bugün

hızla arttığı için medyanın da ilgisine mazhar olmayı başarabilen, ülkenin gündemine gelemeyen cinayetlerdir.

ülke de onca kadın derneği, onca bakanlık, onca insan hakları kuruluşu varken bile üçüncü sayfadan birinci sayfaya gelememektedir.

ayşe paşalı cinayeti ile başlayan umut verici süreç devam ederken hemen hemen her gün bir cinayet haberi gelmekte.

erkekler kadar kadınların da ilgisini çekmiyor. verilen destek ise marjinal kalıyor.

http://www.haberturk.com/...ki-kadin-cinayeti-islendi
devlet korumasına rağmen öldürülen haberlerde yer bulan ama yeterince üstünde durulmayan cinayetlerdir. köpek insanı ısırsa haber değeri taşımaz insan köpeği ısırsa haber değeri taşır mantalitesi var biraz da.
''Bir uygarlığın seviyesini ölçmek isterseniz, derhal kadının hayat şartlarına bakın.'' Diye bir sözü vardır John Stuart Mill'in.Ne acı ki biz her hafta bir kadın cinayeti haberi almaya başladık.
intihar süsü verilen kadın cinayetleri de mercek altına alınmalıdır.
salma hayek, john travolta gibi oyuncuların oynadığı yalnız kalpler filminin konusuydu yanlış hatırlamıyosam.
Türkiye de kadın olmak çok zor bir iştir. Ataerkil bir toplumda yaşadığımız için kadın hep ikinci plana atılmıştır. Kadınlar bu ezilmişliği okdar benimsemişki en başta kendi kızına bu baskıyı uygulamaya çalışır. Öyle oturulmaz babayla böyle konuşulmaz vs. Bu dayatmayı önce bir kadın başka bir kadına uygulamaktadır. Daha sonra baba yapar bunu sonrada abi. Toplum girer işin içine. Çok konuşur adı çıkar konuşmaz pısırık olur aşağılanır. Evlenir kocası yapar bunları. Hep yargılanır. Toplumsal kurallar hep kadınlara varmış gibi davranılır. Erkeğinki meşrulaştırılır. Obje muamelesi görür herzaman. Namus denilen kavramla ailesinin sonrada eşinin himayesi altına sokularak insandan öte nesne olmaya mahkum edilir. Namus onun değilde kocasınınmış gibi gerici ve feodalitenin doruklarına ulaşmış düşüncelerle kendi kimliğinide kaybeder. Feodal geleneklerin kadına sunduğu tek hak erkeğine itaat etmek olmuştur. Bu gerici düşüncelerle kadının köleliği, ezilmişliği dahada artar. Hiçbir hakkı olmayan, tecavüze, tacize maruz kalmış kadın bir erkeğin arzularını tatmin etme aracı olarak görülür. Böyle bir toplumda kadın cinayetlerinin artması olağandır. Kadınların tek kurtuluşu sosyalizmdir.
demet toprak...
14 yaşında evlendirildi, çocuk yaşta çocuğu oldu, çocuk yaşta, çocuğunun önünde eşinden, eşinin akrabalarından dayak yedi, şiddet gördü. dayanamadı boşanma davası açtı. bugün ki görülen davasında polis koruması eşliğinde çıkarken, kocasının yakınları tarafından saldıraya uğradı, linç edilmek istendi. polis koruması bugün başarılı oldu. demet toprak bugün öldürülemedi. peki saldıranlar ceza aldı mı?

ifadeleri alınan saldırganlar, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

http://www.cumrapostasi.c...amp;id=49041&Itemid=2
Boktan memleketimizin boktan gerçeklerinden biridir. eğitimsiz, cahil, garip garip inanışları, töreleri olan, anormal muhafazakar, aptal halkımızın psikolojik mi yoksa sosyolojik mi karar veremediğim bir sorunu.
kadın-erkek diye ayrım yapılması yalnış olduğunu düşündügüm insanlık ayıbı.
aman erkekler ölsün siktir et, kadınlara zarar gelmesin şeklinde bir sunum yapılmakta gibi.
kişisel görüşüm adliyeye intikal eden durumlarda, adliyenin ve sağlık kurumlarının konuları birlikte degerlendirmesi gerekmektedir. çiftleri bu duruma sürükleyen aile yapısı, din, sosyo-ekonomik nedenler vs vs detaylı bir şekilde uzman kişilerce degerlendirilmeli, cezai yaptırımlar yerine sorunun köküne inilen bir süreç hazırlanmalı.

