bugün

islamda köleliğin kaldırılmadığı tarihi gerçeğini ortaya koyan durum. *
kölelik kavramının değiştirildiği gerçeği vardır. yani o günkü kölelik tanımına göre kölelik kaldırılmıştır. kölelere hiç bir hak tanımayan düzene karşıt olarak kölelere belirli haklar getirilmiştir. geniş anlamda kölelik tanımını ele alacak olursak kölelik tarihin hiç bir döneminde kaldırılmamıştır. sadece şekil değiştirmiştir.
islam gerçek manada, kölelik değil de tüm insanların eşit olduğuna dem vurar. insanlar, dinleri, dilleri, ırkları, soyları, renkleri, düşünceleri ne olursa olsun eşittir der. bu manada kölelik yoktur. evet buna devam edenler olmuştur ama özellikle Abbasiler zamanında köleliğe oldukça karşı çıkılmış daha sonra bazı köleler alınarak devlet memuru yapılmıştır. bu zamanla devam etmiştir. osamanlı daki köleler de saray veya saray eşrafına hizmet eden bir tür hizmetli-hizmetçi gibidirler. islam birçok kural ve uyumu gerektirir, buna uymayanlardan islam sorumlu tutulamaz. kaldı ki bugün medeni görünen batı zamanında koça afrika yı yağmalamış ve bugünkü o pespaye halini almasını sağlamıştır.

not: bir gerçek daha vardır ki; başlığın başa kalması gerçeği.

not 2: oh "da" yı ayırmamışlar...
islama çamur atmak için bayramın birinci günü açılmış, hiç bir bilgi vermeyen, bu sayede asılsız olduğunu düşündüren tümce.
nedir bu islam düşmanlığı? sadece saygı gereği olsa bile, en azından bayram günü dile getirilmemesi gereken cümle..
(bkz: yazık)
kuran biraz okunursa köleligin bal gibi de oldugu gercegi acıkca görülecektir.
bir örnek:nisa suresi 25
elbette külliyen köleliği kaldırmak imkansızdır, çünkü savaşlarda ele geçen esirlere ne yapacaksınız?
neticede esirlerde köle hükmündedir. bu sebeple islam tepeden inmeci şekilde köleliği kaldırmak yerine uzun vadede bunun kendiliğinden kaybolması yoluna gitmiştir. bugün artık normal şartlarda hiç bir müslüman memlekette fiilen kölelik kalmamıştır.
bununla birlikte islam köle hükmündeki insanlara çok geniş haklar vermiştir, araştırıldığında görülecektir ki kölelere verilen hakların yarısını dahi bugün modern dünyada patronlar çalışanlarına vermemektedir.
Kuran sıradan bir kitap değil, Allah'ın elçisine vahiy yoluyla gelen ayetlerin kağıda dökülmesiyle meydana gelmiş. Kaynağı neresi Yüce Allah'ın katı evrendeki kelimelerin anlatmaya yetmeyeceği derecedeki muhteşem düzenin inanılmaz doğanın yaratıcısı , kölelik nedir ? insanoğlunun en aşağılık icadıdır . Benim Allahım köleliğe örtülü olarak bile icazet veremez vermemelidir. ben bunu içime sindiremiyorum sindiren arkadaşlar olabilir saygı duyarım.
köleliği kaldırıp kaldırmadığı tartışmalı olsada islamiyetin köleliği kabul ettiği görülüyor. kendi zaman dilimi içinde radikal pek çok değişikliği gerçekleştiren din nedense köleliği kaldırdım yoktur böyle bir sınıf demiyor, eşitsiniz birinizin diğerinden farkı takvadadır falan diyor. vardır bir bilinen diyelim.
dine bok atmak, karizma yapmak için ateist takılmak vs son zamanlarda moda olduğundan görmeye-duymaya alıştığımız sözlerdir aslında...
söylenecek tek şey vardır o da;
nefsini yenemeyen, bütün kainatın sadece peygamber(s.a.v) nin yüzü suyu hürmetine yaratıldığına inanmak istemeyen * insanların söylemidir.
gayet nezih ve bir o kadar da açıklayıcı:

http://isoru.wordpress.co...-gore-kolelik-neden-caiz/

bu sitede kısaca islamda kölelik anlayışının var olmasının temelinde savaşlar vardır diyor.

