bugün
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı14
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı10
- arkadaşlar biri var18
- birini donuzlayarak ceza vermek8
- karınıza range rover alır mısınız25
- bik bik moderatör olsun14
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak13
- kent lokantası niye bedava değil demek22
- boşuna yaşıyorum hissi18
- anın görüntüsü15
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı13
- ülkeleri hükümetler değil kişiler kalkındırır8
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır19
- evlilik17
- patiswiss15
- akp seçmeni15
- ali erbaş19
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası13
- escort fiyatlarının güncellenmesi12
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi11
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi17
- icardi1905 silik olsun kampanyası27
- türkiyede çok abartılan arabalar9
- nervio'ya aşık olmak10
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı14
- futbolcu ismiyle nick almak14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu37
- demet akalın'ın zeka seviyesi12
- gina carano9
- icardi19059
- türkiye işçi partisi10
- çin halk cumhuriyeti8
- ellerim bos gonlum hos9
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi18
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- sözlük kızlarının don renkleri14
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği13
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı10
- akrep burcu8
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler15
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi9
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası8
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı10
- murat kurum kurudu gitti8
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır11
- yunanistan bizden çalsa rahatsız olmayacağınız şey11
çok uzağa gitmeye lüzum yok ilk ayet: ikra! (oku)
ayrıca tatmin olmadıysan;
ilk kağıt fabrikasını kuran alim ibni Fazıl
Kızamık ve çiçek hastalığını keşfeden alim Razi
Mikrobu ilk tanımlayan alim Akşemseddin
Cüzzamı bulan alim ibni Cessar
Vebanın bulaşıcı olduğunu bulan alim ibni Hatip
Verem mikrobunu bulan alim Kambur Vesîm
Retina tabakasını bulan alim ibni Rüşd
ilk göz ameliyatını yapan alim Ammar
ilk kanser ameliyatını yapan alim Ali bin Abbas
Küçük kan dolaşımını bulan alim ibnünnefis
ilk Tabipler odası başkanı Ali bin Rıdvan
Sıfırı ilk kullanan alim Harizmi
Trigonometriyi ilk bulan alim Battani
Tanjant, kotanjant ve kosekantı ilk kullanan alim Ebul Vefa
Trigonometri kitabını yazan alim Nasiruddin Tusi
ilk trigonometrik dönüşüm formülünü bulan alim ibni Yunus
ilk difransiyel kitabını yazan alim. Sabit bin Kurra
Ondalık kesiri ilk bulan alim Gıyaseddin Cemşid
ilk usturlabı yapan alim Zerkali
Dünyanın döndüğünü keşfeden ilk alim Biruni
Dünyanın çevresini ilk ölçen alim Musa kardeşler
Güneşin yüzündeki lekeleri ilk bulan alim Fergani
Yıldızların yer ve açıklıklarını ölçen ve ilk cetveli geliştiren alim Cabir bin Eflah
ilk otomatik kontrol sistemleri tasarlayan alim Ahmet bin Musa
Sibernetiği ilk kuran alim. ismail-El Gezeri
ilk optik temellerini koyan alim ibni Heysem
Sesin fiziki açıklamasını ilk yapan alim Farabi
ilk torna tezgahını yapan alim ibni Karara
Kanatlarla uçan ilk alim Hazerfen Ahmed Çelebi
ilk uçağı yapan alim Ebu Firnas
Yer çekimini ilk bulan alim Razi
Sarkaçlı saati ilk yapan alim ibni Yunus
Maddelerin özgül ağırlığını ilk hesaplayan alim Hazini
Atomun parçalanabileceğim ilk bulan alim Cabir bin Hayyan
Gök kuşağını ilk açıklayan alim Kutbettin Şirazi
ilk kimya laboratuarını kuran alim. Cabir
Saf alkolü ilk elde eden alim Razi
Fosforu ilk bulan alim Beşir
Havan topunu ilk bulan alim Fatih Sultan Mehmed
ilk kıta seyahatnamesini yazan alim ibni Battuta
ilk dünya haritasını çizen alim Mürsiyeli ibrahim
ilk ecza kitabını yazan alim ibni Baytar
sürer gider bu liste. elhamdülillah!
