bugün
- anın görüntüsü14
- başıboş köpek sorunu57
- icardi1905 silik olsun kampanyası9
- 56 yıldır hiçbir kadınla iletişim kurmayan adam9
- evleneceği adama evi üzerime yapalım diyen kız26
- yazarların en rum özelliği14
- mühendislerin memur olmayı düşünmemesi23
- artık kızlara bakmıyoruz kampanyası11
- bir kadınla yakınlaşmak16
- türkiyenin artık sefalet listelerinde yer bulması39
- yakışıklı motorcu müzisyen sempatik karizmatik11
- sözlük yazarları şu an nasıl hissediyor22
- bik bik pilavı13
- klarnet calan sarapci koala 610
- israil13
- erkeklerin bir kere küsünce geri barışmaması11
- hoşlanılan kıza mesaj atma bahaneleri20
- icardi190518
- camilerin ahır yapılması24
- uludağ sözlüğü geliştirme önerileri11
- 183 yapılı yeşil gözlü beyaz tenli dalgalı saçlı14
- bu günlerde baykar'a saldırılmasının nedeni8
- isviçreden anayasa italyadan ceza kanunu alan ülke10
- fatih ürek ile elti gelin görümce9
- ölen amcasını kredi için bankaya getiren kadın12
- israil'deki atatürk büstü10
- sözlükteki fosiller20
- kaybolan eşyayı bulma yöntemleri11
- uludağ sözlük yakıt tüketimi veritabanı8
- junkman10
- esra'yı aç esra yı11
- yeşil gözlü 180 üzeri kel olmayan erkek18
- sevişmek10
- türk erkeğinin seks konusunda rezalet olması31
- evli 2 kız kardeşin pubgde tanıştığı adama kaçması24
- cumhurbaşkanı olduğumda bakan yapacağım yazarlar9
- fuhuş operasyonunda veresiye defteri bulunması11
- merkez bankası'nın 818 milyar tl zarar etmesi22
- güzel sözlük kızları8
- eski sevgiliye dair bir anı bırak9
- evinde silah bulunduran yazarlar19
- yeşil gözlü erkek10
- bik bik'ın aşkı10
- mersin belediyesinin sahilde açtığı pub15
- yahudilerin hitler nefreti mide bulandırıcıdır12
- hakan ural tevfik göksu osman gökçek17
- monako yat kulübünde istakoz yiyen akp'li vekil22
- teleferik kazası11
- necmettin batırel8
- mine çakmakçı'yı nasıl buluyorsunuz16
patrona acımakdan ileri gelir. ihanet eder gibi düşünür insan.
kovulup tazminat almak isteyen insandır.
- işle ilgili bir sorunun var mı?
-yok ne sorunum olacak. ( iç ses: istifa edeceğimi şimdi mi söylesem? biraz daha beklesem mi?)
-o zaman güzel şöyle şöyle olsun. şöyle şöyle.
-tamam. ( iç ses: söylesene kızım niye söylemiyorsun. neyse bir ay daha bekleyelim.)
-görüşürüz.
-görüşürüz.
temalı şeyler olabilesi durumdur.
-yok ne sorunum olacak. ( iç ses: istifa edeceğimi şimdi mi söylesem? biraz daha beklesem mi?)
-o zaman güzel şöyle şöyle olsun. şöyle şöyle.
-tamam. ( iç ses: söylesene kızım niye söylemiyorsun. neyse bir ay daha bekleyelim.)
-görüşürüz.
-görüşürüz.
temalı şeyler olabilesi durumdur.
Bir dönem yaşadığım durumdur.
Yaklaşık bir sene boyunca bir dersanede çalıştım. Ufak butik bir dersane ki öğretmen değilim aslında. Başlarda her şey güzel giderken sonra ne olduysa patladı. Bulunduğum durumdan razı olamadım galiba. Önce sürekli hasta olmaya başladım. Sonra acillik olacak kıvama geldim. Para mıydı mesele? Diye soracaksınız. Bir müddet evet. Sonra para işi de geçti. Başka sebeplerim vardı.
Aslına bakarsanız diğer büyük dersanelere nazaran baya rahat çalışma koşulum vardı. "o zaman sana rahat battı" deyişini duyuyorum çiko. Öyle değil. Şartlar rahat ama insanlar rahatsızdı. Mesela en doğruyu kendilerinin savunduğunu zanneden insanlar vardı. Bazen ortaya atılıp felsefe yapasım geliyordu da susup bu iğrençliği her öğle arası izlemeye devam ettim.
Bir müddet sonra katılmadığım fikirlere karşı koymaya başladım. Kaba değil gayet sakince. Sonra aldığım tepki daha komik "sen bir değiştin sanki".
insanlar gerçekten bu noktada iğrençleşiyor. Sen susup tepkisiz onu dinlersen harikasın. Ama eğer anti teze sahipsen veya bunu belirttiysen değişti oluyor. Hayır pokemon, saçmalığınıza katlanamıyorum. Mesele buydu.
Kibir gerçekten benliği sardığında, dünya sadece sizden ibaret oluyor. Hani o küçük dağları ben yarattımcılar çıkıyor ortaya. Lan olm yaratmadın ordan viyadük geçirdiler dağlarına diyorsun ama nafile.