savaşta aldığınız esirleri
1- ya öldürürsünüz!
2- ya köleleştirirsiniz!
3- ya serbest bırakırsınız!

eğer öldürürseniz bu insana verilebilecek en ağır cezadır, islam bunu tasvip etmez. serbest bırakırsanız da enayi konumuna düşmüş olursunuz (sizin düşmanınız esirleri katletsin, köleleştirsin siz serbest bırakın olur mu öyle şey? akla mantığa sığar mı?)
yine geriye en mantıklı seçenek, esirleri sosyal hayatta faydalanma imkanı veren köleliktir. bu açıdan bakıldığında açık olmayan, anlaşılamayan hiçbir nokta yoktur.

tabi ben bir 10 sayfadan ben de süzüleni yazdım. açıp tamamının okunması gerekli...
altında islam'a bok atmanın olduğu söz. peygamberimiz hz muhammed'in bir çok köleyi satın alarak onları kölelikten kurtarıp islam dinine davet ettiğini bilmeyen cahillerin uydurduğu safsatadan ibaret sözdür.

(bkz: yılandan korkmam cahilden korktuğum kadar)
aynen vakidir. *
islam'i kendi zihin dunyalarinda sekillendirdiklerinden ibaret gorenlerin, okuyup ogrenmeden, arastirmadan soyledikleri soz(de) gercek.

i) kolelik islamin getirdigi bir sey degildi. hatta doneminden cok once de arap yarimadasi dahil, medeniyetin besigi roma'da, misir'da ve diger bolgelerde de aynen vardi ve buralarda kole olmak ile kapida yatan bir kopek olmak arasinda fark yoktu.

ii) islam, bu mevcut duzeni islah etmis ve bir kolelik hukuku gelistirmis ve devaminda da bunun kaldirilmasi icin tedbirler almistir. misal verilen nisasuresi 25. ayette: "sizin baziniz bazinizdandir" diyerek onlarinda oncelikle insan olduguna vurgu yapar. veya "Kim kolesini oldururse onu oldururuz, kim onu hapseder veya gidasini keserse onu hapseder ve gidasini keseriz, kim onu hadim yaparsa onu hadim yapariz." * hadisiyle bir hukuk ortaya koyar. baska bir hadisde:

"hizmetci ve koleleriniz kardeslerinizdir. kardesi, elinin altinda bulunan her fert, ona yediginden yedirsin, giydiginden giydirsin. onlarin yapamayacaklari isleri emredip onlara yuklemesin. eger zor isler teklif ederseniz, behemehal onlara yardim ediniz." * ve " sizden hicbiriniz, 'bu kolemdir, bu cariyemdir.' demesin. kizim veya oglum, yahut kardesim desin" * buyurulur.

iii) islam'da esas olan hurriyettir. mesela bir cok ibadet vardir ki, mukellef olma sartlarindan biri olarak hurriyet sayilir. mesela cuma namazi, hac vb. dolayisiyla kolelik mevzusuna yaklasimda bu esas kabul edilir. mesela bedir harbinden sonra alinan esirler, muslumanlara okuma-yazma ogretmek kaydiyla serbest birakilir. hatta bazen bazi meselelerin diyeti olarak kole azad etme bir sart olarak kosulur. mesela yanlislikla adam oldurme, veya yemin bozma gibi hallerin diyeti gibi.

iv) bu koleligin kaldirilmasi ve kolelikle alakali bir baska mevzu ise kolenin kendi ozgurlugunu kazanabilme hakkidir. mesela bir kole ozgurluk isterse bedelini odeyip serbest kalabilir ve bunun icin bazi gunler baska islerde calismasina musade edilir.

