bugün
- arda güler13
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır10
- karınıza range rover alır mısınız21
- anın görüntüsü15
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı18
- icardi190516
- ruh okuzu9
- ellerim bos gonlum hos8
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- sözlük kızlarının don renkleri14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu34
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- icardi1905 silik olsun kampanyası16
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği14
- xdearm9
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı8
- boşuna yaşıyorum hissi16
- patiswiss24
- evlilik9
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı15
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi28
- ups boobss nerelerde ramazan da bitti8
- akrep burcu8
- siklememenin getirdiği huzur12
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler16
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi20
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi9
- futbolcu ismiyle nick almak11
- escort fiyatlarının güncellenmesi8
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası10
- evlenmezsek yaşlanınca ne yapacağız sorunsalı11
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı10
- murat kurum kurudu gitti8
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır11
- yunanistan bizden çalsa rahatsız olmayacağınız şey11
- akp seçmeni16
- online olup entry girmeyen yazarlar9
- bebek kokusu10
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması23
- susmayan durmayan israile gemi ticareti10
- ali erbaş11
- bülent uygun15
- chp genel merkezi önündeki aşırı üks araçlar10
- çirkin erkeği yakışıklı gösterecek şeyler10
- belediyeler el değiştirince bütün foyalar döküldü23
- ismail kartal12
- sivasspor'a verilen penaltı27
Çocukluğumdan beri yaşadığımdır. Kendi evimde bile misafir gibi hissediyorum kendimi.
Canım annem ben çocukken hep üzülürmüş; " acaba beni mi sevmiyor!" diye düşünürmüş. Evde durmazdım, gelenin gidenin peşine; "beni de götürün." diye ağlarmışım. Dışardan eve zor getirirlermiş.
Büyüdüm bu sefer de; "evi otel gibi kullanıyor." Der komşulara, akrabalara. Ama alıştı artık. Ben ise; hâlâ bir yere ait hissetmiyorum kendimi.
Canım annem ben çocukken hep üzülürmüş; " acaba beni mi sevmiyor!" diye düşünürmüş. Evde durmazdım, gelenin gidenin peşine; "beni de götürün." diye ağlarmışım. Dışardan eve zor getirirlermiş.
Büyüdüm bu sefer de; "evi otel gibi kullanıyor." Der komşulara, akrabalara. Ama alıştı artık. Ben ise; hâlâ bir yere ait hissetmiyorum kendimi.
Düzensiz bir düzenliliktir bence kendini bir yere ait hissedememek.
Özgüven eksikliğinin en büyük etkenlerinden biridir, farklı insanlarla tanışmak, anı biriktirmektir.
Şehir şehir gezmektir, otobüs yolculuklarında uzun uzun düşünmektir.
Kırıldığınız, kırdığınız insanları geride bırakmaktır. ilk defa gördüğünde garipsediğin bir yere daha sonra alışmak ve alıştıktan sonra tekrar taşınmaktır.
Kendini bir yere ait hissedememek, ataması olan memur çocuğu olmaktır.
Gece sigarasına eşlik eden manzaraya uzun uzun bakmak, özleyeceğini bilerek hüzünlü bir şekilde keyfini çıkarmaktır ulan kendini bir yere ait hissedememek. Tam düzenimi kurdum derken çoğu şeyi arşive kaldırıp yeni bir sayfa açmaktır.
Memleket yakın değilse yılda sayılı ziyaretlerdir, özlemdir, yalnızlıktır. Kuzenlerini isim ve görünüş haricinde tanımamaktır.
Herkesi kendin gibi sanmayı bırakacağın, insan sarrafı olabilme imkanı tanıyan bir yolculuktur bir yana. Doğu'dan Batı'ya gitmektir, farketmektir, yalnızlığı seçmektir. Etrafında sayılı insanların olmasından keyif almaktır bence kendini bir yere ait hissedememek.
Güzel yanlarından birisi de artık dost seçimini iyi yapmaktır ve bundan dolayı arkanda bıraktığın dostlukların baki kalmasıdır, "kanka ben geliyorum" dediğinde bir yatağın senin için hazırlanmaya başlanmasıdır.
Ben 20 yaşıma geldim ve kendimi ne zaman bir yere ait hissetmeye başlasam sürgün yedim, yeni dostlar edindim, bir çok dost eskittim.
Bu ilk entry'mi eski dostluklara ve keşke burada yaşlansam dediğim manzarama armağan etmek istiyorum.
Özgüven eksikliğinin en büyük etkenlerinden biridir, farklı insanlarla tanışmak, anı biriktirmektir.
Şehir şehir gezmektir, otobüs yolculuklarında uzun uzun düşünmektir.
Kırıldığınız, kırdığınız insanları geride bırakmaktır. ilk defa gördüğünde garipsediğin bir yere daha sonra alışmak ve alıştıktan sonra tekrar taşınmaktır.
Kendini bir yere ait hissedememek, ataması olan memur çocuğu olmaktır.
Gece sigarasına eşlik eden manzaraya uzun uzun bakmak, özleyeceğini bilerek hüzünlü bir şekilde keyfini çıkarmaktır ulan kendini bir yere ait hissedememek. Tam düzenimi kurdum derken çoğu şeyi arşive kaldırıp yeni bir sayfa açmaktır.
Memleket yakın değilse yılda sayılı ziyaretlerdir, özlemdir, yalnızlıktır. Kuzenlerini isim ve görünüş haricinde tanımamaktır.
Herkesi kendin gibi sanmayı bırakacağın, insan sarrafı olabilme imkanı tanıyan bir yolculuktur bir yana. Doğu'dan Batı'ya gitmektir, farketmektir, yalnızlığı seçmektir. Etrafında sayılı insanların olmasından keyif almaktır bence kendini bir yere ait hissedememek.
Güzel yanlarından birisi de artık dost seçimini iyi yapmaktır ve bundan dolayı arkanda bıraktığın dostlukların baki kalmasıdır, "kanka ben geliyorum" dediğinde bir yatağın senin için hazırlanmaya başlanmasıdır.
Ben 20 yaşıma geldim ve kendimi ne zaman bir yere ait hissetmeye başlasam sürgün yedim, yeni dostlar edindim, bir çok dost eskittim.
Bu ilk entry'mi eski dostluklara ve keşke burada yaşlansam dediğim manzarama armağan etmek istiyorum.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar