bugün

eskiden genel olarak kapıcıların çocuklarına denirdi. şimdi kapıcılar apartman görevlisi oldukları için çocuklarına genel olarak bir bok denemiyor.
bu meslek isimlerini değiştirip sanki farklı bir iş yapıyorlarmış gibi gösterme furyasının getirdiği en güzel özelliksizlik budur. bugüne kadar hiçbir çocuğa ürolog çocuğu, yapı ressamı çocuğu, iç mimar çocuğu denmemiş olmasına rağmen bu çocuklar yıllarca babasının mesleği hatırlatılarak çağırılmıştır.
bu tamlama yüzünden kaç anne baba çocuğuna ''kapıcının çocuğuyla oynama'' diyebilmiştir. oysa direkt isim verip ''mehmet ve ayşe ile oynama'' deseler ayrımcılık yapmış olurlar. işte böyle sikimdirik bir işti, iyi oldu.
daha çocuk haliyle kafası karışmış, ikilemde kalmış çocuktur. çoğu çocuk onu oyununa almak istemez. alsa bile hep fasülyeden muamelesi görür. nedenini o yaşta tam olarak anlayamasa da tahmin edebilir aslında. babası ayşe'nin, ahmet'in babasının işlerini görür o da buna şahit olur. hatta bazen kendi de iş görür falan. arkadaşları gibi oyuncaklara kıyafetlere sahip olmak ister ama olamaz. hayır başka alternatifi de yoktur. o şehirli çocuklarla oynamak zorunda ve de kendini kabul ettirmesi lazım. kendi gibi çocuk yoktur çünkü. çocuk haliyle hep diğerlerine yetişmek çabası içinde geçer çocukluğu yani hep eksik.
orospu çocuğu olmaktan bin kat daha iyi durumdur.
eğer bir film karakteriyse, erkekse zengin bir sevgili bulacak fakat zalim baba onları ayırmaya çalışacaktır, kız ise herhangi bir apartman sakini veya büyük erkek kardeşin yakın arkadaşlarından birisi tecavüz edecektir.
riza calimbay gibi olup binlerce ezik taraftara ayar verme imkanı olursa tadından yenmeyecek şeydir.
not: ezikten kasıt o pankartı açanlardır.
(bkz: riza efendi iki ekmek bir sut)
(bkz: safinaz/#750261)
anne babalar kapıcı çocuğuyla oynama demekte haklıdırlar çünkü; normal daire sakinlerinin çocuklarına ''çikolata getirmezsen seninle oynamam, akülü arabanı getir öyle oyuna gel, barbi bebeksiz aşağı inme, falan oyuncağını bana ver yoksa benimle oynayamazsın bununlada kalmaz dışarı çıkamazsın'' gibi baskılar kurmaya çalışırlar çoğu zamanda başarılı olurlar, market alışverişi torbalarının takipçisidirler, otobüs terminalinde yolcu kapmaya çalışan muavinlerin elinizden bavullarınızı çekiştirdiği gibi onlarda torbaları çekiştirir. Balkonunuz zemine yakınsa şöyle bir balkonda mangal keyfi yapayım demek gibi bir lüksünüz olamaz çünkü hem sizin kapıcının çocukları hemde çevre apartmanların kapıcı çocukları tam karşınıza dikilir dört gözle sizi seyrederler hatta ne zaman atacak diye gözünüzün içine bakarlar, vermeye kalksanız size bişey kalmaz, hem çok kalabalıktırlar hemde azla uzla yetinmezler vermeseniz sizin boğazınızdan geçmez v.s
(bkz: kapici cocugu)
--spoiler--
kapıcı çocuğu diye oyunda mı oynamayacak yavrucaklar?
--spoiler--

namuslu da şener şen sokakta oyun oynayan çocuklardan kafasına topu yediğinde...
okulda babasının mesleğinden boş yere utanırlar kalorifer görevlisi der.anlamış değilim hala.
babası para kazanan çocuktur. çoğu baba gibi.
ilerleyen zamanlarda yazma olabilitemin(böyle bir kelime yok) yüksek olduğu romanda ana karakterim.
Kapıcı çocuğuyum halende öyleyim babam apartmanın kapıcısı elinden geldiğince büyüttü bu zamana getirdi asla ama asla utanmadım babamın mesleğinden aksine gurur duyuyorum zorluklar elbette çektik ayrıca hiç bir meslek grubu yoktur ki doktorun çocuğuna doktor çocuğu mühendisin çocuğuna mühendis çocuğu denmezken kapıcının çocuğuna neden kapıcı çocuğu denir merak etmişimdir bizlerde normal birer çocuğuyuz tekrar söylüyorum babasnın mesleği ile gurur duyan kapıcı çocuğuyum.
Bi çocuk kalmıştı yaftalamadığınız, o da oldu çok şükür...
Babası, çerimizi, çöpümüzü toplar..
Sabah totomuz üşümesin diye, ekmeği, sütü kapıya getirir..
Ufak tefek tamir işlerimizde, hızır gibi yetişenimizdir...
Gireni, çıkanı kollayandır...
Babasının ellerinden, çocuğunun da gözlerinden öpüyorum...
(bkz: ağlamadan önceki son ses tonu)
Genelde dersaneye gitmeden odtü yü kazanırlar.
görsel
Birde genellikle şiveli konuşurlar.

Buba vulla okul peram. Gibi.