v) mesela bir adam kolesi olan kadinla kari-koca hayati yasar ve kadin cocuk dogurursa, cocuk zaten hurdur ayni zamanda kadinin da statusu degisir ve artik alinip, satilamaz.

el hasil mevzu uzun. islam'da kolelik var,biraz okuyun ogrenin diyerek insanlari/inananlari cehaletle itham edenler keske kendileri okusalar, ogrenseler de bana bu kadar uzun bir entry yazdirmasalar.

zaten cevdet pasa merhum bu kolelik hukukunu bildiginden:

"islam'da kole almak, kole olmaktir" diyerek mevzuyu ozetler. dolayisiyla baslik aslinda "islam'da koleligin kaldirilmadigi yalani" seklinde olmalidir...
bir çok insanın anlayamadığı, anlamaktan korktuğu gerçek.

bu durumu anlamak için islam dininin icat edildiği çağa bakmak lazım. o zamanlardaki kölelik anlayışı dünyanın büyük bir kısmında yaygındır. ve toplumlar tarafından genel geçer olarak kabul edilir. yani günümüzdeki okula gitmek gibi kabul gören bir davranıştır.
bunun doğal bir sonucu olarak ta muhammed köleliği kaldıramamıştır. ama aynı muhammet, içkiyi, yalan söylemeyi, zina yapmayı tek cümlede yasaklaya bilmiş haram kılabilmiştir. ama nedense, yalan söylemekten daha kötü birşey olduğu belli olan kölelik kavramı direk olarak haram kılınamamış sadece kölelerin şartlarının iyileştirilmesiyle yetinilmiştir.

işte sadece burdan yola çıkılarak, islamiyetin insan tarafından meydana getirilmiş bir dinsel sistem olduğu gerçeğine ulaşabiliriz. çünkü ancak bir insan, yarattığı dinin toplumun genel geçer yargılarına uyması için çaba gösterir. halbuki, bir tanrının gönderdiği emirler olsa, tanrı bu emirleri toplumun inandığı şeylere göre değiştirmez, tanrı gerçeği korkmadan söyler ve istediğini alır. ancak bir insan köleliği kesin olarak kaldırmaktan korkar.

burda bir itiraza özel olarak cevap vermek gereği duyuyorum. savaş esiri kavramını kölelikten ayrı tutmaktayım. sadece savaş esirlerinin köle olarak kabul edilmesi bile yanlıştır. kaldı ki savaş esirlerinin dışında kölelerde vardır. bunları iyi bilmek gerekir.
diyelim ki savaş esirleri köle olarak kabul edilmekte. burda kölelikten başka bir kılıf bulunanaması yanlıştır. köleliğin onlar için en iyisi olduğu iddiası yanlıştır.
pekala adı kölelik olmayan başka bir toplumsal nitelik bulunabilirdi onlar için, mesela toplum işçisi yada zorunlu toplum hizmetini yapan kişi. bu hizmeti yapan serbest bırakılır böylece hem savaş esirlerinden öldürülmeden insani bir şekilde yararlanılmış olurdu.
neyse şimdi biz bunu geçelim, ve islamiyetin ana kaynağı olan kitapta yani kuranda bu köleler için neler söylenmiş onlara bakalım.

Müminun Suresi
"6.Ancak eşleri ve ellerinin altında bulunan cariyeleri bunun dışındadır. Onlarla ilişkilerinden dolayı kınanmazlar."

yani açıkça anlıyoruz ki, cariyeler ile yani köleler, cinsel ilişkiye girmek meşrudur islamidir.

