bugün

o kadar iç karartan haberin yanında, boğazından nasıl lokma geçtiği merak konusu insandır. halbuki önce iştahın kaçmadan yap kahvaltını güzel güzel, sonra daha dirençli bir bünyeyle göğüsle haberleri.
gazete okumak için günün en uygun zamanını seçmiş kişilerdir, durumun entellikle pek alakası olmasa gerek.
tam da entellik olarak görülmemelidir zira ülkemde klasik çekirdek ailelerin yarısından fazlasında bu vardır aile babası işe gitmeden ilk bunu yapar ki babam entel olacak son kişidir o bile yapıyor bazen.
gazete okurken kahvaltı yapan entel takımından ayırt edilmesi zor olan entel takımı.*
her sabah taze sıkılmış portakal suyu içemeden kendine gelemez bunlar.
gazete okumak için başka zamanı olmayan kişilerdir.
yazın keyiflidir. entel takımına girmez kahvaltı yaparken gazete okuyanlar. cadde,kelebek ekini okurken ne kadar entel olunabilir ki.
dünyada neler olup bittiğini öğrenebilmek için sadece kahvaltı saati müsait olan kişidir. entel diye tabir edilmesi ilginç.

değişik bir versiyonu için;

(bkz: gazete okurken kahvaltı yapan dantel takımı)
büyük bir ihtimalle gazete okumak için başka zamanı yoktur ama onu okurken " yediğinden ne anlıyorsun? " diye de sormadan edemiyorum.
(bkz: bob terliklerimi getir) diyen kişiyle aynıdır.
hareketin neresinde entellik var çözemediğim hadise. şimdi ben boş bi sabah bulmuşum, deniz kenarına inmişim, kahvaltı istemişim. 10 dakikada hapır hupur yiycek halim yok herhalde yemeğimi, sohbet de varsa, gazete haberleri de okunarak, güncel, magazinel, siyasi yorumlarla hoş bi zaman geçirilebilir. entellik böyle bi şey değil ayrıca, ben de entel değilim mesela ama kahvaltı ederken gazete okumayı seviyorum. yoksa entel mi oldum iki dakikada haberim yokken, lann, beni niye çağırmıyosunuz madem aylık konak yemeklerine.
bazı insanlar gibi bütün gün götünü devirip yatmadığı ve dünyada olan bitenlerden haberdar olmak istediği için günün en az hareketsiz saatini bu işe ayıran insanlardır.
hiç gazete okumayan, bihaber takımına göre, evladır.
genelde amerikan filmlerinde goruruz bu sahneyi. hatta adamin kopegi kimi zaman bu gazeteyi. beyefendi de bir yandan misir gevregine sut eklerken bir yandan da gazeteyi karistirir. akabinde saatine bakip gec kaldigini soyleyerek evi terk eder. boyle bir seyi bizimkilerde hic gormedim. genelde mutfakta kahvaltisini yapan babam, kahvalti sonrasi salona gecer, ordan da "-bir çay koyun bana!" diye bagirir, gazetesini de orda okurdu.
(bkz: pazar sabahları)
iki işi birden yapabilen insan takımıdır.
posta gazetesi'nin haydar dümen sayfasına sarılı simidi yerken kendini belli eden takım.
hattâ taklavat.
kahvaltı yada yemek sofra adabından bihaber adamdır. zıkkımlanırsın gecersin koltuguna alırsın türk kahveni açarsın gazeteni adapsız.
bu grubun içine hayatım boyunca hiç katılamadığım'dır.
güncel Önemli Başlıklar