bugün

(1)Cem Yılmaz'ın er gazinosunu anlatırken kullandığı tabir.
(2)Hoşgeldin denilesi yeni yazar. Klavyesi tutukluk yapmaz inşallah.
bir cem yılmaz repliği. er gazinosunda yaşadığı olayı anlatırken kullanır. şöyle ki ;
http://www.youtube.com/watch?v=ZxufSgNm3js
her izlediğimde güldüğüm adam ve replikleri.

Kiev muhabbeti:
http://www.youtube.com/watch?v=-LEyUDRLIpg
cem yılmaz'ın cmylmz adlı gösterisinde er gazinosu bölümünde yaptığı espirisinden biridir.
şaşkınlığı ve saçma sapan bir şey olduğunu ifade eden cümle. *
http://galeri.uludagsozlu...C4%9Fraflar%C4%B1-336737/ (bkz: aga bu nedir)
otobüsde açmış adam telefonu bağıra çağıra konuşuyor (bkz: otobüste yüksek sesle insan haklarından bahsetmek)

kimse de demiyor ki aga bu nedir
lisedeydik o zamanlar. dışarıda üç kişi sigara içiyoruz. üçümüz de nasıl fırlamayız, millet nasıl bakıyor var ya?

neyse aga. bir eleman geldi yanımıza, ateş istedi. bizim sınıfta da "ayı" lakaplı bi arkadaşımız var onu bekliyorduk okula geçmek için. ama lakabına o kadar uyuyor ki, tam bir ayı, tam bir hayvan. ateş isteyen ve bizim okula yeni başlayacak olan eleman bunun tıpatıp aynısı. ama bir insan bir insana bu kadar benzer yani. elemana ateş verdi arkadaş sonra da altımıza sıçıyoruz. "ulan bu bizim ayının aynısı" diye. "birader sen bir dur" dedik. bizim ayıya telefon açtık. "gel lan çabuk. burada senin aynın bir adam var" dedik.

ayı da ikiletmedi. "sakın bırakmayın lan ayıyı" dedi birkaç dakikaya geldi. sonra yanımıza yaklaştı. elemana bir baktı. hiçbir şey söylemedi ama. konuşma yok, diyalog yok. diğer ayının ensesine elini attı. kendine doğru çekiyor sertçe. hani güreşir gibi. çekiyor çekiyor, ıııh ıııh ediyor. sonra diğer ayı da hiç tanımadığı adama ayak uydurdu. o da elini onun ensesine attı. böyle iki ayı güreşiyor hayvan gibi dışarda. inleşiyorlar falan.

aha işte tam da o anda aklımda "kimse de demiyor ki aga bu nedir" cümlesi geçti. ulan amına koyim, tanımadığın üç kişi sana "dur bir yere gitme" diyor. hiçbir şey demeden bekliyorsun. ayının biri geliyor sana el ense çekiyor, sen de ayak uyduruyorsun da bir kere bile "birader sen napıyorsun manyak mısın, hayvan mısın" demiyor. böyle hayvanca bir şekilde anlaştılar hiç konuşmadan, tek bir kelime etmeden.

sonra güreş bitti. bizim asıl ayı, yeni ayıya sordu. "nerelisin sen" dedi. öbürü de "kastamonuluyum" dedi. bizim ayı da "aaa öyle mi, ben de kastamonuluyum" dedi. biz de şaşırdık hemşehri çıktılar diye. sonra güldük eğlendik, gırgır şamata yapıp okula gittik.

abi sonra öğrendik ki, bizim ayı aslında kastamonulu değilmiş. ilk önce ona bir koptuk. ama asıl yeni ayının da kastamonulu olmadığını öğrendiğimizde koptuk. ulan bu nasıl kafa, birincisi yalan söyledi de, sen niye onun yalanına yalanla karşılık verdin? aranızda bir şifre mi amına koyim kastamonulu olmak?
hipermarkette alışveriş yaparken bir kadının çocuğunu pis ayakkabılarıyla alışveriş arabasına bindirip sanki lunaparktaymış edasıyla tüm marketi dolaştırması ve mağaza personeli dahil kimsenin buna ses çıkarmaması. cem yılmaz'ın tabiriyle kimse de demiyor ki aga bu nedir olayı?
(bkz: i will eat you)