Neyse ne diyorduk kibir. Bu konu başlığı altında çağımızın en yaygın hastalığı "ben bildimcilik". Şimdi iblis'e bakıyorum. Haa diyorum sen kibirsin. Sonra masada oturup konuşan tiplere bakıyorum. Ooo diyorum sen de kibirsin.
Nefsin en ciddi hastalığı. Aslında nefsin bizatihi kendisi kibir. Bir derviş demişti;
insanoğlu bu alemde ilah olmadığını anladığında çok geç olacak.
insan karşıdaki insana baktığında yansımasını izler de diyenler vardır. Doğrudurlar elbette..
Beni bu kadar rahatsız etmesi belki de kendi içimde ciddi bir kibir barındırmamdı. E kişi içinde olduğu denizin bulanık mı berrak mı olduğunu anlamıyor ki. Napsın..
Belki fikirlerim doğru değildi. Bilmiyorum. insanları yanlış analiz ettim bilemiyorum. Ama şu var ki insanoğlu her gün nefsinden olan parçalarını atmosfere bırakıyor. Ve bu bıraktıkları da diğer insanlara çarpıyor ve çoğalıyor. Katı, despot bir bünye var oluyor. Kendinden olmayana düşman bir bünye. O noktada çözüm yok. Yıllanmış kaleleri yıkmak benim işim değil. Rabb biliyordur ne yapacağını. Zaten tek bilen o, dememiş miydik?
Bilmek ki erdem olmasıyla beraber, bilmediğini kavramak hakikatı gösteriyor.
Neyse işte. Çalıştık öyle. O zaman nasip oydu, şimdi nasip bu. Senaryo o'nun.
Yaklaşık bir sene boyunca bir dersanede çalıştım. Ufak butik bir dersane ki öğretmen değilim aslında. Başlarda her şey güzel giderken sonra ne olduysa patladı. Bulunduğum durumdan razı olamadım galiba. Önce sürekli hasta olmaya başladım. Sonra acillik olacak kıvama geldim. Para mıydı mesele? Diye soracaksınız. Bir müddet evet. Sonra para işi de geçti. Başka sebeplerim vardı.
Aslına bakarsanız diğer büyük dersanelere nazaran baya rahat çalışma koşulum vardı. "o zaman sana rahat battı" deyişini duyuyorum çiko. Öyle değil. Şartlar rahat ama insanlar rahatsızdı. Mesela en doğruyu kendilerinin savunduğunu zanneden insanlar vardı. Bazen ortaya atılıp felsefe yapasım geliyordu da susup bu iğrençliği her öğle arası izlemeye devam ettim.
Bir müddet sonra katılmadığım fikirlere karşı koymaya başladım. Kaba değil gayet sakince. Sonra aldığım tepki daha komik "sen bir değiştin sanki".
insanlar gerçekten bu noktada iğrençleşiyor. Sen susup tepkisiz onu dinlersen harikasın. Ama eğer anti teze sahipsen veya bunu belirttiysen değişti oluyor. Hayır pokemon, saçmalığınıza katlanamıyorum. Mesele buydu.
Kibir gerçekten benliği sardığında, dünya sadece sizden ibaret oluyor. Hani o küçük dağları ben yarattımcılar çıkıyor ortaya. Lan olm yaratmadın ordan viyadük geçirdiler dağlarına diyorsun ama nafile.
Neyse ne diyorduk kibir. Bu konu başlığı altında çağımızın en yaygın hastalığı "ben bildimcilik". Şimdi iblis'e bakıyorum. Haa diyorum sen kibirsin. Sonra masada oturup konuşan tiplere bakıyorum. Ooo diyorum sen de kibirsin.
Nefsin en ciddi hastalığı. Aslında nefsin bizatihi kendisi kibir. Bir derviş demişti;
insanoğlu bu alemde ilah olmadığını anladığında çok geç olacak.
insan karşıdaki insana baktığında yansımasını izler de diyenler vardır. Doğrudurlar elbette..
Beni bu kadar rahatsız etmesi belki de kendi içimde ciddi bir kibir barındırmamdı. E kişi içinde olduğu denizin bulanık mı berrak mı olduğunu anlamıyor ki. Napsın..
Belki fikirlerim doğru değildi. Bilmiyorum. insanları yanlış analiz ettim bilemiyorum. Ama şu var ki insanoğlu her gün nefsinden olan parçalarını atmosfere bırakıyor. Ve bu bıraktıkları da diğer insanlara çarpıyor ve çoğalıyor. Katı, despot bir bünye var oluyor. Kendinden olmayana düşman bir bünye. O noktada çözüm yok. Yıllanmış kaleleri yıkmak benim işim değil. Rabb biliyordur ne yapacağını. Zaten tek bilen o, dememiş miydik?
Bilmek ki erdem olmasıyla beraber, bilmediğini kavramak hakikatı gösteriyor.
Neyse işte. Çalıştık öyle. O zaman nasip oydu, şimdi nasip bu. Senaryo o'nun.
güncel Önemli Başlıklar