingiltere'nin hindistan'a yaptığını ve Türkiye Cumhuriyeti hükümetlerinin kendi vatandaşına çektirdiklerini hesaba katarak tümevarıldığında, "tüm yönetim biçimlerinin sömürünün alası olması" sonucuna ulaşmamak için başka bir sömürü biçiminin savunucusu olmak gerekir. Ayrıca Atatürk Türkiye'si ile Erdoğan Türkiye'si arasındaki farkın Lenin Rusya'sı ile Gorbaçov Rusya'sı arasında da olduğu hesaba katılırsa, sorunun yönetim biçimleri kadar yöneticilerle de alakalı olduğu tespit edilebilir. Ancak Washington ABD'si ile Bush ABD'si arasında pek bir fark olduğu söylenemez.
(bkz: doğru önerme)
milletin soyadına -ov getirmeyi sömürü olarak görenlerin savunduğu iddia.

osmanlı zamanında milletin adına türki birşey getirseydi şimdi amerika'ya uşaklık etmezdiniz, hoşgörülü çikiçikiler.