kayabasi koyu

istanbul'da köy gibi kalmayı başarabilme çabası veren köy. küçükçekmece belediyesine bağlıdır.

Azdavay'a bağlı bir köy. Köy ile ilgili biraz bilgi.

Kayabaşı Köyü 30-35 kilometrekarelik bir alan üzerinde kuzey ve güney yönlerine yamaç bir vadi üzerinde kurulmuş tipik bir Karadeniz köyüdür. Arazisi engebeli ve yamaçtır. Küre sıra dağları sinsilesine bağlı güney doğusunda Kurtgirmez, güneyinde Kaldırım, batısında Çırakayası dağları ile çevrilidir. Doğusunda ise Akçay vadisi uzanmaktadır. Komşu köyleri Evlek ve Kırmacıdır.

Kurtgirmez ve Kaldırım dağları arasında bir km kadar derinlikte akmakta olan Devrekanı Çayının oluşturduğu Çatak Kanyonu köyümüzün güney doğusundadır.

Azdavay'ımızın sembolü durumunda olan ÇATAK KANYONU köyümüzün Nalbantoğlu mahallesinde doyumsuz bir güzellik oluşturarak sona erer. 1 km. sonra başka bir kanyon başlar.

Kayabaşı Köyü (çırak, çelebi, hacullu), güney, kayabaşı, kepçe, nalbantoğlu, (sama, yaylagerişi) kızılcasu olmak üzere yedi mahalleden oluşmuştur. Mahalleler arasında yer yer bir km. lik mesafeler vardır.

Köyümüzden Devrekani Çayı ve yöremize adını veren Akçay geçmektedir. Köyümüz Akçay çayının iki yamacındaki arazilere sahiptir.

Tarihçesi:

Kayabaşı Köyünün ne yazıkki yazılı bir tarihçesi mevcut değildir. 90 lı yaşlardaki yaşlılarımızın dedeleri bile bu topraklara ne zaman gelindiğini ve nasıl yerleşildiğini bilmemektedirler. Köyümüzün ilk çağlardan beri yerleşim alanı olduğu sanılmaktadır. Köyümüzdeki yaşam, Yörük kültürü ile çok benzeşmektedir.

Sama (sema, göğe yakın) mahallemizde bulunan kalıntılar ve heykeller köyümüzdeki ilk çağlara ait yaşam izlerini göstermektedir. Sama mahallemizde yol yapımı esnasında tesadüfen bulunan kız heykeli (SEMA) adı altında şu anda Kastamonu müzesinde sergilenmektedir. Azdavay hükümet konağı önünde sergilenen aslan heykeli Kayabaşı Köyünde bulunmuştur.

Ekonomik Durum:

Köyümüzde 1985-86 yıllarına kadar tarım ve hayvancılık yapılarak geçim sağlanıyordu. Arazinin düzgün olmayışı köyümüze modern tarım araçlarının girmesine imkan vermemiştir. Çok az olan arazinin büyük bölümü traktör girmeyecek kadar eğimli ve iki akarsu geçmesine rağmen sulanması mümkün olmayan bir arazi yapısına sahiptir. Ekonomik değeri olan tarım ürünleri yetiştirilemediğinden ancak kısıtlı olarak hayvancılıktan bir miktar gelir elde edilebiliyordu.

Köyümüzde tarım zor şartlarda tamamen insan ve hayvan gücüne dayalı olarak yapılmıştır. Bu yüzden insanlarımız geçimlerini kıt kanaat sürdürmüşler. Her aile bir ferdini gurbete göndererek kazandığı paradan köydeki ailesine destek olmasıyla 1950 li ve 1960 yıllar zor koşullarda yaşanmıştır.

1970 li yıllarda bütün Türkiyede yaşanan hızlı göç maalesef köyümüzde de yaşanmıştır. insanlar artan ihtiyaçlarını daha kolay karşılamak, çocuklarını daha iyi koşullarda yetiştirebilmek amacıyla, büyük şehirlere (çoğunlukla istanbul a) fert olarak değil, tüm aile olarak göçmeye başlamışlardır.

Yirmi yıl kadar süren bu göç dalgası, büyük ölçüde, göçe direnen yaşlıların da rahmetli olmasıyla 1985-86 yıllarında tamamlandı. Köyde kalan birkaç aile dışında herkes gitmişti. Artık ne okula öğrenci, ne camiye cemaat kalmıştı.

