bugün
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı12
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı11
- arkadaşlar biri var18
- birini donuzlayarak ceza vermek8
- karınıza range rover alır mısınız25
- bik bik moderatör olsun14
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak13
- kent lokantası niye bedava değil demek22
- boşuna yaşıyorum hissi18
- anın görüntüsü15
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı13
- ülkeleri hükümetler değil kişiler kalkındırır8
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır19
- evlilik17
- patiswiss15
- akp seçmeni17
- ali erbaş19
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası13
- escort fiyatlarının güncellenmesi12
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi11
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi17
- icardi1905 silik olsun kampanyası27
- türkiyede çok abartılan arabalar9
- nervio'ya aşık olmak10
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı14
- futbolcu ismiyle nick almak14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu37
- demet akalın'ın zeka seviyesi12
- gina carano9
- icardi19059
- türkiye işçi partisi10
- çin halk cumhuriyeti8
- ellerim bos gonlum hos9
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi27
- ruh okuzu9
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- sözlük kızlarının don renkleri14
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği13
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı15
- ups boobss nerelerde ramazan da bitti8
- akrep burcu8
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler15
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi12
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası8
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı10
- murat kurum kurudu gitti8
aradan o kadar yıl geçmesine rağmen hala dün gibi hatırladığım olay. en güzel bonibon tırı arkadaşımda olduğu için ondan istedim. araya giren kara kedi beni itmesi sonucu kafamı sıraların sivri ucuna vurarak yardım. ve şimdi eser kalmadı o olaydan.
yaklaşık 20 kere okuldan kaçmışlığımız var hepsi ayrı bir olay anlatmakla bitmez. hey gidi günler hey.
herkez beslenme çantasından muz çıkarırdı ben 1500 yıllık reçel- ekmek :(
ben sessiz olduğum için ilkokul anılarım da sessiz sakindi, hatırlayamıyorum. ama çok sevdiğim bir arkadaşımın bir anısını anlatmak istiyorum, her aklıma geldiğinde kendimi gülmekten alamıyorum. arkadaşım rana ilkokul birinci sınıftayken sigara nedir? nasıl içilir? soruları kafasını kurcalar. bir gün olur dedesi masada sigara kutusunu bırakır, rana da durur mu??? çaktırmadan içinden bir tane sigara alır, kimse görmesin diye beslenme çantasına atar. okula gider. tenefüs olduğunda sigarayı cebine saklar ve tuvalete gidip sigarayı yakar (çakmağı nereden bulduğunu unuttum). içine çekemeden ilk denemede ağzına almasıyla öksürür ve oo heyecanla önlüğünü yakar. tuvalete öğretmen gelir, rana'yı suçüstü yakalar. öğretmen annesiyle iletişime geçer. yani çok merak ediyorum birinci sınıfa giden bir çocuk nasıl sigara içme merakı edinir? ve işin ilginci bu arkadaşım şuan namazında niyazında bir insan.
nisan vardı. kıza aşıktım, çocukluk aşkı işte. 2 yada 3.sınıfız. sınıfın tartışmasız en güzel kızıda o. defterlerimin arkası hep nisan'ım yazılarıyla dolu. sanki kimse okumuyor. ben mektuplar yazıyorum, çocuksu aklımla. sonunada ismimi yazmıyor, sıramı tarif ediyorum. tabi veremedim o mektupları hiç.
sonra o kız kırmızı kalem istedi bir gün. bende "al, senin olsun" dedim aptalca. gülerek aldı, sıranın altını karaladı epey. sonra kalemi uzattı tekrar, teşekkür ederek. sonra seslendi bana. sırasının altına kalp çizmiş, içinede ikimizin adının baş harflerini yazmıştı.
sonra okulda, evde hep el ele gezmeye başlamıştık. komşumuz olması daha bir güzeldi. tüm yaz tatilleri beraberdik. 7. sınıfa dek sürdü böyle. güzeldi, velhasıl.
ama daha sonra gördüm yine nisan'ı. yanıma geldi, gülümseyerek. gülümseme aynı fakat, nisan o eski nisan değildi.
sonra o kız kırmızı kalem istedi bir gün. bende "al, senin olsun" dedim aptalca. gülerek aldı, sıranın altını karaladı epey. sonra kalemi uzattı tekrar, teşekkür ederek. sonra seslendi bana. sırasının altına kalp çizmiş, içinede ikimizin adının baş harflerini yazmıştı.
sonra okulda, evde hep el ele gezmeye başlamıştık. komşumuz olması daha bir güzeldi. tüm yaz tatilleri beraberdik. 7. sınıfa dek sürdü böyle. güzeldi, velhasıl.
ama daha sonra gördüm yine nisan'ı. yanıma geldi, gülümseyerek. gülümseme aynı fakat, nisan o eski nisan değildi.