ayrıca tatmin olmadıysan;
ilk kağıt fabrikasını kuran alim ibni Fazıl
Kızamık ve çiçek hastalığını keşfeden alim Razi
Mikrobu ilk tanımlayan alim Akşemseddin
Cüzzamı bulan alim ibni Cessar
Vebanın bulaşıcı olduğunu bulan alim ibni Hatip
Verem mikrobunu bulan alim Kambur Vesîm
Retina tabakasını bulan alim ibni Rüşd
ilk göz ameliyatını yapan alim Ammar
ilk kanser ameliyatını yapan alim Ali bin Abbas
Küçük kan dolaşımını bulan alim ibnünnefis
ilk Tabipler odası başkanı Ali bin Rıdvan
Sıfırı ilk kullanan alim Harizmi
Trigonometriyi ilk bulan alim Battani
Tanjant, kotanjant ve kosekantı ilk kullanan alim Ebul Vefa
Trigonometri kitabını yazan alim Nasiruddin Tusi
ilk trigonometrik dönüşüm formülünü bulan alim ibni Yunus
ilk difransiyel kitabını yazan alim. Sabit bin Kurra
Ondalık kesiri ilk bulan alim Gıyaseddin Cemşid
ilk usturlabı yapan alim Zerkali
Dünyanın döndüğünü keşfeden ilk alim Biruni
Dünyanın çevresini ilk ölçen alim Musa kardeşler
Güneşin yüzündeki lekeleri ilk bulan alim Fergani
Yıldızların yer ve açıklıklarını ölçen ve ilk cetveli geliştiren alim Cabir bin Eflah
ilk otomatik kontrol sistemleri tasarlayan alim Ahmet bin Musa
Sibernetiği ilk kuran alim. ismail-El Gezeri
ilk optik temellerini koyan alim ibni Heysem
Sesin fiziki açıklamasını ilk yapan alim Farabi
ilk torna tezgahını yapan alim ibni Karara
Kanatlarla uçan ilk alim Hazerfen Ahmed Çelebi
ilk uçağı yapan alim Ebu Firnas
Yer çekimini ilk bulan alim Razi
Sarkaçlı saati ilk yapan alim ibni Yunus
Maddelerin özgül ağırlığını ilk hesaplayan alim Hazini
Atomun parçalanabileceğim ilk bulan alim Cabir bin Hayyan
Gök kuşağını ilk açıklayan alim Kutbettin Şirazi
ilk kimya laboratuarını kuran alim. Cabir
Saf alkolü ilk elde eden alim Razi
Fosforu ilk bulan alim Beşir
Havan topunu ilk bulan alim Fatih Sultan Mehmed
ilk kıta seyahatnamesini yazan alim ibni Battuta
ilk dünya haritasını çizen alim Mürsiyeli ibrahim
ilk ecza kitabını yazan alim ibni Baytar
sürer gider bu liste. elhamdülillah!
islamın bilime verdiği önem islamı bilenler ve önyargısızca bilmek isteyenlerce malumdur efendim, araştırınız sonra genelleyiniz... ve mümkünse kaynak ile!
Kapitalizmin işçiye verdiği önemle özdeş olandır.
Bir teist;
*Devler ile ilgili çizgi roman okusa güler, ama ademin boyu 12 metre derler verdiği cevap şudur: 'Tanrının kudretine bak'
*Ejderhalar ile ilgil film izlese güler, ama 10 milyondan fazla hayvan tek gemide aylarca kamış 'Tanrının kudretine bak'
*Denizleri yutan yaratık gördüğünü iddia eden olursa güler güler, ama musa denizi ikiye yardı 'Tanrının kudretine bak'
*Hayvanların konuştuğunu iddia eden olursa güler, ama yılan havva ile konuşur 'Tanrının kudretine bak'
*Gezegenleri istediği gibi hareket ettirdiğini iddia eden biri çıksa kanıt ister adam , ama ayın ikiye yarıldığını duyar 'Tanrının kudretine bak'
*Uçan süperkahraman filmi görse güler, isa su üstünde yürüdü denilirse 'Tanrının kudretine bak'
*Örümceğin ısırışıyla örümcek adam oldu dense güler,Topraktan yaradılışta 'Tanrının kudretine bak'
Kendinizi kandırmayın.Bir dindeki mucizelerin hiçbir mantıksal açıklaması yokken din bilimi engellemez diyemezsiniz.
