bugün

görsel
Isin en ilginci de nazi sanıklarının ve avukatın kendilerini savunurken: hitler yol yaptığı issizligi azalttı biz de destekledik bize hep ileriye gideceğiz düşmanlar yüzünden bu haldeyiz diyordu ona hak vermemek mümkün değildi demeleridir. Bizim ak partiyi ve erdoğanı fazlasıyla cagristiriyor.
Kesinlikle 2. Dünya savaşıyla ilgili çekilmiş en iyi ve tarafsız filmdir. Izledigim en iyi filmler arasında da ilk 10'a girer. Savaşın mantiksizligini mantıkla savunmaya kalkan avukatın ve menfaat peşindeki amerikan generallerinin, adaletin peşindeki yarı emekli hakimi ikna edemeyisini görüyoruz.
Şuanda tam yarısında olduğum filmdir. 1961 yılında çekilmiş bu film kalitesine ulkemizde hala herhangi bir filmin ulaşamaması ibretliktir. Adamlar, çevirmenler konuşmaya yetisemeyince konusmaci yavaşlasin diye yanan ampul gibi detaylari bile atlamamışlar.
spencer tracy nin pasifkaldığı biraz yahudilerin haksızlığa uğradığını gösterenama fena sayılmayacak bir film.
yine bir savaş sonrasını anlatan film, bu kez yargılamaları ve suçluları ile. seyircide mahkemede juri koltuğunda, delilleri izleyip onlarda karar verecek onun içinde upuzun hiç sıkmayan bir film olmuş. ayrıca filmdeki oyunculuklar da cabası. filmin en etkili kısmı ise tamam almanya'yı suçluyoruz ama peki hiroşima ve nagazaki. aslında sorgulanan onlar değil tüm devletler o savaşın tüm sorumluları. almanya'nın yanında barış ve demokrasinin önder devleti amerika. kendilerini övmesiyle meşhur amerikan sinemasının tarafsız bir filmidir aslında. tamam onlar soykırım yaptı peki biz onları yargılayacak kadar masum muyuz?

edit: yine bir savaş sonrası dediğim filmlerden ilki grbavica.
savaşla olsun, başka şekillerle olsun her mücadelenin sonunda sadece mağlupların yargılanabileceğini bize göstermesi açısından ibretlik bir mahkeme. günümüze ilişkin dersler de çıkarılabilir bu mahkemeden ammaaa benim şimdi çıkarasım yok. bu arada filmini de bilmiyorum. imdb puanı 8'in üzerinde olduğuna göre nazilere iyi geçirmişler filmde.
--spoiler--

2.dünya savaşı’nı ağır sonucundan kurtulmaya çalışılırken üzerine birde soğuk savaş hüküm sürmektedir.siyasi çekişmeler yüzünden dört savaş suçlusu nazi’yi destekleyen hakimleri yargılamakta zorluk çeken hakim, verilmesi gereken kararı bulmak zorundadır.

--spoiler--
her hukukçunun izlemesini tavsiye ettiğim filmdir. film, hukukun felsefi yapısı ile ilgili iki önemli soruya dikkat çekmektedir: görevi sadece kanunları uygulamak olan hakimler, insan haklarına aykırı kanunların var olduğu bir ülkede, bu doğrultuda karar verdiklerinde uluslararası planda suç işlemiş sayılır mı? ikinci soru ise; bir hakim, uluslararası planda büyük karışıklıklara (belki de yeni bir savaşa) yol açacak doğru bir kararı vermekten kaçınmalı mı, yoksa dayandığı tek nokta hakkaniyet ölçüsü mü olmalı?
tekrar çekiminde alec baldwin' in savcı rolünü üstlendiği film.
2. dünya savaşı sonrasında nazileri (savaş suçlularını) yargılamak için nürmbergde kurulmuş mahkemeleri konu alan filmdir. daha fazlasını anlatmayayım izleyin.
1961 yapımı, siyah-beyaz, 3 saat 6 dakikalık bir stanley kramer filmi. tam anlamıyla bir başyapıttır. film iki dalda oscar almıştır. nazilerin alman halkı üzerinde ne tür bir yıkıma neden olduğunu gözler önüne sermektedir.
maximilian schell'e oscar kazandıran, spencer tracy, burt lancaster, richard widmark, marlene dietrich, montgomery clift, judy garland ve william shatner'Li klasik (1961). nazi dönemi sonrası alman hakimlerinin yargılanmasını anlatır. bir sahnede marlene dietrich, kendi meşhur ettiği şarkıda alman askerlerine lili marleen'de (1956) eşlik eder.