koruma konusu hakkında ayrı bir düzenleme yapılması gerekmektedir.
sıgınma evleri arttırılmalı, her ilçede bulunmalıdır.
imkanlarımıza göre, koruma talep eden herkesin başına polis yada jandarma dikemeyecegimize göre tek çözüm sığınma evlerinin sayısının arttırılması yada cezaların caydırıcı olması gerekli gibi.
sosyalist feminist kolektif'in düzenlediği kadın emeği konferansı'nın son oturumunda gülnur savran günümüzde feminist politikalar konulu bir sunum yaptı.
savran, türkiye'de kadına yönelik şiddetin artmasının nedenlerini şöyle özetledi:
* kadınlar artık hayır demeye, direnmeye başladılar. kadınların istihdama katılımında düşme olmasına rağmen kayıtdışı sektörün şişkinleşmesi ve daha çok kadının çalışıyor olması,
* medeni kanunda ve ceza kanunundaki değişikliklerde kadınların güçlenmesi,
* devasa işsizlilik sonucu eve ekmek getirmeyen erkeklerin kendini güçlü hissetmek için kadına yönelmesi,
* medyanın bunu magazinleştirmesi ve yargının erkekleri cesaretlendirmesi.
"töre cinayetleri", "namus cinayetleri" kavramından kadın cinayetleri kavramının kullanılmaya başlanmasının feministlerin katkısı ile olduğunu söylen savran, "bu cinayetleri, patriyarkal ilişkilerin çeşitlenmesi ve bunun yansıması olarak ele almak gerekir. bir yandan hala geleneksel ilişkiler, koruyucu yasalar var. diğer yandan emek gücü piyasasını kadınlar üzerinden esnekleştirme, kadınların daha düşük ücretlerde çalışması farklı patriyarkal ilişkilerin habercisidir" dedi.
savran sözlerine şöyle devam etti:
"türkiye de melez bir patriyarkal düzen söz konusu. bekâret takıntısı, kadınların örtünmesi ve kapatılması, geç kapitalistleşme ve hızlı modernleşme, i̇slam ve kemalizm'in etkileri... tüm bunlar patriyarkanın melezleşerek derinleşmesini beraberinde getirmektedir.
"hükümet politikaları ve neoliberal politikalar birlikte oluşuyor. aileci muhafazakâr politikalar ile soyut eşitlik politikaları birlikte uygulanmaya çalışılıyor. kadınlar özellikle soyut eşitlik politikaları ile ezilmek isteniyor.
"adalet ve kalkınma partisi (akp) politikalarında eşcinselliği hastalık olarak görüyor. boşanmaların artmasını da yozlaşma.
"bunları çözmek için bulduğu yol ise, aileyi ıslah etmek. üç çocuk ve diyanetin işin içine sokulması, güzellik, düğün sanayi, televizyondaki evlilik programları ve kadınları aileye kapatma.
"esas hedef kadınların başlayan isyanını büyütecek şekilde güçlendirmek olmalı. daha çok direnmelerini mümkün kılacak şekilde tüm patriyarkal ilişkilerde güçlendirmek..."
her geçen gün önüne geçilmesi zorlaşan evlatları annesiz bırakan acınası durum.
türk örf ve adetlerini iyice hiçe sayıp arapların örf ve adetlerini islamiyet zannederek kendilerine kültür diye alan bir toplumda bulunması gayet normal olan cinayetlerdir.