Bir teist;
*Devler ile ilgili çizgi roman okusa güler, ama ademin boyu 12 metre derler verdiği cevap şudur: 'Tanrının kudretine bak'
*Ejderhalar ile ilgil film izlese güler, ama 10 milyondan fazla hayvan tek gemide aylarca kamış 'Tanrının kudretine bak'
*Denizleri yutan yaratık gördüğünü iddia eden olursa güler güler, ama musa denizi ikiye yardı 'Tanrının kudretine bak'
*Hayvanların konuştuğunu iddia eden olursa güler, ama yılan havva ile konuşur 'Tanrının kudretine bak'
*Gezegenleri istediği gibi hareket ettirdiğini iddia eden biri çıksa kanıt ister adam , ama ayın ikiye yarıldığını duyar 'Tanrının kudretine bak'
*Uçan süperkahraman filmi görse güler, isa su üstünde yürüdü denilirse 'Tanrının kudretine bak'
*Örümceğin ısırışıyla örümcek adam oldu dense güler,Topraktan yaradılışta 'Tanrının kudretine bak'
Kendinizi kandırmayın.Bir dindeki mucizelerin hiçbir mantıksal açıklaması yokken din bilimi engellemez diyemezsiniz.
Ömer hayyam der susarım.
sonradan durmuş önemdir artık yoktur efenim.
cordoba ve Palermo gibi kentleri medeniyet timsali yapmıştır.
Terakkinin kaynağı ilimdir. insanlar için kaçınılması gereken en büyük düşman cehalettir. Çünkü bütün terakki ve tekamüllerin engeli, bütün tedennilerin kaynağı cehalettir. Kuran, yüzlerce ayet-i kerimesinde insanları dinî ve dünyevî ilimleri öğrenmeye teşvik eder. Bunlardan ikisini takdim edelim:
Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? (Zümer Sûresi,9)
Eğer bilmîyorsanız, zikir (ilim) ehline sorun (Nahl Sûresi , 43)
Peygamberimizin ilme teşvik eden pek çok hadis-i şerifleri vardır. Bunlardan birkaçı şöyledir:
Beşikten mezara kadar ilim tahsil ediniz.
Her şeyin bir yolu var. Cennetin yolu ilimdir.
ilim Çinde bile olsa, gidiniz, alınız, tahsil ediniz.(Beyhaki, Şuabul-iman, Beyrut, II. 254 )
Hikmet müminin yitik malıdır. Nerede bulsa alır. (Tirmizi, ilim 19)
Kadın ve erkek her Müslümana ilim öğrenmek farzdır. (ibn Mace, Mukaddime, 17)
Bilindiği gibi, Peygamber Efendimiz, Medine-i Münevvereye teşriflerinde ilk iş olarak mescit ile birlikte medresesini tesis etti. O medresede okuyan o günün talebelerine ehl-i suffa deniliyordu. Bunlar bütün hayatlarını ilim ve irfana vakfetmişlerdi. Günümüze kadar gelen bütün islâm mektep ve medreselerinin temeli bu Suffa Medresesidir.
Eğer din gelişmeye engel olsaydı, asr-ı saadetteki gözler kamaştıran o terakki, Avrupanın üstadı olan Endülüsteki o tekamül, dünyayı hayrette bırakan Selçuklu ve Osmanlı medeniyetleri vücuda gelebilir miydi! islâm aleminde imam Gazali, ibn-i Sina, Farabî, imam Rabbani, Mevlâna Celaleddin Rumî gibi binlerce ulema ve hükema yetişebilir miydi!
islâmın ilme karşı olmasının düşünülemeyeceğini Bediüzzaman Hazretleri şöyle dile getiriyor:
Köle efendisine ve hizmetkâr reisine ve veled pederine nasıl düşman ve muarız olabilir? Halbuki islâmiyet, fünunun seyyidi ve mürşidi ve ulûm-u hakikiyenin reis ve pederidir. ( Muhakemat, 10)
Günümüz Müslümanlarının, bilim ve teknoloji sahasında istenilen seviyeye gelmedikleri bir gerçektir. Fakat bu geri kalmışlığın sebeplerini, islâmiyete mâl etmek ve onda aramak gerçeği kesinlikle aksettirmez.
Bazı çevreler, fennin her keşfini, dine karşı kazanılmış bir zafer gibi ilan ediyorlar. Bu, fenni inkar eden bir batıl din için doğru olabilir. Ama, bir Müslüman bu tür gelişmeleri, Allahın kudret kitabı olan şu kainattan bir sırrın daha çözülmesi şeklinde değerlendirir. Yeni keşifleri duydukça, Allahın ilmine ve hikmetine karşı hayranlığı ve hayreti daha da artar.