Ahzab Suresi
"Bundan sonra, güzellikleri hoşuna gitse bile, başka kadınlarla evlenmek, eşlerini boşayıp başka eşler almak sana helal değildir. Ancak sahip olduğun cariyeler başka. Şüphesiz Allah her şeyi gözetleyendir."

burda da açıkça anlaşılıyor ki, sahip olunan cariyeler müslümanlara helal kılınmıştır.

burda bir noktayı belirtmek isterim. kuranda cariyelerin zorla fuhşa yönlendirilmemesi üzerine bir uyarı vardır. cariyenin bir çocuk sahibi olup özgürlüğüne kavuşma ihtimali ortada dururken hangi cariye böyle bir ilişki teklifini reddeder bunu düşünmek lazım.
ama düşünmeyen arkadaşlar işin içinden çıkabilirler kolayca, onlar çıksınlar biz araştırmaya devam edelim.

Mearic Suresi:
" 30.Ancak eşleri, yahut sahip oldukları cariyeleri başka. Çünkü onlar (eşleri ve cariyeleri ile olan ilişkileri konusunda) kınanmazlar."

yine cariyeler ile yaşanabilecek cinsel ilişkinin helal olması üzerine bir ayet.

Nisa Suresi: (E. Hamdi Yazır)
"Eğer yetimlerin haklarını gözetemeyeceğinizden korkarsanız, size helal edilen kadınlardan ikişer, üçer, dörder nikahlayın ve eğer bu takdirde adaletli davranamayacağınızdan korkarsanız, o zaman bir kadın ile veya sahibi bulunduğunuz cariye ile yetinin. Bu, azmamanız, haksızlık yapmamanız için daha elverişlidir."

burda da gördüğümüz üzere, sahip olduğumuz bir cariye ile yetinme söz konusu. burda nasıl bir yetinme var açıklama gereği duymuyorum.

Köle azat etme, ve köleliğin şartlarını iyileştirme, köleliği kaldırmak değildir. hiç kuşku yok ki, muhammed çok zeki ve anlayışlı bir insandır. kölelik hakkında o zaman verdiği bu hükümler bile onun büyük bir risk altına girdiğini göstermektedir.
ama ne yaparsa yapsın, bir cariyeye sahip olup onunu dilediği gibi kullanmak helal kılınmıştır. yada bir köleye sahip olmak helal kılınmıştır. yalnızca yapılan bazı günahların karşılığı olarak köle azat etmek şart koşulmuştur. sözün özü islam köleliği kaldıramamıştır. kaldırmaya cesaret bulamamıştır.

çok önemli not:
yukarıda kurandan alıntılanmış olan ayetler, alıntının yapıldığı sure ile bir anlam çelişmesi içermemektedir. ayetler kendi başlarına özgürce birer hüküm bildirmektedir. yani ortada cımbızla cümle çıkartıp konuyu başka yöne çekmek fiili bulunmamaktadır. sonradan bu şekilde uyaracaklara, kitabın tamamının bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini önereceklere önceden duyurulur.
o zamanki kölelik ile 2000 li yıllardaki kölelik arasında çok fark vardır. o zamanki yoksulluğun getirdiği imkansızlıklar nedeniyle, yoksul insanlar, varlıklı veya orta halli insanların gündelik işlerini yaparlar, bunun karşılığında karınlarını doyururlardı. hiç bir şekilde kaba kuvvet görmezlerdi. çünkü islamda kaba kuvvete ve kul hakkına tecavüze yer yoktur. islamdaki kölelik kavramının, insanlara zulum ve işkence ile yaptırılan kölelik ile karıştırılmaması gerekmektedir.
(bkz: besleme)

