bugün

zeki insanlar için problem oluşturan yasak. çünkü zeki insan şüphecidir. neden araştırır. şüphecidir.

tahminimce bu yasağın sebebi kader ile ilgili bazı açıkların ortaya çıkmasının istenmemesidir. çünkü biraz düşününce kader üstüne, bu dünyada bir senaryoyu oynayan oyuncu olduğunu anlıyorsun. yazılmış olan şeyi değiştirmen mümkün olmuyor islam'daki kader olgusu ile.

örnek vermek gerekirse allah herşeyi bilense eğer önceden benim islam'a inanmayacağımı biliyordu. yine de dünyaya gelmeme izin verdi. ve beni cehenneme yollayacak. hem de haketmediğim halde. çünkü bunu değiştirme şansım yoktu.
(bkz: kaderi sorgulama sayfasının yasaklanması)
(bkz: internet yasakları)
(bkz: youtube yasağı kaldırıldı)
Beni özene bezene yaratan kim? Sen!
Ne yapacağımı da yazmışın önceden.
Demek günah işleten de sensin bana:
Öyleyse nedir o cennet cehennem? *

şarabımızla yad ediyorum hayyam'ı. *
(bkz: her fırsatta islamiyete saldırmak)
böyle bir yasak yoktur. sadece kadere inanılmadığı takdirde kişinin tam olarak inanmaması durumu söz konusudur. kaderi tanımlarken kaderin; kişilerin yaşamları boyunca kendi akıl ve iradeleri ile yapacakları davranışları allah'ın önceden bilip not etmesi olduğunu unutmamak gerekir. tabiiki kişinin elinde olmayan bazı olaylar olacaktır. örneğin anne babasını yada evladını seçememesi gibi. bu durumda kader sorgulanmaz. ama kişinin başına kötü bir hadise geldiğinde neden bu benim başıma geldi, ne yaptımda bu oldu şeklinde önce kendini sorgulamasıdır. kısaca kader insan hayatının ta kendisidir.
iki çeşit irade vardır. birincisi önceden tanrı tarafından belirlenen ve insanların değiştiremiyeceği iradedir bu tanrı tarafından belirlenmiştir bunu insan iradesini ve zakasını kullanarak değştiremez örneğin insanın doğması ölmesi gibi. fakat bunun yanında insanın çevre ve kendi isteği doğrultusunda şekillenen zekasını kullanarak olayları doğru yada yanlış diyerek ayrıabilmesi gibi bir yeteneği vardır. olacak olaylara karşı kendi tedbirini alır başna gelecek şeyleri kendi değiştirebilir. bu irade tanrı tarafından insanlara iyiyle kötüyü ayırt edebilmesi için kişiye verilmiş bir olgudur. elbetteki yaratan herşeyi bilir kendisininde söylediği gibi O karıncanın nereye gideceğini bilir ama yürüyüşüne karışmaz. işte insan bu iradesi doğrultusunda verdiği kararlardan sorumludur. örneğin bu yorumu ben kendi irademle yapıyorum bu başlıkta diğer bir arkadaşın iradesiyle açıldı biz bu yorumları eklerken kendi zekamızı kullanıp ekledik. tanrının belirlediği şey bu değildir. Biz nerde ne zaman öldüğümüzden ne zaman doğduğumuzdan gibi külli iradelerden sorumlu değiliz ve bundan dolayı biz suçlanıp arkadaşların dediği gibi cehennemde bu sebepten yanmıyacağız. biz doğumdan ölüme kadar geçen süre içerisinde kendi isteklerimizle yaptığımız işlerden sorumluyuz. ikisi arasındaki ince çizgi bizi çok farklı yerlere götürebilir. tanrı kulunun kötülüğünü istemez o yalnızca bilir günü geldiğinde sen onu yaparsın o sana karışmaz sadece bilir.
yasak değildir.
lakin islam dini ve binimum usulleri hakkında bi bk bilmeden, öğrenmeden, olaya direk göbekten dalmaya çalışanlar için, içinde boğulmalarına engel olmak maksadıyla sakıncalı bulunmştur.
durum zeka ile değil bilgi ile alakalıdır.
olmayan yasaktır. yasak olsa kur'an'ı yollayanın ilk emri "oku" olur muydu? okuyan insan düşünür(tabi beyni varsa) ve düşünen insan mantık yürütürerek sorgular.
islam hakkında gram bilgiye sahip olmayanların başlıkları.
kader sorgulanmaz.
kader, kader yapılır.
kaderi kendi elinden çıkmayan adamlar ve kadınlar, kaderlerini sorgularlar.
islam, kaderi sorgulamayı yasak etmez.
insanı, kaderi sorgulamak yerine, kader yazmaya teşvik eder.
yasaklar, her zaman yasak içermez.
çoğu zaman, yasaklardan özgürlüğe açılan gizli kapılar vardır.
din, o kadar basit olsaydı, bu kadar meşgul eder miydi insanlığı?
her insan kaderini kendi yazar.Allah ise sadece bizim hangi yolu seçeceğimizi önceden bilir. yani kaderimizi Allah değil biz yazarız. yani kendi yazdığın kaderi tabiki sorgulayabilirsin.
şu an camdan çıkıp atlamak isteyen adam kendini camdan aşağı atabiliyor mu?

