bugün

farklı insanlar tarafından talan edilmesine izin verdiğimiz harebelere dönüşmüşlerdir...tadilat için zaman ve sabır gerekiyor...bir daha kimsenin yıkmaması için ise kalın duvarlar ardına saklanmak...hiç istemesem de bana bu kalın duvarları örmemde destek olan herkesin allah belasını versin...
Otobüse nadir binmeme rağmen şayet binersem otobüsün en çirkin en sümsük, tek kaş bakımsız kızını tespit ederim hemen. Karşısına yada beni görebileceği bi noktaya kurulur onu kesmeye başlarım..
Evet evet bayağı süzerim onu ince ince.. Hafif hafif toparlanmaya, bana mı bakıyo ? ifadesini yakalarım suratında.. Onu havaya sokarım. Hâli şekli şemali değişir, suratında kendi kendine beliren bıyık altı ( gerçek bıyık ) gülümsemeyi görürüm...
Onu mutlu ederim. Hatun olduğunu hatırlatırım..
ineceğim yere yaklaşınca ondan ayrılıyorum diye yüzümü düşürürüm. Keşke bitmeseydi ! Ama belki yine karşılaşırız ifadesiyle inerim durağımda..
Bundan güzel güzellik mi var ?

Kendine iyi bak tek kaş..
iÇiMiZDEKi GÜZELLiKLER
Gönlümüzün güzelliği sevgi ise, beynimizin güzelliği de düşünebilme yeteneğimizdir. O yeteneği her an, her dakika kullanalım. Unutmayalım ki düşünen insan, özgür insandır.

Kişi düşünebiliyorsa pek çok sorununu çözümleyecek, pek çok şeyi bilecektir. Herkesi dinleyin. Annenizi, babanızı, arkadaşlarınızı dinleyin. Sonra da düşünün ve sorular sorun… Neden? Nasıl? Nerede?

Sonra da oturup kararlarınızı kendiniz alın. Kararları yalnız aldığınız zaman, eziyetler de güçlükler de sonuçta bütünüyle size aittir artık. Karar alırken sorumluluk almayı da bilin. işte bu, büyümek ve olgunlaşmaktır; özgür insan olma yolunda atılan ilk adımdır.

Büyüklerinizle, yaşıtlarınızla, kendinizden küçüklerle konuşun, tartışın. Konuşarak pek çok şey öğrenildiği gibi, pek çok sorun da çözümlenebilir. Toplumumuzda, bu tür konuşma pek yaygın değil ne yazık ki! Ya susuyor, ya bağırıyoruz. Konuşmayı bilmiyoruz. Sizler bunu değiştirin.

içimizin bir başka güzelliği de iyimserliktir. Yüreğinizin ibresi hep iyimserlikten yana olsun.

Asırlardır kötümserler, köşelerinden dünyanın kötüye gittiğinin doksan dokuz nedenini sayarlarken iyimserler epey yol almış; pek çok iş başarmışlardır. En azından denemişlerdir.

Zaten yapılan araştırmalar, başarılı olanların üstün zekalılardan çok, sıradan ama olumlu ve iyimser kişiler olduğunu ortaya koyuyor.

içimizdeki güzellikler arasında neşenin yeri bambaşkadır. Hele gençliğinizin getirdiği neşe ve kahkahaları sakın kısıtlamayın. Bazı kişilerin “Sırıtıp durma!” gibi bilgece (!) uyarılarına aldırmayın. Tam tersine daha çok gülün. Bol bol kahkaha atın. Sorunlarınıza bile gülerek bakabilirseniz yükünüz anında hafifleyecektir.

Güldürü dergileri, neden bu kadar çok okunuyor sanıyorsunuz?

Onca sorunun, çevre kirliliğinin, savaşların, ölümlerin, çıkarcılığın, cahilliğin yer aldığı dünyamızda sevgi, iyimserlik ve neşeye her zamankinden fazla gereksinmemiz var. Bu nedenle hayatınızı daha güzel yaşamak istiyorsanız, önce içinizdeki güzellikleri geliştirin, ortaya çıkarın.

Sevinin, düşünün, konuşun, iyimser olun ve doyasıya gülün!

ipek Ongun