(bkz: bana bir kelime öğretenin kırk yıl kölesi olurum)
islam da köleliğin kaldırılmadığı gerçeği ne kadar atmasyonsa, avupa tarihinde köleliğin kitabını yazmış medeni avrupalıların sütten çıkmış, sevgi kelebekleri olduklarını vurgulamak o kadar atmasyondur. islam da bile o zaman ki kölelik anlayışındaki asalete ve saygıya bakın, birde avrupanın güzel bozkırlarında kurulmuş köle pazarlarında sahibin adam alırken diş, kulak, göt kontrollerine. şahsen ben köle olsaydım tereddütsüz islamı seçerdim.
sanki günümüz de bile kaldırılmış da taki 1300 sene önceki insanlar kaldırsın.onlar kademeli olarak kaldırmayı planlamışlardır.çünkü hiçbir şeyi bir anda değiştirimezsiniz.
kölenin, cemaatin başına imam olduğu durumda nasıl bir kölelikten bahsediyoruz o mevzu çok önemli. islam tek köleliğe bakar, o da Allah'a kul olmaktır.
herhangi bir tarihçiye danışmanın anlamı yoktur.

tanım: hz. muhammed(sav)'in veda hutbesine bakmak bu konuyu anlamak için yeterlidir.

--spoiler--

INSANLAR! Rabbiniz birdir.*Allah yaninda en kiymetli olaniniz,en çok saygi göstereninizdir.Arabin arap olmayana-Allah saygisi ölçüsünden baska-bir üstünlügü yoktur.

--spoiler--
anam bir taşla iki kuş vurmuşuz, ırkçılığa da cevap vermiş olmuşuz. yani bir müslümanın ırkçılığı bu kadardır.

önümüzdeki ayarlara bakıyoruz efendim.

not: sözlükte ki hutbede bir sorun var, alintimda düzeltiyorum, ardindan hutbede de düzelteceğim.
gerçekten ziyade islam'da kusur bulmak isteyenlerin dayanmak istediği bir nokta olmuştur.

neden içki veya zina konusunda yasaklayan ayetler inmiştir de köleliğin birden kaldırılmasında farklı davranılmıştır? bu sorunun cevabı cahiliyye mekke toplumunda gizli. düz mantık yoluyla, günümüz toplumunu ve o dönem islam toplumunu karşılaştırarak kölelik kaldırılmamıştır bu sebeple islam uydurmadır* demek çok zor olmasa gerek.

değer yargıları farklı olabilir toplumların, özellikle 20. yüzyıla ulaşmış ve bilimsel olarak büyük ilerleme kaydeden insanoğlunun insan hakları konusunda teorikte de epey ilerleme kaydetmiştir. pratikte yeterince uygulandığını göremesek de günümüz modernist kölelerinin var olduğu yadsınamaz bir gerçektir. "özgürlük" denen kavramın kapsamı daraltılıp modernist köleler üzerine giydirilmesiyle oluşturulan "özgür insan" modeli köleliğin günümüzdeki karşılığıdır.bu konuya uzun uzun değiniriz sonra.

ateist geçmişime dayanarak söyleyebilirim ki inkar etmek için bulunmaz bir fırsattır islam'da köle konusu. o zamanlar bana sorun olarak gözüken bu konuyu mekke toplumuna indirgeyerek araştırdığım zaman yaptığım yanlışın, daha doğrusu yanlış temel üzerine inşa ettiğim düşüncelerin doğru olması bile bana hiçbir şey kazandırmamıştır.

peki mekke'de kölelik nedir, köle ne gibi haklara sahiptir? asıl önemsenmesi gereken konu budur. ha diyebilirsiniz ki o zaman toplumdaki sorunlar neden bizi ilgilendirsin veya bu konu islam'ın evrenselliğine ters değil mi? diye bir soru gelebilir aklınıza. toplumlar farklı olabilir ama mesaj yine aynı ilahi mesajdır. konu dağılmasın, dediğim gibi önemli olan mekke toplumundaki kölelik anlayışını özümsemektir. onlarca örnek verebilirim veya sayfalarca şeyler yazılabilir böyle bir sorun hakkında. ancak "reddetmek için sebep-kusur aramak" saplantısından vazgeçmediğimiz sürece tarafsız olarak bakmayacak ve asıl cevaba ulaşamayacağız. gerçeklere ulaşmak dileğiyle..