kız arkadaşla kamyoncu yerinde mola vermek

kız arkadaşınla, şehirlerarası seyahat ederken eti, yemeği güzeldir diye kamyoncuların, tırcıların mekanlarında mola vermektir. kızın üzerinde biraz tedirginlik vardır ama mekanında eti çok iyidir, es geçmek istemezsiniz. araba, fatih ile man kamyonun arasına park edilir, girilir içeriye fütursuzca.

şehirlerarası yoldayken karnı acıkan çiftin yapması gereken normal bir durumdur çünkü alelade bir yere giderlerse ishal, mide bulantısı vb gibi şikayetler muhtemeldir. tatili rezil edeceklerine hızlıca yemeklerini yiyip yollarına devam ederler. *

kız arkadaş ile en güzel yemekleri yemektir. kamyoncu lokantalarında yemeklerin ne kadar güzel olduğunu bilen bir erkeğin cesaret edebileceği harekettir.

(bkz: nerede ne yiyeceğini bilmemek)

ibneliğin en yüksek olduğu safhadır.*

(bkz: zalim)

korku ve adrenalin için kesinlikle mükemmel tercih.tabi oyun bittiğinde sizden ziyade partnerinize bişi olabilir o ayrı mesele.

kuru-pilav yemek için ideal bir okazyondur.

http://sinestezi.wordpres...siz-olmayan-bir-hikayesi/

en iyi ev yemeklerinin kamyoncu lokantalarında yapıldığını bilen er kişisinin, kendine güvenerek, yanındaki kızı koruyabileceğini bilerek, güzel yemek yemek adına yaptığı eylemdir.

grupça yenilebilen yerlerdir.

cırcır olmamak için bu riske girilir mi acaba? diye kendi kendime sormama sebep olmuş olan olaydır.

yemeklerle birlikte başka şeylerinde tadına doymaktır.

Yemeklerle birlikte başka şeylerin de tadına doymaktır diyen, korku ve adrenalinden bahseden arkadaşları biraz akıl ve izana davet etmemi gerektiren hadisedir.

eminim ki bir ez bile kamyoncuların mola verdiği tesislerde yemek yemediniz ve eminim ki bir tane bile kamyon sürücüsü tanıdığınız yok.

öyle bir anlatıyorsunuz ki, sanki kamyoncuların alayı tecavüzcü, alayı katil veya psikopat ! nasıl bir mantık bu yahu?

nasıl ki sözlük yazarlarının hepsi akıllı uslu veya bilgili insanlardır diyemiyorsak, kamyoncuların hepsi yukarıdaki sınıflardan birine dahildir diyemeyiz. adamlar muhteşem bir şekilde kamyon sürüyor diyemeyiz belki ama insanlıklarına laf etmeyin birader.

türkiye'yi boydan boya (izmir-ığdır-nahçivan-ığdır-erzurum-trabzon-samsun-amasya-bolu-istanbul-çanakkale-izmir) motosikletle turladığım günlerde motosikletimdeki bir arıza sebebiyle yolda kaldığımda, parça almak için en yakın ilçeye kadar otostop çektim ve bir allah'ın kulu durmadı. sadece kamyoncu bir abi durdu ve sadece beni değil, motorumu da kasaya alarak koca kamyonla beni yozgat sanayi sitesine kadar götürdü. hiçbir ücret de talep etmedi. şimdi bazı insaftan yoksun arkadaşlar laf sokmak için "ne verdin para yerine adama" diyebilirler. açıkça söylüyorum, küfür ederim.

bu örnek sadece bununla sınırlı değil. eniştem bir kamyoncudur ve onun oğlu da. eniştemin yavru bir kediyi bulgaristan'dan yolun ortasından alıp köydeki evine kadar götürdüğünü bilirim. eniştemin insan sevgisini bilirim. oğlunun, yani kuzenimin kışın kapanan bir yolda, aracıyla yolda kalan bir aileyi komple kamyona sığdırdığını ve kabin arkasındaki yatağa kadar iki araç içerisindeki tüm herkesi kamyona alıp donmaktan kurtardığını iyi bilirim. ki hala ailece görüşürler.

ben o kamyoncuların yemek yediği yerleri de iyi bilirim. kamyonculara bok atan güruhun yüz milyonlarla ifade edilen hesaplar ödediği ve yediği yemeklerin bir boka benzemediği yerlerle karıştırılmasın. bahşiş vermediniz diye yüzünüze vebalı gibi bakılan yerlerle hiç karıştırılmasın.

cebinizdeki 10 lira ile, abartmıyorum, 10 lira ile muhteşem lezzetler tadıp karnınızı doyurabileceğiniz yerlerdir buraları.

bırak bahşiş vermeyi, içeri girip "param yok benim" de bakalım. (ki ben çok rast geldim) senden kimse hesap istemez. isteyen olursa da oradaki kamyoncu abilerden biri senin ruhun duymadan öder merak etme.

kamyoncular süpermendir demiyorum. ama beraber yemek yenecek en güvenilir insanlardandır en azından.

pippa bacca olayından dem vurana da söverim. o muhteşem ailenin oğlu cem garipoğlu'da bir kızı doğradı hatırlarsanız ! ve en iyi otomobillere binip, en iyi yerlerde yemek yiyordu.

ön yargılarınızdan kurtulun. belediye çöp görevlisinin kokusundan iğrenen güruhtan olmayın. kaldı ki onun üzerine sinen kokuya neden olan çöpler, sizin çöplerinizin toplamıdır.. ayıp. pazar pazar destan yazdırdınız lan.

şehirler arası lokantalarda en sağlıklı ve taze yemek yapan noktalardır, kamyoncu tehlikesini geçersek bunu yapan akıllı adamdır.

(bkz: oğlum bak git)

olabilecek durumdur. çorlu istanbul yolunda yaklaşık 20 tane kamyoncu lokantası vardır ve 2-3 tanesinde yemek yiyip çay içmişimdir. Belki kız gelince noluo lan olabilir ama kimsenin kızın üstüne atlayacak hali yok. tuvaletleri kullanmasın yeter. tehlikeden değil kokudan dolayı.

misafir umduğunu değil, bulduğunu yer... *

yol üzerindeki en lezzetli yemekleri yemek demektir, çoğunlukla kamyoncuların durduğu yerden tıraş yemek çıkmaz. tabi kendi götünden korkan adamlar yemeklerden başka şeylerin de tadına bakabileceğini düşünür, onlara tez vakitte 20 tane kamyoncu girsin diyorum, biri de levent yüksel olsun hatta.

gitmişlik(sap gibi-damsız) vardır.
hele ki, güveçte pişmiş-yenilen kuru fasülyenin tadı hala damakta hissedilmekte. yemekler süperdir. melemen-kurufasülye tavsiye edilir. çay ise zevkte son nokta.

damak zevki olmayan cicişler(saplı cicişler dahil) anlamaz.

Türkiye de bir şey olmaz ama siz yine de başka yerde yiyin denecek bir durumdur.

aslında kamyoncu ve tırcılar pek bilinmese de derin bir hayat felsefesine sahip adamlar.
(uzun yol yapan tırcı ve kamyonculardan bahsediyorum. hafriyat vs. taşıyan değil)

çok okuyan mı bilir çok gören mi ?? lafı bu duruma uygun.
göre göre bir bilgelik ve felsefe oluşuyor.

gerçekte bu adamlardan öğrenilecek çok şey var.