bugün

kimseye güvenmemek gerektiğini, en küçük olayda sizi koca iş yerinde madara edebildiklerini.
6 da kalkıp saç düzleştirilebiliyormuş.
yaptığın hiç bir şey için teşekkür edilmez. ama yapmadığın ufacık bir iş yüzünden yerin dibine sokulursun. bir de başarı yöneticinin , hata senindir. ilk zamanlarda şaşırıyor insan ama; sonraları iş dünyasına alışıp haklarını savunmayı öğreniyorsun.
kimseye güvenme ve hatayı hep baskasında ara.
her şeye "ben yaparım" diye atlama.
helal, haram hikayeymiş. meğer millet yiyiciliğin ne kadar da kurdu olmuş! söz konusu para olunca en temiz insan bile en fazla iki- üç saat vicdan azabı çekiyormuş.
Yeniysen hemen pusuya yat, iş arkadaşlarınla ilişkilerini ince ele sık doku. Kimse sana kariyer sunmayacak. Sen kariyerini ya dürüstlüğün ve çalışkanlığınla ya da yavşaklıklarınla kazanacaksın. Patronun yavşaksa ve sen dürüst olmayı seçtiysen hemen oracıktan uzaklaş. Çünkü yavşak bir patronun yanında sana dürüstlük hiçbir şey kazandırmayacak. iyi bir patronun yanında dürüst olmayı seçtiysen ve sabırlıysan da o zaman kariyer seni yavaş yavaş arzuladığın yere taşıyacak.
Yaşama sevincini sigortalı bir iş karşığında satmak.
meşhur (bkz: dağ) filmi fıkrası:
bizde çalışanı sikerler olummmm.
Bildiğin bir şey senin işinle alakalı değilse bildiğini çaktırma. "Bi yapıver" le başlayan sonra üstüne yapışan ekstra işlerin olur.
Kimseye güvenmemeyi öğretti bana.
Canımı veririm dediğim dostlarımın gerçek yüzlerini öğretti. Herşeyimi veririm dediğim kız arkadaşıma aslın da 1 kibrit çöpünden fazla değer vermemem gerektiğini öğretti.
Patronların tek derdinin kendi mevkisini korumak olduğunu öğretti. iş hayatın da sadece o başı kapalı diye muhattap olunmayan temizlik işçilerine güvenmeyi öğretti.
Soğuk havalarda bile kapıda bekleyen o güvenlik görevlisi ile dost olmanın daha iyi olduğunu öğretti. Çaycı ablaya doğum günü hediyesi alıp onun doğum gününü kutlamanın beni daha mutlu ettiğini öğretti. Ve son olarak işten ayrıldıktan sonra beni hala arayıp halimi hatrrımı soran kişinin tuvalet temizleyen herkesin göz ucu ile baktığı kardeşim gibi sevdiğim kadirin herkesten daha vefalı olduğunu öğretti.
geçerli sistemin insanı ne öldürmek nede sorgulamasına izin vermek üzerine kurulmuş olduğu gerçeği.
çalışarak geçen bir ömür, gündüz mesai akşam eve çok yorgun da değil ama yeni şeyler için enerjisi bitik dön.
televizyon izle uyu sabah tekrar işe git.

tatilini planla 1 hafta tatil yapabilmek için daha fazla çalış, 6 ay öncesinden planlanmış tatiline git planladığın tatili yap yeni bir şey olduğunda şaşır ve bundan şikayet et, spontane şeyler yaşama çünkü onlar yeni ve seni "sen olmayan" kendini keşfetmene yol açabilir.

birde bu günlük 8 saat çalışma standardını "insan hakları" olarak kabul et ki iyi ve güzel bir şey olarak gözüksün, 12 saat çalışmadığına şükret falan bu kadar saçma bir şey nasıl bir sistem haline gelebilmiş nasıl kabullenilebilmiş baya sosyoloji çalışılmış.

cebine 3-5 kuruş para girmiş maaşı ortalamanın hafif üstünde olan insanların bunları çok normal ve olması gereken bir şeyler olarak görmesi bile ne kadar çirkin bir düzende olduğumuzu ispatlıyor.
sürekli ustanın gözüne girmek için "tamam usta, dogrudur usta, sen nasıl istersen öyle olsun usta" gibi yalama kelimelerini zamanla öğreniyorsunuz.
kimse senin kankan değil. öncelikle bunu öğrenmek lazım.

