bugün

kısa ve net biçimde yasaktır.
sevaptır.
(bkz: müftümüze bağlanıyoruz)
yanıtını bir islam otoritesinden duymak istediğim sorudur.
yasaklar cignenmek için var oldugundan, organ nakli yapılır. *
nakil gizli yapılırsa heralde yani yasaktır dedirtir.
(bobrek.avi)
dinen günah olup olmadığını bilemem, ama diyanetin bu konuda bir ara fetva verdiğini biliyorum. bence de günah değil, ama müslümanların bilinçlendirilmesi gerek.
Copy paste olacak ama araştırmacı ruh işte.
DiYANET iŞLERi BAŞKANLIĞI
Din işleri Yüksek Kurulu Kararları
"Organ Nakli"

KARAR TARiHi: 03.03.1980
O halde, ölmüş kimselerden tedavi maksadıyla organ ve doku alma ve bunları hasta veya yaralı kimselere nakletme konusunda bir hükme ulaşabilmek için;

Zarurete binaen, cesedin kesilmesi, organ ve dokularından bir kısmının alınmasının caiz olup olmadığı,

Hastalığın tedavisinin zaruret sayılıp sayılmayacağı (Haram ile tedavinin hükmü)

Organ ve doku nakli caiz ise hangi şartlarla caiz olduğunun bilinmesi gerekmektedir.

islam fakihleri, karnında canlı halde bulunan çocuğun kurtarılması için ölü annenin karnının yarılmasına,

Başka yoldan tedavileri mümkün olmayan kimselerin kırılmış kemiklerinin yerine, başka kemiklerin nakline,

Bilinmeyen hastalıkların öğrenilmesi ve hayatta bulunmaları sebebiyle ölülere nisbetle daha çok şayan-ı ihtiram olan hastaların tedavilerinin sağlanabilmesi için, yakınlarının rızası alınmak suretiyle, ölüler üzerinde otopsi yapılmasının caiz olacağına,

Fetva vermişler, canlı bir kimseyi kurtarmak için, ölünün bir parçasını itlaf etmeyi caiz görmüşlerdir. Nitekim, Müşavere ve Dini Eserleri inceleme Kurulu';nun 16.4.1952 tarih ve 211 sayılı kararında, özetle;

"âmmenin menfaat ve maslahatı göz önünde tutularak, bilinmeyen bir hastalığın bilinir hale gelmesi, hastalığın bilinmemesinden doğacak âmme zararının önlenmesi, hayatta bulunmaları sebebiyle daha şayan-ı ihtiram olan hastaların tedavilerinin sağlanması gibi maslahat ve şer'î hikmetlerin husule gelmesini temin için; yakınlarının rızası alınarak, ölüler üzerinde otopsi yapmanın caiz olacağı ve bu gibi sebepler dolayısıyle ölüye gösterilmesi gereken hürmet ve tekrimin zevaline katlanmanın, islamî hükümlerin bir gereği olduğu..." ifade olunmuştur.

islam fakihleri, açlık ve susuzluk gibi, hastalığı da haramı mübah kılan bir zaruret saymışlar, başka yoldan tedavileri mümkün olmayan hastaların haram ilaç ve maddelerle tedavilerini caiz görmüşlerdir. Günümüzde kan, doku ve organ nakli ve tedavi yolları arasına girmiş bulunmaktadır. O halde, hayatı veya hayatî bir uzvu kurtarmak için başka çare olmadığında, kan, doku ve organ nakli yolu ile de bazı şartlara uyularak, tedavinin caiz olması gerekir. Nitekim, Müşavere ve Dinî Eserleri inceleme Kurulunun 25.10.1960 tarih ve 492 sayılı kararında, ";tedavileri için kan nakline zaruret bulunan hasta ve yaralılara başka kimselerden kan naklinin; başka kimselerden alınacak parçaların takılmasıyla görmeleri mümkün olduğu takdirde; hayatında buna izin vermiş olan kimselerin, ölümlerinden sonra gözlerinden alınacak parçaların bu durumdaki kimselere takılmalarının caiz olacağı..."; beyan edilmiştir.

Din işleri Yüksek Kurulu'nun 19.01.1968 gün ve 3 sayılı gerekçeli kararında ise "yalnız hayatı kurtarmak için değil, bir organı tedavi etmek, hastalığın tedavisini çabuklaştırmak için de kan naklinin caiz olduğu, tıbbi ve hukuki kaidelere riayet edilmek şartıyla kalp naklinin de caiz olacağı..."; ifade olunmuştur.

Yurdumuz dışında, çeşitli islam Ülkelerinin yetkili kişilerince de aynı yolda fetvalar verildiği bilinmektedir.

Kurulumuzca da aşağıdaki şartlara uyularak yapılacak organ ve doku naklinin caiz olacağı sonucuna varılmıştır.

