kadının beyanı esastır saçmalığı

kadının kadını esastır denmesi gerekiyor...

(bkz: beyan değil kadın)

cinsiyet eşitliğini, hukukun üstünlüğünü ayaklar altına alan saçmalıktır. bir kadın sana tacizci iftirası mı attı, ve twitter'da mi paylaştı, geçmiş olsun, hayatın karardı, hapis cezası yedin, ve twitter'da ana avrat küfürlü hakaretli linç ediliyorsun, sicilin de yandı.

johny deep tarafından yokedilmiştir. amber heard ün beyanı yetmemiştir. Kaptan Jack sparrowu Yusuf paşa adıyla türk donanmasına amiral yapmak lazım.

Yanlış anlaşılma var. Ya kadının beyazı esastır yazacaklardı ya da kadının bayanı esastır yazacaklardı bir yanlışlık çıkmış.

kadın iddia ettikten sonra sen git derdini marko paşa ya anlat. bir ara bir kuruldaydım. adını vermeyeyim. kızın birisi şikayet dilekçesi yazmış "filan kişi bana taciz etti işten çıkarın" diye. dosyasını inceledik, oğlanı da dinledik. kız bunu evine çağırmış mı, çağırmış. içmişler mi, içmişler. gece 11den sabah 4e kadar oturmuşlar mı, oturmuşlar. sonra yatağa birlikte girmişler mi, girmişler. sonra efendim oğlan çıkarmış dalgayı kızın amına sürttürmüş. e amına koduğumun kaltağı desem şimdi kadın haklarıcılar sikerler belamı. oraya girene kadar rızan var da ordan sonra rızan olup olmadığını ben nerden bileyim. ondan sonrası artık mahşere kaldı, ahirette hesaplaşırsınız.

beyan değil kadın...

Her türlü iftiraya şantaja yol açar.

Çok hassas bir konu.bir arkadaşım suçu olmadigi halde mahkemelik oldu gerçi beraat etti ama yine sıkıntı yaşadı.

Sırf bu saçmalıktan kadınla asansöre binmiyorum.

Kadının beyanı esastır yüzünden bir insan öldürüldü tecavüzcü diye boş muhabbet etmeyin.
Kesinlikle kadının beyanı esastır kaldırılmalı.

Çok haklısın. Şunun beyanı esastır lafı saçma. Neden? Yalan söylemeyeceği kesin olan kişi mi ki beyanı esas olsun. Mesleği, cinsiyeti vs. ne olursa olsun kişi beyanını ispatla yükümlü olmalı. ispat olmadan verilen her ceza haksız ve adaletsizdir.

Mağdurun beyanı esastır olmasın. Ki o bile uzun bir delillendirme sürecinden geçer de şüpheli anca gerekli maddi ve manevi deliller elde edilince zanlı konumuna geçer. O zamana dek Masumiyet Karinesi geçerlidir.

Her kadın haklı olamaz hatta iftira atan bir sürü kaşar var.

Kadının beyanı esastır dense ne yazar? bu ülkede söylenenler başka yapılanlar başka hala öğrenemediniz mi?

Tecavüzcünün, katilin serbest bırakıldığı bir dönemde bu neyin gocunması anlaşılmıyor. Hiç mi kız kardeşiniz, ablanız, anneniz, teyzeniz, halanız yok sizin? Nasıl bir zihniyetten meydana geldiniz? Asıl Saçmalık sizsiniz.
Adil bir yargılamada suçlu da suçsuz da ortaya çıkar. Siz yargının güvenilirliğini sorgulayın, asıl bunu dert edinin.

"kadının beyanı esastır" şeklindeki düşünce bir Yargıtay içtihadına dayanmaktadır. ilgili içtihat şunu söyler: "Bir kimse cinsel dokunulmazlığının ihlal edildiğinden bahisle yargı mercilerine kolay kolay başvurmaz. Başvurduysa ortada ciddi bir şey vardır." Ancak bu içtihat sadece soruşturmanın açılmasıyla sınırlıdır. Kişinin mahkum edilebilmesi için kovuşturma açılmalı, yani mahkeme önüne gelmeli ve yukarıdaki yazarın dediği gibi delillerin olması gerekir. Ortada delil yoksa sadece kadın beyanı ile fail mahkum olmaz. Dolayısıyla "kadının beyanı esastır" sadece soruşturma açılmasını sonuçlar.

Benzer şekilde "kadının beyanı esastır" düşüncesi 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Hakkında Kanun'da bulunmaktadır. Kadın şiddet görebileceği konusunda bir tehlike altında olduğunu iddia ediyorsa bu durumda tedbir amaçlı uzaklaştırma kararı alabilir. Bu karar, tedbir niteliğinde olduğundan bir ceza mahkumiyeti anlamına gelmez. Yani uzaklaştırma kararı almak sizin otomatikman suçlu olduğunuzu göstermez.

