kadınları anlamak

Akıntıya karşı kürek çekmektir.

En güzeli, anlamaya çalışmadan kadınları yaşamaktır.

Anlıyorum.

zordur zor kadınların sağı solu belli olmaz anlaşılmaz canlılar. bir kadını çözebilen erkek benim saygımı kazanmıştır.

Vaktiyle kalbi temiz saf bir adam varmış. Yolda giderken bir lamba bulmuş ovalamış içinden bir cin çıkmış. Eyyy insanoğlu beni kurtardın bir dilek hakkın var ne dilersen yerine gelecek demiş. Adamcağızda yahu demiş şurada bir nehir var üstüne çelik bir köprü yapta insanlar arabalar gelip geçsin diye dileğini söylemiş. Cin yok demiş ben bunu yapamam başka bir şey söyle... adam biraz düşünmüş ve tamam demiş bana kadınları anlama yeteneği ver... Cin adama yanaşıp elini omzuna koymuş.... Abi demiş, senin şu köprü kaç şeritli olsun?

Belki de kadınların farkında olarak veya olmayarak Kendilerini algı, anlayış ve duygusal yönden erkeklerden daha yüksek bir yerde konumlandırdıklarını bize gösteren söz.

Nedir peki şu, Kadınları anlamak?

Böyle bir genelleme pek çok kadını hiç de hak etmedikleri yerlere çıkartırken, kuşkusuz pek çok erkeği de harcamaktadır.

'Kadınlar şöyleyken, erkekler böyledir' gibi genellemelerin hemen hiçbirine itibar etmemek gerektiğini öğrenmiş biriyim.

Her ne kadar kendinin ve hayatın anlamından habersiz yaşayan, moda olanın peşinden giderek çoğunluğun zevklerine uyan, herkes gibi yaşayan, herkes gibi olan, kendini bulamamış insanlar aynı resmi çiziyor, aynı sesi çıkarıyor, aynı görüp aynı düşünüyor olsalar da , onları tercihleri bakımından yargılama hakkına sahip olmadığım için, bu hakkın yalnızca kendilerine ait olduğunu bilerek onlara değer vermekten vazgeçmiyorum. Özleri itibariyla Her birinin ayrı ayrı insanlar olduğunu biliyorum.
Buna rağmen Genelleme yapmak zorunda kalarak bir şeyler zırvalayacağım müsadenizle.

kadınlar anlaşılmaktan bahsederlerken özellikle de kendilerini daha iyi anlamalarına yardımcı olacak bir erkeğin özlemini çektiklerini düşünüyorum.

Yani kadın, 'ben kendimi zaten çok iyi anlıyorum, ne istediğimi her şeyiyle sonuna kadar biliyorum, sen de benim beni anladığim kadarıyla beni anlarsan beni dünyanın en mesut insanı kılarsın.' demiyor, bununla beraber 'Bana yeni anlamlar katmanı, bana bilmediğim beni anlatmanı, benden bilmediğim bir ben yaratmanı istiyorum.' diyor.

Anlaşılan, kadın her şeye rağmen içinde bir umut besliyor. Bu inançtan vazgeçmek istemiyor. fakat Her başarısız deneyimin ardından kırılan umudunun, belki de tercihlerinin hatasını, kızgınlık içinde ve yanlış bir çıkarımla bütün erkeklere fatura etmek zorunda kalıyor.

zorlu bir yapbozdan oluşan duygu dünyalarının olmazsa olmaz parçalarını teşkil eden erkeklerin ait oldukları yerleri göstermeden bulabileceklerine dair içlerinde besledikleri inancın yitip gitmesini istemiyorlar... bütün mesele belki de bundan ibarettir.

Bu durum, anlayış sahibi olmayan kimseler sebebiyle erkek olmanın bir kusuru, eksikliği olarak değerlendirilemez elbette.
Ve bu sanıldığı gibi imkansız bir şey de değildir.
Her bakımdan birbirlerini tamamlaması gerektiği düşünülen parçalardan bir türlü bir bütün oluşturamamak tek başına ne erkek olmanın ne kadın olmanın getirisidir.
Daha çok Kişisel olarak anlayış eksikliğinin göstergesidir.
Belki bütün her şeyi bununla izah edemeyiz ama sorunlarımızın ciddi bir bölümünü anlayış ve iletişim problemlerine bağlayabiliriz.

