bugün

osmanlı'nın en güçlü en ihtişamlı döneminde, padişahın yaşadığı, devlet işlerinin idare edildiği "yeni saray" olarak bilinen saraydır.

ama bu sarayın durumunu tarif edince muhtemelen kendini osmanlı torunu zanneden akp'liler üzülecek, hayal kırıklığına uğrayacaklardır.

zira osmanlı'nın o en parlak döneminde, 3 kıtaya yayılmış imparatorluğun sarayı lüksten şatafattan son derece uzak ve sade imiş...

şimdi, kanuni döneminde istanbul'da ticaret yapan, kanuni'ye ve şehzade selim'e danışmanlık yapan, tüm avrupa ülkelerine, krallarına faizle borç veren josef nasi ve halası(aynı zamanda kaynanası) dona gracia mendes'in osmanlı saray izlenimlerine bakalım...

josef nasi'nin osmanlı sarayı izlenimleri;

--- spoiler ---
dünyanın en güçlü hükümdarı burada mı oturuyor?
selam kapısı denilen yeri geçtiğimde karşımda olağanüstü bir saray bulmayı hayal ediyordum.
belki venedik, paris ve roma'da gördüklerim gibi değil ama en azından bizans'ın diğer ihtişamlı yapıları gibi bir yer...
oysa karşımda gördüğüm şey sadece tevazu ile açıklanabilir.
hatta abartılmış bir tevazu...
saray birbirine eklenmiş odalardan oluşuyor.
ne ince sanat ürünü taş oymalar, ne de heykeller, kabartmalar...
sinan niye hiç saray yapmamış? (mimar sinan)
kendi yaptırdığımız saray bile bundan daha ihtişamlı. (belvedere sarayından bahsediyor)
üstelik burası yeni saray...
grand turko (fatih) döneminde daha eski bir saray varmış, sonra ihtiyaç artınca burası yapılmış. ama dünyaya hükmeden adam böyle sade bir yerde oturabilir mi?
--- spoiler ---

-------------------------

dona gracia mendes'in saray ve harem izlenimleri;

--- spoiler ---
sarayı fazla sade bulmuştum, ama harem benim evimden bile sade...
öyle insanların sürekli yiyip içip eğlendikleri bir yer değil.
herkes sessizce ve belli bir düzen içinde işini yapıyor.
hani avrupa saraylarının duvarlarında resimler, süslemeler olur ya, burada hiç süs yok.
bazı duvarlara incecik ipek halılar asılmış. yerlere de yolluk dedikleri dokuma halılardan sermişler.
pencerelerde cam yok. onun yerine renkli vitraylar var.
padişah'ın has odası gibi, hürrem'in de kendine ait bir odası var.
harem'deki en büyük oda bu imiş. bizim en küçük salon kadar anca...
hürrem sultan yaşlanmış, ama yine de güzel bir kadındı. gençliğini görmek isterdim.
son derece sade ama zarif giyinmişti.
altında şalvar dedikleri pantolona benzer kıyafet vardı.
üzerinde yenleri uzun sade bir cepken.
hiç mücevher takmamıştı. sadece başındaki ufak serpuşa takılı ufak bir elmas vardı...
--- spoiler ---

----------------------------------------

evet...
devir osmanlı'nın en güçlü olduğu, dünya lideri olduğu devir sevgili arkadaşlar.

osmanlı sarayı son derece sade.
hatta bir osmanlı vatandaşı olan nasi ailesinin evi koskoca dünya liderinin sarayından daha ihtişamlı.

osmanlı sultanının eşi hürrem ve harem de aynı şekilde sade...

yani öyle altın varaklar, altın klozetler, milyonluk mobilyalar ve dekorasyonlar yok...

peki bugün kendine "osmanlı torunu" diyenler ve osmanlı'yı dirilttiğini zannedenler neden lükse ve ihtişama bu kadar düşkün???

acaba kanuni dönemini araştırsalar, yavuz dönemini, fatih dönemini iyice araştırsalar.
o günlerin saray yaşamı hakkında bilgi sahibi olsalar utanırlar mı?

hiç zannetmem.
arsız utanır mı hiç?

bunlar osmanlı torunu değil, bunlar osmanlı da değil...bunlar bambaşka bir şey...

#tarih