orta asya'da kadına verilen değer ingiltere kraliçesi'ne bile verilmemiştir. böyle bir kültürden gelip şimdilerde kadını 2. sınıf değersiz bir mal gibi gören bu toplumun ve kültürümüzün içine sıçayım.
çoğunluğu ırz kökenli cinayetlerdir..para için öldüren kadın az bulunur..erkeklere kıyasla kadınların katillik oranı % 10 falandır..cinayetlerin % 90 ı erkekler tarafından işlenir ve çoğu da sudan sebeplere dayanır..
bir ülkenin ne kadar geri kaldığını gösterir.
gelenek, töre adı altında cana kıymanın mübah olduğu bir toplum türk toplumu.
can almanın en büyük günah olduğu bilindiği halde kıvırıp kıvırıp dine bağlamak... canilik, cahillik, ikiyüzlülük.
ve yazık ki ülkemizde son yıllarda giderek artmakta...
neden?
kadın erkeği anne olarak yontup eğitemeyerek kendi sonunu hazırlamaktadır belki de.
egemenliği kıracak yeterli bilinci yok.
olsa da ilk önce kendi hemcinsi tarafından ihanete uğruyor.
'kocandır hem sever hem döver
kadının sırtından sopayı eksik etmeyeceksin'
diye yerleşmiş kalıplarımız atasözlerimiz var bizim.
dayakla adam etmeye çalışıyor türk erkeği.
olmadı bıçaklıyor,
diri diri gömüyor,
alnına bir kurşun...
tamamdır bitti temizlendi gitti herşey.
durum vahim. çok vahim.
Hikayelerin ardı arkası kesilmedi, kesilmeyecek de.
Her gün yeni bir isim duyacağız.
Güldünya ile başlayacağız belki sonra ünzile.
Adını bilmediğimiz binlerce kadın.

Sadece muhatabından daha az güçsüz olduğu için dövülen kadınlar, öldürülenler.

Ki bunlardan bazıları dövülmeyi yadırgamayacak kadar alışmış.
Varoluşundan beri bir anne bana figürü mesela erkek kadını dövüyor. Kendisi de bu dayağın muhatabı olduğunda yadırgamıyor bu yüzden. Bu yüzden dayak yerken sesini çıkarmıyor. Ayağı burkulunca hastane hastane gezen insanlara inat gık çıkarmıyor, çıkaramıyor.

Doğarken ölmek gibi belki, esir doğmak gibi. Pek tabi yetersizlikler yüzünden.

Zaman geçtikçe yetersizlik değil fazlalıklar da dayak sebebi oluyor ya neyse.

Zira türkiye'de yapılan araştırmalara göre dayak yiyen kadınların %46-48 gibi ciddi bir kesimi eğitimli ve aktif çalışan kadınlardan oluşuyor.

Ve nedense onlar da ses çıkarmıyor. Çok yakın tanıdığım bir kadın ki taş gibi, at gibi bir hatun avukat. Kocasından dayak yiyor. Buyur buradan yak da söndürme diyor insan ister istemez.

Psikolojik şiddet, güç şiddeti, cinsel şiddet, kesici aletler, vs vs.

Bitmeyen bir işkence dönemi.
Öldürülmek belki de onların başına gelen en güzel şey.

Ve tek bir sebep "ego" insanların egoları. Sadece bu. Örümcek beyinler.

El şakası bile yapılsa tüylerimi kabartıp bağırdığım çemkirdiğim insanları düşünüyorum. Adam sadece el şakası yaptı diye ağzına sıçıyorum belki. Bu kadınlar öldürülene dek dayak yiyor.

Sonuncusu melek karaaslan.

Şu dakika için sonuncusu. Birkaç dakika sonra bir yenisi daha gelecek.

"maalesef"

Behzat ç- suna amir de son sözünde şöyle söylemedi mi?