Benzer bir başlikta da yazdım.
Tekrarlayalim,

Bunun için bir klavuza, çok yüksek bir anlayis gücüne ihtiyacımız olduğu kanaatinde değilim ben.

dogdugumuzdan beridir kadınlarla beraberiz çünkü.
kadının gizemli, çetrefilli iç dünyasini anlamak cinsinden düşünceleri de, bir erkeğin anlayiş kapasitesinde bir sorun olmadiktan sonra manasız ya da abartılı bulurum.

elbette bir kadının tabiatını biz erkeklerin kusursuz bir biçimde anlaması gerekir. çünkü olması gereken, doğal olan budur.

herkes anlaşılmak, desteklenmek, duygu ve davranışlarının mantıklı izahlarını diğerinden de duyabilmek, sorunlarının çözümü noktasında destek bulmak, hak ettiği değeri görmek ya da değerli olduğuna inanmak ister.
kadın erkek ilişkisinde duygusal yönden yakinlaşmanin basit sevgi gösterileriyle yeterince geliştirilemeyeceği ve bir süre sonra tikanacaği aşikardır.

bu hususta daha fazla yol almak isteyenlerse çoğu zaman kadinlardir. fakat duygusal ve düşünsel boyutta bu arzularin karşilik bulabilmesinin olanaksız olduğu durumlarda, karşilarindaki erkeğin potansiyeli ve gerçeğiyle yüzleştikleri zamanlarda anlayıştan beslenen derin bir sevginin de olanaksız olduğu gerçeğiyle yüzleşmiş olurlar.

bu da ağir bir yoksunluk duygusuyla kişinin mücadele etmesi demektir. yani bir uzvu olmadan yaşamak zorunda olan insanın yaşadiği sıkıntılara benzetebiliriz bu durumu.

kadinin kendisine eşlik edemeyen insanı değiştirmeye çalışmasi da istenilen sonucu vermez.

çünkü gerçek manada olumlu sonuçlar kadinlarin arzu ettiklerinin de ötesinde gelişen sonuçlardır. ismarlama sözlerle, davranışlarla tatmin olabilmek, butunleşme ve tam anlamiyla heyecan ve uyumluluk elde edebilmek, sözün kisasi mutlu, memnun olabilmek olasılık dahilinde değildir.

şunu bilmemiz gerekir ki, aradiklarimiz (ihtiyaç duyduğumuz) aradiklarimizdan daima daha fazlasidir.

aradığımız kadını erkeği kendi elimizle yaratsak, şekillendirsek bile bu, tam olarak ihtiyacımız olan şeyin karşılığı olmayacaktir.

yani, aradığımız kişinin bizi veya bizim onu bulmamiz gerekecektir.

Duygusal zekası daha gelişmiş olan dişi türünü anlamak için bilişsel değil duygusal dinlemek gerekir. (bkz: Serkan Karaismailoğlu) hocanın konuşmaları ve kitabı var. Faydalı olur bir bakın derim.

kafaları met yani gel git olduğu için labirent gibi çözülmesi zor canlılardır.

Ama sorsak islam kadına değer veriyor. Meşhur laf; islam kusursuz, müslümanlar kusurlu.

Kadınlar bile kendisini anlayamıyor ki? Bazen eşime "biraz olgun davran çocuk gibisin" diye söyleniyorum, bir başka gün "çok ciddileştin sen eskisi gibi şakalar yapmıyorsun?" Diye söyleniyorum.

basittir.

ancak konfor alanınızdan çıkıp, her bokun farkında olmaya başladığınız zamanda. yoksa öbür türlü, "offf qarıları anlamak ne zor yeaaa" gibi türk kızı tribiyle karşı karşıya kalırsınız. hatta yettiğinden fazla zekâ seviyesi ve farkındalığa sahipseniz, söylediği yalanı, hangi hareketinde neyi ima ettiğinl, şu kelimesinde hangi mesajı verdiğini, hatta daha da ileri giderek "aldattığını" bile anlamanız mümkün. tabi bazı şeyler için manipülasyon teknikleri de bilmeniz gerekiyor, ancak insanın içi dışı bir zaten pek fazla gerek duymaya da gerek yok.

neden anlayamıyorsun peki? konfor alanındasın çünkü. hayat amacın yok, hedefin yok, hayata dair motivasyon kaynağın bile yok. hayatsızsın. kendine bile faydan yok. dişilere bu halde ulaşamadığın için de ayrıca mutsuz, ve çaresizsin. tabi bu çaresizlik durumu özgüvenini de bir hayli yerin dibine indiriyor. belki de hiç olmadı özgüvenin, bunu bilemem. şans eseri bir dişiye ulaştığında da ona saplanır kalırsın, başka dişiye de ulaşamadığını bildiğin için muhtaç durumuna da düşersin. bu sebeple de mantığını devre dışı bırakırsın, ve onları zerre anlayamazsın. bir de o şans eseri elde ettiğin dişi manipülatifse, ipleri tamamen onun eline verirsin.