Konunun çok önemli bir yanı da şudur: Hakk kitaplarının en sonuncusu ve en mükemmeli olan Kuran-ı Kerimde insanları fen bilimlerinden yasaklayan bir tek hüküm mevcut değildir. O halde bazı kimselerin islâmın bilim ve tekniğe karşı olduğunu iddia etmeleri tamamen dayanaksız ve kasıtlıdır.
Müslümanların islâm ruhundan uzaklaştıkları, daha doğrusu, planlı bir şekilde uzaklaştırdıkları son bir asırlık dönemi esas alıp, on dört asrın bütün terakki ve tekamüllerini görmezlikten gelmek insaf ölçülerine sığmaz.
alıntı.
Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? (Zümer Sûresi,9)
Eğer bilmîyorsanız, zikir (ilim) ehline sorun (Nahl Sûresi , 43)
Peygamberimizin ilme teşvik eden pek çok hadis-i şerifleri vardır. Bunlardan birkaçı şöyledir:
Beşikten mezara kadar ilim tahsil ediniz.
Her şeyin bir yolu var. Cennetin yolu ilimdir.
ilim Çinde bile olsa, gidiniz, alınız, tahsil ediniz.(Beyhaki, Şuabul-iman, Beyrut, II. 254 )
Hikmet müminin yitik malıdır. Nerede bulsa alır. (Tirmizi, ilim 19)
Kadın ve erkek her Müslümana ilim öğrenmek farzdır. (ibn Mace, Mukaddime, 17)
Bilindiği gibi, Peygamber Efendimiz, Medine-i Münevvereye teşriflerinde ilk iş olarak mescit ile birlikte medresesini tesis etti. O medresede okuyan o günün talebelerine ehl-i suffa deniliyordu. Bunlar bütün hayatlarını ilim ve irfana vakfetmişlerdi. Günümüze kadar gelen bütün islâm mektep ve medreselerinin temeli bu Suffa Medresesidir.
Eğer din gelişmeye engel olsaydı, asr-ı saadetteki gözler kamaştıran o terakki, Avrupanın üstadı olan Endülüsteki o tekamül, dünyayı hayrette bırakan Selçuklu ve Osmanlı medeniyetleri vücuda gelebilir miydi! islâm aleminde imam Gazali, ibn-i Sina, Farabî, imam Rabbani, Mevlâna Celaleddin Rumî gibi binlerce ulema ve hükema yetişebilir miydi!
islâmın ilme karşı olmasının düşünülemeyeceğini Bediüzzaman Hazretleri şöyle dile getiriyor:
Köle efendisine ve hizmetkâr reisine ve veled pederine nasıl düşman ve muarız olabilir? Halbuki islâmiyet, fünunun seyyidi ve mürşidi ve ulûm-u hakikiyenin reis ve pederidir. ( Muhakemat, 10)
Günümüz Müslümanlarının, bilim ve teknoloji sahasında istenilen seviyeye gelmedikleri bir gerçektir. Fakat bu geri kalmışlığın sebeplerini, islâmiyete mâl etmek ve onda aramak gerçeği kesinlikle aksettirmez.
Bazı çevreler, fennin her keşfini, dine karşı kazanılmış bir zafer gibi ilan ediyorlar. Bu, fenni inkar eden bir batıl din için doğru olabilir. Ama, bir Müslüman bu tür gelişmeleri, Allahın kudret kitabı olan şu kainattan bir sırrın daha çözülmesi şeklinde değerlendirir. Yeni keşifleri duydukça, Allahın ilmine ve hikmetine karşı hayranlığı ve hayreti daha da artar.
Konunun çok önemli bir yanı da şudur: Hakk kitaplarının en sonuncusu ve en mükemmeli olan Kuran-ı Kerimde insanları fen bilimlerinden yasaklayan bir tek hüküm mevcut değildir. O halde bazı kimselerin islâmın bilim ve tekniğe karşı olduğunu iddia etmeleri tamamen dayanaksız ve kasıtlıdır.
Müslümanların islâm ruhundan uzaklaştıkları, daha doğrusu, planlı bir şekilde uzaklaştırdıkları son bir asırlık dönemi esas alıp, on dört asrın bütün terakki ve tekamüllerini görmezlikten gelmek insaf ölçülerine sığmaz.
alıntı.
