bugün

şerefsizlik barındıran durum.

böyle tipler lisede vardı. zengin piçleriyle kankilik yaparak onlardan faydalanan karaktersiz tipler.

karl marx da böyle bir karaktersizdir işte. fabrikatör oğlu engels'i hayatı boyunca sömürmüştür.

karl'ın hayatını incelerseniz ömrü boyunca bir baltaya sap olmadığını, elinin hiç iş tutmadığını farkedersiniz, hayatını friedrich'in babasının paralarıyla ikame ettirdiğini görürsünüz.

karl marx, bu şerefsizliğini meşrulaştırmak için das kapital'i yazarak komünizm adlı ideolojiyi geliştirmiştir.

çalışmamaya ve tembelliye alışan karl marx, bu saçma ideoloji ile çalışan, emek harcıyan, daha iyi yaşam standartları için beynini yoran insanların elde ettikleri kazanımları ele geçirmek için komünizm düşüncesini yürürlüğe sokmuştur, bu çok açık.

doktor ile çöpçünün aynı maaşı alması gerektiği fikri ne kadar saçma geliyor di mi?
aynı çağa yetişememiş engels'in babasının servetinden pay sahibi olamamış varoluşçuları derinden etkileyen durum.

biraz daha erken doğmalıydın martin.

(bkz: Martin Heidegger)
engels marx'a ''yardır gülüm'' demiş, marx da allah'ın 'yürü ya kulum' demesi ile ideolojisini oluşturmuştur.

bunda eleştirilecek bir şey yok. karşılıklı çıkar ilişkisi.

edit: bunda hangi söz kime dokundu? vallahi alemsiniz.
emek sermaye sevişmesi...