bugün

boş adam.
"Zaman bazen kuş gibi uçar bazen de solucan gibi sürünerek geçer; ama insan en çok zamanın ağır mı yoksa çabuk mu geçtiğini fark etmediği vakit kendini iyi hisseder."
19. yüzyılın en etkili yazarlarından biri ve rus edebiyatına batılı tarzda bir hava getiren rus yazar,şair çevirmen.

Aslında ne kadar rus denilsede kökeni hakkında büyük bir tartışma vardır. Turgenyev soyadının eski Tatar dilindeki tez, hemen, çabuk anlamlarına gelen Türgen sözünden geldiğini ve Turgenyev'in de Tatar Türkleri soyundan geldiğini belirtir.

iyi bir eğitim alır ve Almanca, ingilizce ve Fransızca'yı daha çocukken anadili gibi konuşmaya başlar.Okumuş, eğitime, kültüre düşkün fakat bir o kadar da sert olan annesi, suç işleyen toprak kölelerini acımasızca cezalandırır, kırbaçlatır. Turgenyev'in fikirleri bu durumlar yüzünden küçük yaşta şekillenmeye başlar. Eserlerinde bol bol bu konuları işler.

Edebi akımına bakacak olursak gerçekçiliktir ve bunu eserlerinde görebiliriz.Kendisi ne kadar gerçekcilik akımında eserler yazsada Nihilizm'in temel taşı varsayılan romanı Babalar ve Oğullar onun eseridir.

Duman,Ham toprak,Babalar ve oğullar gibi eserlerleri külttür kesinlikle okunmalıdır. Babalar ve oğullar'ı okumuştum.Kısaca konusu Romandaki baba ve oğul karakterleri iki Rus jenerasyonu arasındaki artan bölünmüşlüğü, Yevgeniy Bazarov ise nihilist görüşleri ve eski düzen karşıtlığı ile “ilk Bolşevik” leri temsil eder.

Bugün ölüm yıl dönümü büyük yazarın.Toprağı bol olsun.

görsel
Karısının sırtından geçinmiş olan bir rus yazardır. O zamanlar rahatlık içinde eserlerin ortaya çıktığının en iyi örneklerinden bir tanesidir. Şuan elimde 'duman' adlı romanı var.
Ya allah ya bismillah diyip başlayalım.
Turgenyev, Avrupa’ da bulunduğu sırada Batı’daki yaşayışla Çarlık Rusyası’ndaki halkın yaşayışı arasındaki farkı daha iyi anlamıştı. Eserlerinde köleliğin aleyhinde bulunuyor, zulme, istibdada karşı acı bir dille savaşıyordu. Bundan dolayı, Rusya’dan sürüldü. 1847’den sonra ölünceye kadar hep Almanya’da, Fransa’da yaşadı.
rus edebiyatının asli olarak en iyi yazarıdır. dostoyevski'ye kumar oynaması için geri dönüşsüz olarak defalarca borç vermesine, tolstoy'un eserlerine yapıcı olmasına rağmen eleştiriler yapmasına rağmen bu iki büyük isim tarafından ağır yergilere maruz kalmış. kıyıda, kenarda, gölgede kalmaktan gocunmamıştır. nedendir bu? çünkü en iyi olanın o olduğunu bilmesi gereken kişiler bunu biliyordur zaten, dosto ve tolstoy da dahil.
amatör edebiyatçı diyen var lan. şu adama amatör edebiyatçı diyorlar ya. benim aşk hakkında okuduğum sayılı betimlemeleri yapan adamlardan biri turgenyev. afedersiniz sizin edebiyat algınıza ...
Babalar ve oğulları isimli kitabını okuduğum gayet iyi bir yazar.Kitaptaki karakterlerde gayet ilginçti.
"Babalar ve oğulları" yazmış olan muazzam yazar.
Dostoyevski'nin hayranlığını kazanmış usta rus yazar. O da st. Petersburg'lu. Dostoyevski ile çok edebiyat tartışmaları olmuştur. Bu tartışmalardan birinden sonra dostlukları bozulmuştur. Lakin her daim Dosto'nun saygısı vardır kendisine.
bazarov gibi bir karakteri yaratmış, nihilist, rus yazar.
''ilk aşk, ihtilalden farksızdır. hiç değişiklik olmadan sürüp giden hayat bir anda darmadağın oluverir''
gelişmiş rus Edebiyatı bir dinse eğer bu şahıs peygamberi sayılır.

george charles d'anthes adlı it tarafından düello'da öldürülmüştü. adamın karısına sark sonra öldür vay amk!
liza adlı eserinde liza'nın rusya'yı temsil ettiğine inandığım yazar. liza'nın aşıkları ise slavofilleri ve zapadniki temsil ediyor.
bazarov karakteriyle beğenimi ve derin hürmetimi kazanmış olan rus yazar.