yani arkadaşım, öncelikle bir kadına ulaşabilmek, ardından da onları net bir şekilde anlayabilmeniz için bu kriterlere sahip olmanız gerekiyor. kısacası, "bir hayatınızın" olması gerekiyor.

erkeklere göre daha kararsız bir yapıları var ve kararsızlık da doğal olarak stabiliteyi ortadan kaldıracağı için dengesiz hareketleri çok oluyor. eylemlerini rasyonalize etmeye çalışırsanız manyak olursunuz doğaları böyle deyip geçmek lazım.

Şudur;

Sus! Soru sorma.

https://youtu.be/EkYLT6zHDKw

Statüsü-parası-yakışıklılığı ( iyi genetiği ) kadın hipergamisi için yetersiz kalan erkeklerle beraber olan kadınlar daha nitelikli erkekleri gördükçe kendi içlerinde kıyaslama yaparlar, kıyasladıkça da yanlarındaki erkeklere bilenirler ve bu bilenmenin, beğenmemenin etkisiyle zamansız ve agresif tavırlar sergilerler; beta olarak tanımlanan erkeklerse kadınlar tarafından sürekli kıyaslanarak gömüldüklerinin farkına varmak yerine saf duygularla hareket ederek kadınların nasıl da anlaşılmaz varlıklar olduklarına dair felsefe yaparlar. Kadınlar anlaşılmaz değil gayet net varlıklardır.

Hormonlari ve düşünce dünyaları yüzünden, yıpraticidir. O yüzden, anlamaya çalışmaktan ziyade, her fırsatta onlarla anı yaşamak erkek için, daha yararlidir.

bazı kadınlar aslında çok şey istemiyorlar, biraz anlayın, sevin o. yok ben olmayacak duaya amin dedim, biraz anamı ağlatsın diye gittin en olmazına çattın geçmiş olsun. kadınlar gerçekten güzel varlıklar, kaç yaşında olursa olsun bazılarının içinde hala o küçük kız çocuğu var. kadına saygı duy çünkü anan da kadın.

Anlamayın lan anlayınca ne kadar sığ oldukları ortaya çıkıyor.

istediğiniz zaman suyuna gidin yeterlidir.

kendileri bile anlayamıyor ki! sürekli talep gören kimseyi anlayamazsınız, değişir...

görsel

Bu yakışır mı bana.

görsel

anlayamazsın ama idare etmeyi öğrenebilirsin.
bu arada yakışmaz. o ne iğrenç bir şey ya.

Ya da bu.

görsel

Bu daha iyi gibi.

görsel

şu yaşıma geldim başaramadım. sert ve kontrol meraklısı tiplerle çıkarlar, kibar davranan erkeği sahte bulurlar. yol ve yer vermeyi asılma çabası olarak algılamaktan vazgeçmezler. hep tornadan çıkmış gibi aynı tiplerle ve mesleği olan kişilerle( yakışıklı, uzun boylu, fırlama, iri yarı, motorcu, dövmeci, sporcu, müzisyen) çıkarlar ve bilgiye, kültüre çok az önem verirler partner seçiminde. gülümseyip bakınca uzaklaşırlar ama bakmayıp görmezden gelince yaklaşmak için çıldırırlar.
eğer bu gün haklı bir öfke taşıyorsam kadınlarla yaşadığım tecrübeler ve bir türlü anlam veremediğim tavırları bundan büyük pay taşıyor. yanlış anlaşılmasın, yine kibar davranan, saygı gösteren bir erkek olacağım kadınlara karşı ama içimdeki öfke hep aynı tercih ve tavırlarla karşılaştığım sürece ölünceye dek silinmeyecek.
dünyanın en zor icraatlarından biridir. üstelik bunu sadece ben düşünmüyorum.

not: şimdi neler yaşadığımı hatta aşağılamaya bile maruz kaldığımı bilmeden beni suçlayan hatta dalga geçen hanımefendiler çıkacaktır. onlara herkesin hayatının farklı olduğunu hatırlatmak isterim. mesela asla ideal erkek olarak görmediğiniz ben öfkelenmeyeyim de ne yapayım ? bundan hoşlanmıyorum ama bunu aşamıyorum da çünkü bir değişiklik göremiyorum. yine de doğruyu ben yapmak ve bu histen kurtulmak istiyorum. siz yine aynı erkeklerle sohbet edin, çıkın, sevişin. ilişkinizi gözüme sokmayın yeter bana.