Kaçıncı sınıf olduğunu tam hatırlamıyorum ya 4 tü ya 5. Anne baskısına dayanamayıp saçlarımı kısacık kestirmistik. Bende ki saç kimsede yoktu o zamanlar oldukça gür ve Kıvırcık! Ne yapsam kabariklik gitmiyodu her tenefüste okul tuvaletinde lavabosunda saçlarımı yikardim evden aldığım mendiller ile kurulamaya calisirdim. (O zamanlar mendil vardi) ve gün boyu iğrenç kokardi. Allahım tam bi kabus! An itibariyle kokuyu burnumda hissettim.
biz kardeşimle üç sene aynı okula gittik sözlük. okul uzaktı ve biz tabanvay kullanıyorduk. * benim bu abimin arkadaşları vardı. ben arkadaş edinemiyordum, genelde tek başıma takılıyordum. eve yürürken de o arkadaşlarıyla yürümek istiyordu. biraz da ergenliğin verdiği şevkle herhalde belden aşağı konuşuyorlardı ki abim beni yanlarında istemiyordu.
bizim dönüş yolculuğumuz şöyle başlıyordu. son sınıflar bizi merdivenlerde ezmesinler diye hoca on dk erken bırakırdı. ben çıkışta abimi beklerdim. beni uzaktan gördükten sonra tamam sen git gibilerinden bi işaret çakardı bana ben eve yürürdüm. onlar sallana sallana gelirlerdi. yolda bi cadde vardı. abim bana beni orada bekle derdi. ben caddeye gelince dururdum. millet geçer giderdi yanımdan ben beklerdim. * orada rahat yirmi dk dikilirdim. en sonunda o arkadaşlarıyla gelirdi ve beraber caddeyi geçerdik. sonra bana hadi sen önden hızlı hızlı yürü eve derdi. ben de eve giderdim.
abimin arkadaşlarından nefret ediyordum. çünkü ben kardeşimle yürümeyi seviyordum. yürürken okulda yaptıklarımı anlatmak da hoşuma gidiyordu.
işte sonrası da genelde böyle gitti zaten. birileri bana sürekli önden git, önden git dedi. ben gururlu insanım sözlük. git derlerse giderim. ama aklım geride kalır. o ayrı mesele.
bizim dönüş yolculuğumuz şöyle başlıyordu. son sınıflar bizi merdivenlerde ezmesinler diye hoca on dk erken bırakırdı. ben çıkışta abimi beklerdim. beni uzaktan gördükten sonra tamam sen git gibilerinden bi işaret çakardı bana ben eve yürürdüm. onlar sallana sallana gelirlerdi. yolda bi cadde vardı. abim bana beni orada bekle derdi. ben caddeye gelince dururdum. millet geçer giderdi yanımdan ben beklerdim. * orada rahat yirmi dk dikilirdim. en sonunda o arkadaşlarıyla gelirdi ve beraber caddeyi geçerdik. sonra bana hadi sen önden hızlı hızlı yürü eve derdi. ben de eve giderdim.
abimin arkadaşlarından nefret ediyordum. çünkü ben kardeşimle yürümeyi seviyordum. yürürken okulda yaptıklarımı anlatmak da hoşuma gidiyordu.
işte sonrası da genelde böyle gitti zaten. birileri bana sürekli önden git, önden git dedi. ben gururlu insanım sözlük. git derlerse giderim. ama aklım geride kalır. o ayrı mesele.
2. Siniftaydik. Resim dersinde sulu boya resim yapip camin onune kurumasi icin koymustuk. Sonra hoca herkesin resmini kontrol edip en guzel yapani soylemisti sevde diye bir arkadasimdi. Ulan nasil bir kiskanclik haset geldiyse bana. Tenefuste camin onunde duran resmi perdeninde katkisiyla gizlice yirtmistim. Sonra sevde feryat figan agliyor hoca da kiziyor bunu kim yapti cabuk soylesin diye tabi sinyal vermedim enayi miyim. Zamanla unutuldu gitti. Bir suru var basligi gordukce yazarim yine biseyler.
4. sınıfta okumayı öğrendim ben. okuma yazma bilmeden dörde nasıl geçtiğim hakkında hiçbir fikrim de yok. ayrıca çok okul değiştirdim bu bende tükenmişlik sendromu yaratmış olabilir sonuçta sanatçı ruhluyum böyle derin olaylar bende kalıcı etkiler yapabiliyor.
bir tane kadın hocam vardı sağ olsun özel ilgilendi benle öğretti bana okumayı. tabi benim de öğretmenimdi ama beni hep derse aktif hale getirip ekstra ödevler kitleyerek bunu yaptı. sağ olsun o olmasaydı herhalde beşte okumayı hanca sökerdim.
çünkü geç algılıyordum. ayrıca dil öğrenmek beni şimdi de zorluyor. dil kapasitem sıfır ingilizceyi eeh biraz biliyorum ama onu öğrenene kadar canım çıktı ki halen daha öğrenmiş olduğumdan emin değilim. chatte insanlarla konuşabiliyorum sadece o kadar.
bir tane kadın hocam vardı sağ olsun özel ilgilendi benle öğretti bana okumayı. tabi benim de öğretmenimdi ama beni hep derse aktif hale getirip ekstra ödevler kitleyerek bunu yaptı. sağ olsun o olmasaydı herhalde beşte okumayı hanca sökerdim.
çünkü geç algılıyordum. ayrıca dil öğrenmek beni şimdi de zorluyor. dil kapasitem sıfır ingilizceyi eeh biraz biliyorum ama onu öğrenene kadar canım çıktı ki halen daha öğrenmiş olduğumdan emin değilim. chatte insanlarla konuşabiliyorum sadece o kadar.
güncel Önemli Başlıklar