bugün

çok yoruldum.
ne haliniz varsa görün.
çizilmiş süslü, hazır yolların rahatlığına aldanıp, gözlerini hayatın gerçeklerine kapatmayı reddederek, karakteri kadar çirkin, bir o kadar da asi olan bedenin, en yokuş yola, engebeliğinden, düzensizliğinden ve zorluğundan korkmadan göğüs geren ruhun, nefesinin son tanesini sahip olduğu bedenden serbest bırakmadan evvel, içindeki en ücra karanlığı yansıttığı satırların başlangıcı, inatlı yolculuğunun sonu burası...
(bkz: dinleyin ulan develer)
cehennemde görüşmek üzere orospu çocukları.
insan en çok kendine acır..
Bu sefer ilahi hakim değil ben kırıyorum kalemi.
beni boş verin, birbirinizi sevin. hayat güzelliklerle dolu, yemin ediyorum bak. gidin bulun o güzellikleri. bulursanız bana da haber verin.
Hepinizin amk.
Sanırım herşey şimdi başlıyor.
Offline moda geçiyorum kendinizi hazırlayın.
Siz bu satırları okurken ben çok uzaklarda olacağım.
" Her anını düşünerek yaşamaya çalıştığım için yoruldum. Bana müsade. "
büyümemde, delirmemde, yalnızlığımda emeği geçen herkesin gözlerinden öperim.
"sonun başlangıcı" olmalıdır.
omuzumdaki yükle yaşım doğru orantılı değil, taşıyacak kadar güçlü değilim.
mezarıma papatyalar bırakın çünkü..
sıkıldım, hem de tahayyül edemeyeceğiniz çok sıkıldım.
Artık dayanamiyorum, benden bu kadar, ben kaçar.
bugün geri kalan hayatımın son günü.
bu yağlı ilmik bir harika dostum.
siz bu mek tubu okurken ben havai adalarında olacağım.
verilmesi çok zor bir karardı, haftalarca uykusuzluk, bitkinlik çektiğim günlerin sonunda nihayet hazırım artık.
son kez merhaba.
sevgili kendim bu mektubu sana yazıyorum.