Ancak sorun şurada çıkıyor. ilk paragrafta olduğu üzere kadının beyanı ile soruşturma açılıyor, adam daha mahkum olmasa da hakkında tutuklama kararı çıkabiliyor, bilgisayarına elkonulabiliyor, evinde arama yapılabiliyor. Adam kadına karşı bir şey yapmasa bile soruşturmanın açılmasıyla hakkında bu tedbirlerin uygulanmasındaki yasal zemin sağlanmış oluyor. Bu durumda kendini aklayıncaya kadar epey bir mağduriyete uğrayabiliyor. Kadına bu hal karşısında ne mi oluyor? iftira suçu işlemiş oluyor. Fakat iftira suçundan dolayı kadının mahkum olabilmesi için öncelikle adamın suç işlemediğinin kanıtlanması gerekiyor. Yargı süreleri göz önüne alındığında adamın kendini aklaması çok zaman alıyor. işlenen iftira suçu da bu sırada zaman aşımına uğrayabiliyor.

"Kadının beyanı esastır" esas olsun da bu durumdaki konulara dair hukuki güvence de es geçilmesin

Tamamen şov olan bir uygulamadır.
Aksi halde çantasında 23. Şikâyet dilekçesi ile öldürülen kadınların haberini okumazdık.

cinsel saldırı suçlarında kadınlardan darp cebir raporu alınır, vajinal bölgesi de incelenir.
eğer bölgede şikayet tarihiyle uyumlu zamana ilişkin yırtık ve kanama gözlemleniyorsa, kadın tecavüz olayıyla bekaretini kaybetmiş olduğu anlaşılır ve beyanına itibar edilir.

bazı durumlarda kadınların cinsel bölgesinde yırtık gözlenmez, kimi zaman zarın yapısından dolayı, kimi zaman kadının geçmişte doğum yapmış olması veya zaten bakire olmaması sebebiyle o bölgede yakın tarihli bir hasar oluşmayabilir. işte bu tip durumlarda kadının vücüdunda dna bulunduran doku var mı diye bakılır. örneğin failin yüzünü çizmişse tırnaklarında faile ait dna kalıntıları çıkar, yahut kadına ait kıyafetlerde faile ait kan,kıl,tükürük veya sperm örneği bulunabilir.

bütün bunların hiçbiri yoksa ancak o zaman "kadını beyanı esastır" durumu şöyle gündeme gelebilir, şimdi yukarıda sayılanlar zaten net somut delillerdir. ancak, bütün bunlar yoksa, ne dna örneği, ne yırtık, ne başka bir şey, işte bu tarz durumlarda kadın ve yakalanan fail arasında bir husumet var mı? kadının erkeğe iftira atmasını gerektirecek bir husus var mı? failin ifadeleri doğru mu hayatın olağan akışına uygun mu? kadının tutum ve davranışları, olaya ilişkin anlatımları mantığa yatkın mı? bütün bunlara bakılır ve elimizde hiçbir rapor,dna örneği, buluntu yoksa kadının beyanı esastır ilkesi üzerinden kararlar tesis edilebilir.

emin olun bu kural öyle gelişigüzel uygulanmıyor, failin ve mağdurun da olaya ilişkin anlatımları, gün-saat açısından ifadeleri, hts kayıtları, dna örnekleri her şeyine bakılıyor ve bu kural da hiçbir şey olmadığı anda devreye girebiliyor.

Güya Kadını korumak için yapılmış içi boş uygulama. Bana göre, büyük ölçüde pr ve şov.

Daha geçenlerde gündemde olan, "şu anda kızına tecavüz ediyorum" olayında delillere ve kadının beyanına rağmen salınmadı mı tecavüzcü? Oradaki kadın beyanı, beyan değil miydi?

Amaç kadını korumaksa, insanların ağzına bir parmak bal çalmaya çalışıp, çok farklı sıkıntılara yol açabilecek bu salak uygulama yerine alınması gereken bir ton aksiyon var.

Bu uygulama ise, kötü niyete çok müsait. Kadınlara sırf "sizin için daha ne edelim" demek için yürürlükte olduğunu düşünüyorum.

haklı bir kanun değildir ancak kadının beyanının esas olduğu halde olup bitenler bu kanunun uygulanıp uygulanmadığını sorgulatıyor. uygulanmasa ne olur bunu da feci bir şekilde her gün izlediğimiz kadına şiddet haberleri eşliğinde düşündüryor.

kadın denen yaratık her türlü yalanı söylemeye, çirkefliği yapmaya doğuştan musaittir. sevmediği bir adama "bu beni taciz etti" dese, adamın hiç bir suçu olmamasına rağmen hayatı kayabilir.

kadının beyanını esas almak çok suçsuzun ipini çeker. kadınlara güvenilmez. menfaat için her şeyi yaparlar.

kadınların götünün kalkmasına sebebiyet veren saçmalıktır.

tecavüzcü koğuşunda 6 ay yattıktan sonra beraat etsen noolur. saçmalık gibi saçmalıktır. her suçlama somut kanıtlara dayanmak zorunda olmalı.

kadınların iftira atabilmesine izin veren saçmalıktır. ota boka mağduru oynayıp masum erkekleri suçluyorlar. hani hukuk önünde herkes eşitti. böyle hukuk olmaz.

erkeklerin canına tak ettiren durum.

aga delil olmadan adamı hırsızlıktan mahkum etmiyorlar ama tacizden tecavüzden mahkum ediyorlar.

Adalet değil bu.