O doğa şartları ve zor yaşam koşulları insanları öyle bezdirmişti ki insanlar sanki bir daha hiç oralara dönüp bakmamacasına terk etmişlerdi köylerini, gerçekten de 22-23 yıl kimse köyüne dönüp bakmadı. Bazıları sadece günü-birlik ziyaretler yaptı ama yaşamayı hiç düşünmediler. Çalışılmayan arazimiz büyük oranda ormanlaştı.

Eğitim:

Kayabaşı Köyünde 1965-1966 öğretim yılına kadar okul yoktu. 1966 yılında köy odası okul haline dönüştürülerek Kayabaşı tek sınıflı ve tek öğretmenli bir okula kavuşmuş oldu. Beş sınıf bir arada da olsa köy için büyük bir nimetti bu tek sınıflı okul. 1986 yılında köyün terk edilmesiyle bu okul da kapanmış oldu. Yani Kayabaşı okulu yirmi yıl hizmet verebildi.

1966 yılına kadar okul yoktu fakat okuma-yazma oranı erkekler arasında çok yüksekti. Çünkü, köyün erkek çocukları komşu köy Kırmacı daki ilkokula gidiyor sabah, akşam gidip, gelerek ortalama sekiz km. yol yürüyerek, eğitim alıyorlardı. Hatta başka köylerin( Zümrüt, Maksut) çocukları da Kıracı okulunda eğitim görüyordu. Kız çocuklar uzaklık dolayısıyla okula gönderilmiyordu. Bu yüzden 1960 öncesi doğumlu kızlarımızın ne yazık ki tamamı, okur-yazar olma fırsatını yakalayamamıştır.

Okul yok şartlar zordu ama Kayabaşı eğitimden hiç vaz geçmemiştir. Her kademede ülkemize hizmet eden öğretmen, subay, mühendis, veteriner hekim, doktor, orman muhafaza memuru, devlet kademelerinde memur, bankacı, teknisyen vs. yetiştirmiştir.

Kayabaşı, 1946 yılında ilçe olan Azdavay ımıza şu andaki belediye başkanı dahil olmak üzere üç belediye başkanı yetiştirmenin haklı gururunu yaşamaktadır.(OSMAN CiVELEK, FEHMi NALBANT. OSMAN NURi CiVELEK)

Şu anda çok sayıda üniversite mezunumuz kamu ve özel sektörün çeşitli kademelerinde görev yapmaktadır.

Nüfus:

Kayabaşı göçlerden önce 80 haneli ve 400 civarında nüfusa sahip bir köydü. 2008 yılı itibarı ile Kayabaşı 23 kişilik bir nüfusa sahiptir. Beş mahallemizin afet alanı ilan edilmesi ve Azdavay a afet evlerinin yapılmasından dolayı nüfus yoğunluğu Azdavay da bulunmaktadır. Köyleri ve arazileri ile ilişkilerini koparmamışlardır.

Kayabaşı nın bu nüfus dejavantajının yakın zamanda değişeceğine inanıyoruz. Lütfen turizm başlığını okuyun.

Turizm:

Terkedilmiş Kayabaşı nın talihi yavaş yavaş dönmeye başlamıştır. 2006 yılında kurulmuş olan Kayabaşı Köyü Kalkındırma ve Yardımlaşma Derneği nin (Köyümüzde canlı yaşamı yeniden başlatmak) sılagonu ve Kayabaşı nın adını duyurma çabaları meyvelerini vermeye başlamıştır.

Kayabaşı, Küre Dağları Milli Parkı ilan edilen sınrların tam ortasında ve Azdavay ın sembolü olan ÇATAK KANYONU bitim noktasında olması nedeniyle avantaj kazanmıştır. Milli Parklar Eko Turizm Kastamonu Şube Müdürü ismail Menteş bey Kayabaşı nı keşfetmiştir. Köyde Eko Turizme yönelik restarasyon çalışmaları başlatılmış evler özellikleri korunarak onarılmaktadır. iki yıl içinde Kayabaşı nın çehresinin değişeceğine bizleri inandırmıştır. Doğal yaşama büyük bir istek olduğunu iki yıl içinde köyümüze turların başlayacağını söylemektedir. Zaten şu anda bile Kayabaşı nın yerli yabancı birçok turist ziyaret etmektedir. Kış aylarıda av turizmi yapılmakta ve bu yönde büyük bir talep vardır.

Kaynak : http://www. kayabasidernegi. com