Zaruret halinin bulunması; yani hastanın hayatını veya hayatî bir uzvunu kurtarmak için, bundan başka çaresi olmadığının, meslekî ehliyet ve dürüstlüğüne güvenilen bir tabip tarafından tespit edilmesi;

Hastalığın bu yoldan tedavi edilebileceğine tabibin zann-ı galibinin bulunması;

Organ veya dokusu alınan kişinin, bu işlemin yapıldığı esnada ölmüş olması;

Toplumun huzur ve düzeninin bozulmaması bakımından organ veya dokusu alınacak kişinin sağlığında (ölmeden önce) buna izin vermiş olması veya hayatta iken aksine bir beyanı olmamak şartıyla, yakınlarının rızasının sağlanması;

Alınacak organ veya doku karşılığında hiçbir şekilde ücret alınmaması;

Tedavisi yapılacak hastanın da kendisine yapılacak bu nakle razı olması gerekir.


Kaynak:http://www.bilgegolge.com.../TransplantationIslam.htm
Kısaca yasak ve günah değildir. Ayrıca bir entrye bakarak islam gerici denilemez.
Küçük bir parça karaciğer, ya da %30 oranında çalışan böbreğinizi verdiğinizde sizden eksilen herhangi bir şey yok. Aksine bu yaptığınız bağışla bir başkasının hayatını kurtarıyorsunuz. Hayat kurtarmak günah mıdır? Değildir. O zaman organ nakli de yasak değildir, olamaz. Diyanet de verdiği fetva ile onaylamıştır.
başka hayatların kurtulması demektir. organların satılması değil bağışlanması durumunda sevaptır. *
asıl buna kafadan ya da başka bi yerden yasak deyip islamı kötülemeye çalışmak yasaktır.
--spoiler--
Diyanet işleri Başkanlığı'nın Din işleri Yüksek Kurulu 26 yıl önce aşağıdaki bu fetvayı verdi: Aşağıdaki şartlara uyularak yapılacak organ ve doku naklinin caiz olacağı sonucuna varılmıştır

* Hastanın hayatını veya hayati bir uzvunu kurtarmak için, bundan başka çaresi olmadığının, bir tabip tarafından tespit edilmesi,

* Organ veya dokusu alınan kişinin, bu işlemin yapıldığı esnada ölmüş olması,

* Toplumun huzur ve düzeninin bozulmaması bakımından organ veya dokusu alınacak kişinin sağlığında buna izin vermiş olması veya
hayatta iken aksine bir beyanı olmamak şartıyla, yakınlarının rızasının sağlanması,

* Alınacak organ veya doku karşılığında hiçbir şekilde ücret alınmaması
--spoiler--
Organ naklinin islam dininde yasak olmadığını savunanların ortaya koyduğuargüman maide suresinin 32. ayetidir.

Bir insanı dirilten, tüm insanlığı diriltmiş gibidir. ( maide 32)

bu ayeti referans gösterip, organ nakli dinen caizdir diyen ( bilerek yada bilmeyerek) adam çok fena yanılıyordur. ayette söz edilen diriltme, kötülkten kurtarma, ruhunu karanlıktan çıkarma yani doğru yolu bulmasına yardımcı olmak manasındadır. fiziki bir diriltmeden bahsedilmemektedir. bu ayete kafasına göre yorum getirenlere şöyle bir süpriz var ;

Kur'an ayetlerine kendi reyi ile mana veren ( kafasına göre yorumlayan) kimse, cehennemden kendisine yer hazırlasın. ( münavi)
(bkz: islamı gericilik saymaya bahane aramak)
bir insanı yaşatmak cümlesini ona can verme olarak algılayan adam müslümanım diyorsa kendini kandırıyordur. yaratmak ve yaşatmak hatta diriltmek allah a mahsustur. insan denen çamurdan mamul aciz yaratık nede yoktan var etmeye nede diriltmeye muktedirdir. insanı yaşatmak cümlesinden fiziken yaşatmayı anlayan adam önce gitsin kitap okusun, ufkunu genişletsin.
kişi hayattayken organ bağışı yapabilir, onun organları alınıp bir başkasına verilebilir, ama kişi öldükten sonra onun organları alınıp bir başkasına verilemez.
insan hayatı kurtarmak ne zamandan beri günah oluyor.bu yüzden adam olamıyoruz.öyle şey mi olur o kurtulan insanın ailesine verilen mutluluk onların sana verdiği hayır duaları ohooo.
(bkz: ne içtiysen aynısından istiyorum)
bağış yapılacak kişinin başka çaresi olmaması ve hayati bir durumunun söz konusu olması;bağış yapacak kişinin ise hayatının tehlikeye atılmaması(hayati bir organ olmaması) şartlarıyla organ bağışı/nakli caizdir.hatta sevaptır.
diriden olur ölülden olmaz diyenler de var anlaşılan asıl ölüden alınır organ diğer kişinin sağlığı bozulmasın diye. bu ne mantıktır yahu bi dayanak yokken nasıl yazabiliyorsunuz böyle şeleri güzelim kafanızdan mı?
güncel Önemli Başlıklar