Kamer sûresi 53. âyet : Küçük, büyük her şey satır satır yazılmıştır.(diyanet meali)
periyodik cetvelden az çok anlarsan düşün derim.
ayrıca cebir ve algoritma hakkında da araştırmalar yapabilirsin. özellikle algoritmanın insan iradesiyle bağlantısını düşünebilirsin.
gerisi sana kalmış.
periyodik cetvelden az çok anlarsan düşün derim.
ayrıca cebir ve algoritma hakkında da araştırmalar yapabilirsin. özellikle algoritmanın insan iradesiyle bağlantısını düşünebilirsin.
gerisi sana kalmış.
(bkz: müslüman teknoloji üretmez diyen mal) larda mevcuttur efenim.
%0 oranındadır. islam dini bilime asla önem vermez. amacı sadece insanlar cahil olsunlar, hep tanrı olacak varlığı övmeyi emreder.
islam ülkelerinin dünyayı yönetiyor olmasını açıklamaktadır. *
islami düşünen devlet adamlarının genellemeye dahil edilerek öneminin anlaşılmayacağıdır.
islam bilginleri ile dalga geçerek yok yhaa onlar o kadar şey değil diyerek yaptığı buluşların araştırmaların değerini düşürenlere şunu söylüyorum. siz bir farabi'yi küçültebilir misiniz? ya da ibn-i sina'yı, ibn-i heysem'i? bu insanlar Batı dünyasının hayranlıkla izlediği kişiler ancak bizim yeni yetme Batı hayranları ya da ergen ateistler bu adamları küçük görmeye çalışıyor. sözde daha batılı daha ateist olacağım diye. sizin buna gücünüz yeter mi?
miktarı baya bir fazla olan önemdir.
müslüman alimlerinin sayısı bilinmez ama skolastik avrupa kendi kendine çürürken bir devri müslüman alimler geliştirmiştir. endülüs diye bir gerçek vardır. hatta avrupa'daki gelişmeler endülüs'ten sonra zincirleme halinde süregelmiştir. müslüman alimlerin helenistik döneme ait latince'den arapça'ya çevrilen eserler ve bizzat alimlerin kendi eserlerinden yararlanarak skolastik düşünceyi yıkmışlardır. mesela osmanlı'ya bakarsak ilk dönemlerinde muntazam bilim çalışmaları yapılmıştır. değişik diyarlardan alimler pay-i tahta getirtilmiştir. kütüphaneler kurulmuştur. ali kuşçu, akşemseddin, katip çelebi, piri reis gibi bilim insanlarına sahip bir devlet olmuştur. genelleme yapılması yanlıştır kitleler hakkında. bazı müslümanlar insan taşlayıp kafa kesiyor diye her müslüman'dan bunu bekleyemeyiz.
farabi'yi bilirsiniz. müthiş bir filozoftur. farabi felsefeyle dini ayırmamış. ikisinin birbirlerini tamamlayan olgular olduğunu söylemiş. ve aklı kuran-ı kerim'den önce getirmiş. yani kitabı önce akıl süzgecinden geçirip, sonra inanın demiş.
gazali ise dogmatik şeyleri savunmuş, kuran-ı kerim'in akıl süzgecinden geçmesine gerek olmadığını söylemiştir. bunun kutsallığı bozacağına inanmıştır biraz. farabi'nin eserlerini eleştirmiş ve onun yolundan giden alimlerle atışmıştır.
gelelim bu iki alimin osmanlı'yla ilişkisine. dediğim gibi osmanlı fatih sultan mehmet devrinde neredeyse dünya'nın en iyi teknolojisine sahipti. fakat osmanlı'nın duraklamasına ve yıkılışına baktığımızda bilime değer hiçbir şey olmayan, cahil, şeyhül islam'ın esaretinde hasta bir adam görüyoruz. bunun değişik sebepleri vardır. mesela benim için oldukça anlaşılır bir örnek var onu sizlere ileteyim.
yavuz sultan selim'in mısır'ı fethetmesinden sonra islam için kutsal olan bir takım şeyleri istanbul'a getirdiği, bol bol altın bulduğundan falan bahsedilir. fakat istanbul'a mısır'dan sayısı 350'ye yakın profesör getirdiği pek bilinmez. bu profesörlerin hepsi gazalicidir. mısır'da adı hatırımda kalmamış bir üniversite vardır ve tüm profesörleri gazalicidir. bu üniversiteden profesörleri toplayıp istanbul'a getirmiş padişah. gelelim can alıcı noktaya. bu profesörleri osmanlı topraklarındaki medreselere dağıtmış. sonra osmanlı'nın islam'a bakış açısı ister istemez değişmiştir. bilime yaklaşımının da değişmesi kaçınılmazdır. zaten kanuni'den sonrası malum.
