bugün

--spoiler--
hükümetin ilan ettiği kürt açılımıyla birlikte kürt sorunu üzerine tartışmalar yoğunlaştı. nerdeyse tüm tv ve gazeteler kürt açılımına odaklanmış. kürt sorunun tartışılması çok önemli bir merhalede olduğumuzun göstergesidir. umarım tartışma sürecine müdahale edilmez.
tartışmalarda öne çıkan konulardan biri de türk kamuoyunun hazır olmadığı yönündedir. peki, kürt kamuoyu hazır mıdır?
bazı kimseler tek taraflı bir acıdan söz ediyor. çözüm olarak dayattıkları türk halkının geniş hoşgörüsüne sığınsınlar, başka da bir şey talep etmesinler bunu demek peşinen süreci tıkatmaktır; çözümü başka şekilde istememektir.
hoşgörü büyük bir erdemdir. büyük insanlar ve büyük halklar hoşgörülü olur ve affeder. ama hoşgörü ve affetmek tek taraflı olursa yine eskisi gibi olur. tek taraflı bir acı söz konusu değildir. ya devlet adına işlenen cinayetler için kim özür dileyecek, kim af dileyecek.
18 bin kürt faili meçhul cinayetlerle yok edildi. bunlar adına kim af dileyecek.
kürtler kuyulara atıldığı için mi af dileyecekler
kürtlerin kafası, kulağı kesilerek hatıra fotoğrafları çekildiği için mi?
kürtler panzerler arkasında sürüklendiği için mi?
kürtler işkencelerde öldürüldüğü için mi?
kürtlere insan dışkısı yedirildiği için mi?
kürtlere gözaltına tecavüz edildiği için mi af dilemeliler?
biraz insaf. ideolojilerinizi sizi hapsettiği dar bakış açısı dışında insanî bir gözle bakın. yine sormak gerekiyor:
kürtleri gözaltında itirafa zorlamak için gözleri önünde eşlerine tecavüz edildi.
bunlardan kim özür dileyecek.
kürtler açlık grevlerinde öldüler.
kürtlerin köyleri yakıldı.
kürtler yerlerinden sürüldü. şimdi metropollerde en tortu işlerde çalışamaya, açlığa ve suçişlemeye mecbur edilmişler.
bunlardan kim özür dileyecek.
acıları dile getirirken bile tek taraflı davranılıyor. kürtler kimsenin dilini yasaklamadı, kürtler hiç kimseyi milli kimliğinden dolayı aşağılamadı. hiçbir kürt otobüslerde neden türkçe konuşuyorsunuz, burası kürdistan demedi.
kürtler, başka halkların çocuklarına ne mutlu kürdüm diye yemin ettirmedi.
kürtler zindanlarda kimseyi çürütmedi.
kürtler zindanlarda en onur kırıcı uygulamaları kimseye dayatmadı.
acıların mukayesesi yapılmaz. ama eğer barış isteniyorsa önce adil olunmalıdır. samimi bir şekilde özür dilenmelidir. karşılıklı bir hoş görü olmalıdır. bu savaş yüz sene de sürse bir gün mutlaka barış olacaktır. sonu belli olan bir şeyi neden görmezlikten geliyorsunuz.
eğer kamuoyu hazır değildir deniliyorsa kürt kamuoyu da hazır değildir. belki siyasi liderleri hazır olduklarını söylüyorlar; ama adalet olmadan kimse hazır sayılmaz.
--spoiler--