evet.

demek ki kaderi insan kendi yazıyor. he arada şu fark var. boğazı gören bir evde otursam varoşların göremediği bir gemiyi görürüm. ve onlardan önce gemi geliyor diyebilirim. bu benim gemiyi getiren sebep olduğumu doğrulamaz. sadece önceden gördüğümü kanıtlar.

zekadan, sorgulamaktan bahseden zihniyetin 'madem allah biliyordu cennete ya da cehenneme gideceğimizi koysaydı yerimize niye dünyaya geldik' diye sorması da zekasızlıktır.

şayet allah bana; 'ey kulum sen dünyaya gitsen kötü bir kul olacaktın ve cehennemi hakedecektin bu sebepten seni cehenneme koydum gir bakalım' dese idi cevabım şüphesiz şu olurdu:

hayır allah ım. olur mu hiç. beni gönder bak sana nasıl ibadet edicem, cenneti kazanıcam vs vs..

yani itiraz ederdim ve ederdik. peki şimdi bu hayatı yaşayıp herhangi bir ayrıntıyı inkar etme şansımız var mı? yok!

işte sırf bu yüzden yaşıyoruz. kimse yaptığını inkar edemesin diye.
islamda, kaderi sorgulamak yasak değildir, böyle bir kaide de islamda yer almamaktadır. Bunu soran bir kimse önce kaderin ne demek olduğunu bilmelidir. Kaderin esas anlamı "Allah’ın, olmuş olacak her şeyi bilmesi" demektir. Burada insan iradesi yok sayılmaz ve dikkat edilirse bilmek ayrıdır, yapmak ayrıdır. Misalen örnek vereyim; peygamberimiz istanbul'un fethini müjdelemiş, şimdi istanbul peygamberimiz söyledi diye mi fethedildi, yoksa fethedileceğini bildiği için mi fethedildi ? Peki Fatih sultan çalışmasaydı, etmeseydi yine fetih olunacak mıydı ? Demek ki Allah istanbul'un fetih olunacağını bildiği için ve fatih sultan mehmetin çalışacağını bildiği için, peygamberimize bunu bildirdi. Buradaki esas mana şudur; Allah bildiği için yapmıyoruz. Biz yapacağımız için Allah biliyor. Zaten Allah’ın geleceği bilmemesi düşünülemez. Bilmese veya bilemese yaratıcı olamaz. Son sözle noktalıyorum, Demek ki Allah yazdığı için biz yapmıyoruz, bizim yapacağımız şeyleri bilerek Allah yazıyor. işte buna kader diyoruz.
allah-u teala, insanın sorgulamasını istemeseydi zaten onu düşünen bir varlık olarak yaratmazdı. insan merak ettikçe, sorguladıkça öğrenir. islamda biat kültürü yoktur bu sonradan yerleşmiştir istam toplumlarının üzerine. aksine insan sorgulamalı, yaradanı aramalı ve onu severek iman etmeli. çünkü allah her şeyi en güzel şekilde yaratmıştır ve sana da bu güzellikleri farketmen için beynini vermiştir ve sana bir seçenek sunmuştur. düşün, sorgula, iyiyi, güzeli bul; rabbini severek ona iman et. bırakın artık bu kaderci yaklaşımı.