nedense bu konuda türk halkı diğer ülkelerdeki düzeni bir türlü tutturamadı.

anında arkadaş olmaya çalışıyor, bütün özel sırlarımızı paylaşıyor, gıybet yapıyor, yanımızdakini nefer olarak ilan ediyoruz. iki gün sonra bir olay olduğunda rüzgar tersine dönüyor, her şey alt üst oluyor.

ondan sonra gelsin ayak kaydırmacalar, fiskoslar.

elin yabancısı ne yapıyor, o da insanlarla samimiyet kuruyor, gidiyor dışarıda birasını içiyor, sohbet ediyor, vakit geçiriyor ama özelini kendisine saklıyor.

duygusal bir millet olabiliriz, ama birazcık da profesyonellik lazım sanki.
Profesyonel olun.
işverenlerin, yöneticilerin götverenliklerine takılmadan sana verilen görevi layıkıyla yerine getireceksin.
Ve en önemlisi, sistemle savaşmayacaksın.
acıma, çünkü hiçbir şey göründüğü gibi değildir.
duygularını işe karıştırma, çünkü sen insan değilsin.
dik dur, çünkü fırsat kollayanlara o fırsatı verme.
asla egilme, çünkü dik durmazsan ezilirsin.
gülümse, çünkü bir gulumsemeyle her istediğini elde edebilirsin.
Patronunun dedikodusunu yapma.
-yöneticinin de bir yöneticisi olduğunu unutma.
-aynı pozisyondaki insanlarla kendini kıyaslama, en iyisi olmaya çalış.
-fark yarat.
-bahane değil çözüm üret.
-insan psikolojisine hakim ol,şirretliğin ve efendiliğin dozunda olsun.
-özgüvenin yüksek olsun ama bu sınırlarının üstünde olmasın.
-pes etme.
-bir duruşun olsun.
Yalaka olmak şart. Bunu uygulamaya koyduğunuz an tamamsınız.
iyilik olsun diye yaptığınız her iş zamanla göreviniz haline geliyor.

lan masamda telefonumu koyacak yer kalmadı insafsızlar.
hayatta işinden başka bir başarısı olmayan, sadece meslekleriyle var olan insanların, sırf kendileri gibi olmayı kabul etmiyor diye, insanları nasıl aşağıladıklarını öğrenmem oldu en mühim kazancım. manipülasyonun ne demek olduğunu gördüm, hırsların insanı ne duruma düşürdüğünü izledim ve aslında düştükleri durumu anlayamayacak kadar küçük beyinleriyle büyük başarı elde ettiklerini sanmalarını farkettim. her geçen gün de yeni yeni şeyler öğreniyorum.
iyi niyetli davranmanız halinde iş yerinin en vasıfsız ve değeri bilinmeyen insanı olmanız kaçınılmazdır.

not: her işi yapmayın, işinizi çok iyi yapın ama size verilen işleri yapmakta her zaman çok hevesli olmayın.
herkes birbirinin yüzüne gülüp, kuyusunu kazıyor.
her şeyi değerli kılan olgunun aslında ' zaman ' olduğunun anlaşılması.

outlook kullanma alışkanlığı, kurumsal mail imzası ve jargon.

aynı anda telefon ve karşılıklı görüşme yeteneği.

alışmak kaybettiklerinin yerine geçendir derler, tam olarak bunun minvali.

başarı akabinde günden güne gelişen, öz saygı.

imza yetisi, kriminal incelemelere istinaden.

takipçilik, bitiricilik, etkin iletişim.

bugün günlerden ne, suali.

' anlamsız kötülük ' davranış bozukluklarına ilişkin, sabır yetisi.

şöyle bir yutkunup derin nefes alırsın, la havle vela kuvvete illa billahil aliyyil azim.

rutin.

göbek.

aşınmaya devam eden, kalp.

önce kahve.

insan doğasının iyiliğine yönelik inanç yeterliliği.

ofisten çıktığın an, işi ofiste bırakabilmek.

sesine hakim olma becerisi.

sakinleşmek adına iç ses eşliğinde 1'den 10'a kadar sayma.

kır atın yanında ya huyundan ya suyundan derler, bunun minvali.

yürümeye dahi erindiğin yerlere koşabilmek.

bireysellik, saygınlık.

zaman zaman duyarsızlaşma.

işin özünün üzerine makyaj yapma.

şimdilik aklıma gelenler bunlar.
paranın ne şartlarda kazanıldığı.