(bkz: babalar ve oğullar)
3 Eylül 1883, hayata gözlerini yummuş olan yazar
dostoyevski'den nefret eden yazar... buna mukabil dostoyevski hastası bir arkadaşım bunu şu şekilde latife yapar. (akrostişli)

ivan
turgenyev
"ben vatanı kiraz ağacının gölgesine ve kadın memesine satarım" (Ahmet altan)
"bütün dehamı, bütün eserlerimi, ülkemi, akşam yemeğine geç ya da erken gelmemle candan ilgilenen bir kadın uğruna feda etmeye razıyım." (ivan sergeyevic turgenyev)

bu tür yazarlardan korkmak lazım.
tam bir türk düşmanı yazar. tıpkı bütün rus yazarlar gibi.
babalar ve oğulları ilk yayınladığında rus aristokrasinin tepkisini çekmiş, dini dışlamayan fakat varlığı ile de ilgilenmeyen bir nihilizmi tibbiyeli bazorov üzerinden okuyucularına anlatmıştır. rusya' da devrimle birlikte gerçekleşen toprak reformu (genel kamulaştırma) ile birlikte aristokrasi feodalitesinin ortadan kalkmasıyla sadece nihilizmin kuramsal ilk örneğini görmek isteyenler için bir kaynak kitaba dönüşmüştür.
babalar ve oğullar adlı muhteşem eseri ve ortaya koyduğu nihilizm akımı ile lise felsefe derslerinde kendisinden sıklıkla söz ettiren yazar.
turgenyev in ilk aşk adlı bir romanı varıdır.
o kadar güzel betimlemeler vardır ve duygular o kadar güzel yansıtılır ki sonun da ağlamaktan harap olursunuz. kesinlikle okunası bir kitaptır...

--spoiler--

dört arkadaş oturup ilk aşklarından bahsetmesi için zorkluyorlar onu. o da diyor ki benim ilk aşkımı anlatamam ama size yazabilirim diyor ve hikayeye başlıyor,
hikaye rusya da geçiyor, ergenlik çağında ki bir oğlan çocuğunun ilk aşkını anlatıyor turgenyev. her şey yeni komşularının taşınmasıyla başlıyor. ve tabi onlarında çok güzel bir kızları var bu kızın da bir sürü talibi var, ama kız hiç birine gönlünü kaptırmıyor sadece onlarla eğleniyor, oyunlar oynuyor. çevresindeki her erkek ona hayran.

ve bu aşıklar listesine turgenyev de katılıyor. tabi bir süre sonra kızla baya yakın olup, arkadaşlıklarını geliştiriyorlar. ama bir süre sonra hep o gülen cıvıl cıvıl harikulade genç kız gidiyor yerine düşünceli, üzgün, ağlamaklı bir genç kız geliyor çünkü o birine aşık olmuştur. hep onu merak ediyor turgenyev.

bir gece aşık olduğu genç kızı babasıyla bahçede görüyor. ve genç kızın babasına aşık olduğunu anlıyor. babasına kızmıyor ama kızamıyor. bir babasını aşık olduğu kıza vururken görüyor o kadar içi acıyor ki delicesine sevdiği kıza biri vuruyor onu incitiyor. ama kız babasına onu yine de sevdiğini söylüyor peşinden gidiyor.

ama babası ayrılmaları gerektiğini söylüyor. ve kız yaşlı gözlerle bakıyor sevdiği adamın ardından. o zaman o da anlıyor onun babasına olan aşkını. ve üzülüyor onun için babasına aşık olduğuna, çünkü babası evli ve asla birlikte olamazlar.

neyse seneler geçiyor ve bir tiyatroda kızın aşıklarından biriyle karşılaşıyor* ve kızın nerde yaşadığını öğreniyor. bir adamla başka bir yere taşınmış. o kadar çok görmek istiyor ki onu merak edip evine gidiyor. kapıda onu soruyor, aşık olduğu kızı, bir sene önce bebeğini doğururken öldü diyorlar ve tabi içini öyle bir hüzün kaplıyor ki. çünkü asla onun öleceğine, öyle mutluluk ve sevinç dolu, hayat dolu bir kızın ölmesine imkan vermezken ilk aşkının öldüğüne inanamıyor.

--spoiler--

ve bunları da söylemiş turgenyev ilk aşk hakkında : ilk aşk, devrimden farksızdır. hiç değişiklik olmadan sürüp giden hayat bir anda darmadağın oluverir.
tolstoy'la düellonun eşiğine gelmiş yazar. babalar ve oğullar'ı hatırlarım adı her geçtiğinde. unutmak ne mümkün.

'evlet acısı' derler ya, o acının tadını çok iyi yalatır okuyana.
klasik olan 1859 da yayınlanan babalar ve oğullar adlı kitabın yazarı.iki zıt kutup arasındaki farkları anlatan bir roman.
(bkz: arefe)
dostoyevski, gorki, tolstoy, turgenyev (bkz: rusların kare ası) insan bu yazarları ömrünün sonuna kadar okusa doymaz.