osmanlı örneği vermemin sebebi 600 küsür sene islam'ın temsilcisi olmuş imparatorluk olmasıdır.
sonuç olarak batı'nın rönesansı, reformu doğu ile batı arasında dengelerin değişmesine nedendir. atalarının alim olduğu bir toplum cahil de olabilir bunda şaşırılacak durum yoktur. gün gelir doğu dünyası batı'yı bilimde geçer. bu da olabilir. yani demek istediğim dünya boş bir ceviz tanesi gibi boşlukta yuvarlanana kadar bilimde doğu ve batı'nın rekabeti sessiz ve yavaştan da olsa sürecektir.
müslüman alimlerinin sayısı bilinmez ama skolastik avrupa kendi kendine çürürken bir devri müslüman alimler geliştirmiştir. endülüs diye bir gerçek vardır. hatta avrupa'daki gelişmeler endülüs'ten sonra zincirleme halinde süregelmiştir. müslüman alimlerin helenistik döneme ait latince'den arapça'ya çevrilen eserler ve bizzat alimlerin kendi eserlerinden yararlanarak skolastik düşünceyi yıkmışlardır. mesela osmanlı'ya bakarsak ilk dönemlerinde muntazam bilim çalışmaları yapılmıştır. değişik diyarlardan alimler pay-i tahta getirtilmiştir. kütüphaneler kurulmuştur. ali kuşçu, akşemseddin, katip çelebi, piri reis gibi bilim insanlarına sahip bir devlet olmuştur. genelleme yapılması yanlıştır kitleler hakkında. bazı müslümanlar insan taşlayıp kafa kesiyor diye her müslüman'dan bunu bekleyemeyiz.
farabi'yi bilirsiniz. müthiş bir filozoftur. farabi felsefeyle dini ayırmamış. ikisinin birbirlerini tamamlayan olgular olduğunu söylemiş. ve aklı kuran-ı kerim'den önce getirmiş. yani kitabı önce akıl süzgecinden geçirip, sonra inanın demiş.
gazali ise dogmatik şeyleri savunmuş, kuran-ı kerim'in akıl süzgecinden geçmesine gerek olmadığını söylemiştir. bunun kutsallığı bozacağına inanmıştır biraz. farabi'nin eserlerini eleştirmiş ve onun yolundan giden alimlerle atışmıştır.
gelelim bu iki alimin osmanlı'yla ilişkisine. dediğim gibi osmanlı fatih sultan mehmet devrinde neredeyse dünya'nın en iyi teknolojisine sahipti. fakat osmanlı'nın duraklamasına ve yıkılışına baktığımızda bilime değer hiçbir şey olmayan, cahil, şeyhül islam'ın esaretinde hasta bir adam görüyoruz. bunun değişik sebepleri vardır. mesela benim için oldukça anlaşılır bir örnek var onu sizlere ileteyim.
yavuz sultan selim'in mısır'ı fethetmesinden sonra islam için kutsal olan bir takım şeyleri istanbul'a getirdiği, bol bol altın bulduğundan falan bahsedilir. fakat istanbul'a mısır'dan sayısı 350'ye yakın profesör getirdiği pek bilinmez. bu profesörlerin hepsi gazalicidir. mısır'da adı hatırımda kalmamış bir üniversite vardır ve tüm profesörleri gazalicidir. bu üniversiteden profesörleri toplayıp istanbul'a getirmiş padişah. gelelim can alıcı noktaya. bu profesörleri osmanlı topraklarındaki medreselere dağıtmış. sonra osmanlı'nın islam'a bakış açısı ister istemez değişmiştir. bilime yaklaşımının da değişmesi kaçınılmazdır. zaten kanuni'den sonrası malum.
osmanlı örneği vermemin sebebi 600 küsür sene islam'ın temsilcisi olmuş imparatorluk olmasıdır.
sonuç olarak batı'nın rönesansı, reformu doğu ile batı arasında dengelerin değişmesine nedendir. atalarının alim olduğu bir toplum cahil de olabilir bunda şaşırılacak durum yoktur. gün gelir doğu dünyası batı'yı bilimde geçer. bu da olabilir. yani demek istediğim dünya boş bir ceviz tanesi gibi boşlukta yuvarlanana kadar bilimde doğu ve batı'nın rekabeti sessiz ve yavaştan da olsa sürecektir.
Bilim geliştikçe hiç verilmeyen önemdir.
güncel Önemli Başlıklar