istanbul u sel almasını belediyeye bağlayan mal

belediye isini dogru yapsa sel olmayacaginin farkinda olmayan maldir.

izmir şehrinde sel olunca tüm suçu belediyeye atan malların beğenmediği insanlardır.

(#37239505) 1 saat evvel spoilerını vermişim zaten. bir kerede yanıltın lan bir kere *

Dere yataklarını imara açmayaydı, yanyana 40 katlı gökdelen diktirip heryeri betonlaştırmayaydı da yağmur suyu birazcık toprak tarafından emilip gitseydi iyiydi.

Her taraf asfalt. Suları emecek toprak yok. Su kanalı yok.
kuzey ormanlarını kesip her tarafı betonla doldurunca iklim değişiyor.
Çomarlar gibi allan işi diyip geçemiyoruz.
Yani
Mal oğlu malların gerçekleri görenleri karalama çalışmasıdır.

Kibar Feyzodaki ağanın yalakası bilonun beyanıdır.

1994 ten beri kim yönetiyor.

istanbul'da her kar ve yağmur yağdığında kadir topbaş'a sövmeyen yoktur. Bu kadar betonlaşma elbette hayatımızın içine bir yerlerden sıçacaktır.

istanbul u sel almasını belediyeye bağlamayan maldan daha az maldır.

Maldır evet
Cünkü bütün suclu nobody s topbas ın hic sucu yok
Te allaam ya.

imar planlarını kim belirliyorsa sorumlusu onlardır.

bu durumda istanbulda ki selden sorumlu olan konya belediyesidir.

Lan haberin başlığı "Üsküdar'da işe yüzerek giden vatandaş"
Adam bildiğin boyunca suda, sokak ortasında kulaç atıyor.

Kime bağlayalım bu alt yapı sorununu?

Kesinlikle katıldığım önerme, belediyeyle ne alakası var ya?! il tarım Müdürlüğü sorumludur!

(bkz: amk malı)

kardeşim hani o bizi gısganan avrupaya da yağmur yağıyor.

londra,Münih,Atina,Lizbon,madrid heryere yağıyor bu yağmur ama ben haberlerde londrayi sel bastı diye bir haber duymadım.

not:duyan varsa aydinlatsin.

Şehirlerin imarı imarı ile belediye ilgilenmektedir. Sen her tarafa asfalt atar, betona boğar, su ve kanalizasyon sistemini oluşturmaz, gelen göçü önleyemezsen bu durumda belediyelerin de payı vardır.

birici dereceden sorumlu i.b.b.

ikinci dereceden sorumlu yerel belediyelerdir.

sorunun altyapı sorunu olduğunu anlamayan. alt yapıdan da belediyenin sorumluluğunda olduğunu bilmeyen andavallar var hala günümüzde.

izmir'de bundan şiddetli yağışlarda bu kadar sel olmaz; ancak istanbul'da yağan aşırı yağış hemen âfet oluverir.

izmir'i sel aldığında da âfet desenize.

sırf eleştirilmemek adına âfet diyerek sıyrılmaya çalışıyorlar.

clichy peşinde koşana kadar alt yapı güçlendirin beyler.

kadir Topbaş açıklamasında toprak suya doydu demiş. sanki istanbul'da toprak alan varmış gibi.

Suç allahın. Altyapıyı hesaba katıp öyle yağdırmalıydı.

bu yağmur izmirde yağsa vay dinsizler bilmem neler yüzünden,

istanbul da yağar belediye suçlu değil.

aptal orospu çocuklarını göstermiş başlıktır. ne yani belediye alt yapı yapmazsa, yağan yağmur akacak bir yuva bulmazsa sel olması allahın yaptığı bir şey mi? allah ne diyor önlemini ey sayın orospu çocuğu öcalan kılıklı mitoz bölünmeyle çoğalmış canlı. git bakalım bir beyoğluna semtin yarısında logar yok, yokuşlarda millet raftinge başladı.

beyoğlu belediyesinin sayesinde kasımpaşa ya inen yokuşlar rafting vadisine döndü.

haydin cemaat buyrun raftinge.

genel olarak yazacağım, okumanız dileğiyle
1-avrupa kıtasında yer alan ülkelerin çoğunda yılın 2/3ünden fazlası yağışlı geçiyor, ama bu ülkelerdeki altyapı hizmetleri sağlam olduğu için bizdeki gibi tuhaf görüntüler ortaya çıkmıyor. bizim ülkemizde de altyapıyı belediyeler oluşturduğu için gayet doğal olarak belediyeye bağlayacağız, neye bağlayalım.
2-mesele o belediye, bu belediye değil. mesele ülkedeki tüm iş alanlarında kendini öne çıkaran bir sorun: iş ahlakının yoksunluğu. yani bu ülkedeki çalışan kitlenin büyük çoğunluğu kendisine gökten para geldiğini zannediyor, karşılığında maaş aldığı işiyse angarya olarak görüyor.
3-bizim ülkemize çok da uzak olmayan bir çok görüntü var. bir yerde su patlıyor, bi yere doğalgaz gidecek haydi bütün yolları tekrar bozup tekrar yapalım. almanya'da hitler zamanından kalma taş yollar kullanılıyor, yine aynı zamanda kalma bir altyapı hizmeti var. adamlar suyu, elektriği ve doğalgazı bir arada olarak ülkenin dört bir tarafına dağıtmışlar. yani bir meskenin bu ihtiyaçları karşılanacaksa oradan hat çekiliyor, ve bunu öyle intizamlı bir şekilde yapmışlar ki bizdeki gibi habire yolları kırıp dökmüyorlar.
4-bu bir altyapı sorunudur, evet; ama bu sorun yapılamadığı için mi yoksa yapılmasına gerek görülmediği için mi bir sorun haline gelmiştir orası kafa karıştırıcı. buna yönelik olarak da: bu ülkede yönetime gelecek olan iktidar adaylarından -o ya da bu aday fark etmez- hiçbirisi ben eğitim alanında, altyapı alanında, bireysel hizmetler alanında şöyle şöyle yenilikler yapılmasını istiyor ve bunlara öncülük etmek istiyorum demiyor. varsa yoksa sen öylesin ben böyleyim tarzı söylemler. ama bu da toplumumuza bağlı, bizim aydın(!) toplumumuz böyle şeylere ihtiyaç duymuyor herhalde ki o adamlar da böyle şeyler söylemiyorlar.
5-tek ihtiyacımız olan şey: okumak (islamiyetin ilk emri oku ama kimse okumuyor, okuyan bir toplum da istenmiyor, geçen yıl yüzde 8 olan okuma oranı bu sene de aynı -oranın doğruluğundan şüphe ediyorum ama neyse- *
6-bugün istanbul'da karayla deniz birleşti ve her şey gibi bu da sebeplere bağlı olarak gerçekleşti, amenna elimizde olmayan şeyler vardır ama gözle görülür elle tutulur verilerimiz yok ki.
7-gelgelelim insanları mal diye yargılayan şahıslara: bak canım kardeşim sen şimdi yukarıda yazılanları okudun, inşallah fikirlerinde bir değişme vardır diye umuyorum.

Kime bağlayacağız ulan?
Allah a mı?

görsel