-Sadece 5 dakika daha yaşamak istedim, bütün öldürülen kadınlar gibi.-
bir süre yaşayınca kadına sahiplenme oluyor erkek tarafından. benim babam bile 60 yaşını geçmiş anama vururum seni boşarsan(öylesine muhabbet olmuş) demiş ki ben kızdım.. müslümanın yapmaması gereken bir davranıştır boşanınca vurmak. allah hz.muhammed e sa.v karıları zenginlik isteyince, diğer müslümanlar zenginleştiğinde, demiştir yaklaşık olarak, onlar zenginliğimi tercih ediyorlar, öyle ise boşasınlar seni ama büyük günahtır allah katında ve biz sana onlardan daha güzelini ve ibadetlisini veririz..

işte müslüman böyle düşünmelidir ama etrafının ne diyeceği gibi saçma bir şeye kapılıyor ve boşanan karısını hala namusu görüyor. hop hemşerim, herif o senin kölen değil ve otur oturduğun yere..

toplumu bu konuda biliçlendirmek lazım.. öyle ya nişanlıyken yüzük atsa bir şey demiyon da senle yatınca mı namusun oluyor. ne keramet varmış sende ve böyle keramet yok allah katında.. sadece allah katında günah olabilir seni haksız yere boşuyorsa bu konuda allah ı ilgilendirir, sen yoluna bak artık..

bu arada boşanmaların çok olmasının sebebi her görücü usulünün başarılı olmaması. görmeden kız görmeye gidilmez derim ben. işte iki taraf zengin oluyor hadi gidelim görmeye gibi. gerçi eskide kaldı ama hala vardır, duyuyorum. batman da zorla evlendirildiği için intihar eden kızcağızlarımız vardı. allah tan korkun, kıza sormadan verilmez, dula da sorulur tabi ki..
Adalet bakanlığı'nın açıkladığı istatistiklere göre; türkiye'de kadın cinayetlerinde 2002'den 2009'a %1.400 oranında bir artış söz konusu. rakamlara bir göz atalım:

2002:66
2003:83
2004:164
2005:317
2006:663
2007:1011
2008:806
2009(ilk 7 ay):953.

yıldan yıla katlanan rakamlardan söz ediliyor. Şu halde Devletin bireysel silahlanmanın önüne geçilmesi için zorlayıcı tedbirler alması elzemdir.
her yıl artan azalmayan içler acısı bir tablodur. böyle bir dünya olmaz. her terkedilen, canına yeten,... nedeni ne olursa olsun her isteyen silahını çekip canını sıkan insanı vuramaz, böyle bir hakkı yoktur. her gün bir kadının öldürüldüğü haberi bir erkek olarak kanıma dokunmakta, insanımız git gide barbarlaşmaktadır.
Hergün duyduğumuz için maalesef artık kanıksadığımız haberlerdir.

Adam elinde av tüfeğiyle kafeye geliyor. 8 kez tetiğe basıyor 9. da ateş edebiliyor.

Eğer adam sevgilisini öpmeye kalksaydı hemen uyarılır müdahale edilirdi. Ama 8 kez ateş etmeye çalışıyor hiç mi müdahale edilmemiş merak ediyorum.

(bkz: http://gundem.milliyet.co....2013/1657103/default.htm)
insanlıktan uzaklaşma göstergeleri.
BiR KADIN DAHA,YETER! Esenyurt Yenikent Mahallesi'nde Ramazan Demirci, birlikte yaşadığı kadın arkadaşı irem Kahya'yı bıçaklayarak öldürdü.
bir erkek olarak ne diyebilirim bilmiyorum.
inançların zayıfladığının, aklın ve Vicdanın bir ülkede ne kadar hızlı yok edildiğinin birinci göstergesi.
Bu yüzden kendi milletinin karısını kızını sozluklerde kotuleyenlere tepkimiz, bu kadar salak olmayı nasıl basariyorsunuz? Oyuna kolayca geliyorsunuz?
kemalist ve laik türkiye cumhuriyetinde yaşanır. islam olsaydık şeriat a göre kısas olurdu ve bir tanesinin götü yemezdi. hemen islama sallayın at kafalılar sizi. sizin medeniyet anlayışınızdan oluyo bunlar. islam ın sorumlu olması için islami şartların uygulanması lazım. ancak o zaman islam ve müslümanları sorgulayabilirsin. işine geldimi laik iz, işine gelmedimi müslüman ülkeyiz.
karikatür:
görsel
Sanki yaşama hakkını evlendiği insan vermiş gibi şimdilerde sürekli duyduğumuz bir hayvanlık, vahşet..