ilker başbuğ un tahliye konuşması

Ben buradan ölene kadar çıkamayacağım psikolojisindeki birinin bir haftada salıverilince afallamasını dinledik. Cümleler arası irtibat sıfır. Bir kaç hafta geçerse konuşma düzelecektir.

saavaşa giden bir orduya hitap ettiğini düşündüren bir konuşmadır.

Ne diyelim 'boru' gibi tahliye.

'' ...Çünkü ben ne kadar suçsuz isem, bugün geride bıraktığım Tuncer Kılınç Paşa, Hurşit Tolon Paşa, Bilgin Balanlı Paşa, Hasan Iğsız Paşa, diğer tarafta Tuncay Özkan'lar ve Doğu Perinçek'ler de suçsuzdur.''

Paşanın “bu bir başlangıç” tespitine katılıyorum. Evet, yeni bir dönem. Ancak tahliyesinden “perinçsizlere-kerinçeklere” beraat devşiren Başbuğ’un söylediği gibi, darbe zihniyetine iade-i itibar sürecinin başladıgını sanan varsa çark etsin.

Paşa suçsuz oldugunu düşünedursun, kimsenin;

Başbuğ’un hükümete karşı kara propaganda yapmak için kurulan internet sitelerindeki sorumluluğunu yok saydığını sanmıyorum.

Firkateynlerin üzerinden siyasilere ve gazetecilere salladığı parmağı unuttuğunu da…

Derin yapılanmanın ortaya çıkan planlarının korkunçluğuna bakıp, eskinin demokrasi dışına çıkan aktörlerini ehveni şer deyip sindirdiğini de…

bağbuğ ve öncesinde görev alan tüm komuta kademesi israille işbirliği siyaseti gütmüş,ordunun güçlü bir teknolojik altyapıya sahip olmasını,kullandığı tüm teçhizatı kendi üretir bir ülke olmasını engellemeye çalışmıştır,kısacası görevlerinin gereğini değil ideolojierinin gereği siyasi işlerin gereğini yapar hale gelmişlerdir ,ama burada asıl önemli olan konu,yargıdaki uzun tutukluluk ve yargılamanın uzun sürmesidir,insanların peşinen cezalandırılması da hukuğa aykırıdır. bu yüzden başbuğ suçludur ancak öncelikle başbuğu yargılayacak olanların adaletine ve samimiyetine dair hukuk gerekliliklerinin yerine getirilmesi gerekiyor; adil olmayan adalet getirmez.

O halde birileri

1-Yüksek Mahkeme’nin Başbuğ kararını vermesinde etkili olan, mahkûmiyet kararı veren mahkemenin 7 aydır bir gerekçe yazamamasının hikmeti üzerine samimiyetle kafa yormalılar.

2-Hrant’ın davasında alakalı dosyaları birleştirmekte gönülsüz olan yargının, internet Andıcı ve Ergenekon’u bir kefeye koyma hevesini sorgulamalılar

3-Somut darbe ve siyasete müdahale planlarının müsebbipleri orta yerdeyken, örneğin bazı başarılı “denizcilerin” de yargılamaya dâhil edilmesinin “kadrolaşma” için bir hamle olabileceği iddialarını değerlendirmeliler

ÖYM'lerin de çöküşüne tanıklık ettiğimiz şu günlerde Başbuğ da diğer darbe sanıkları da hepimiz gibi “normal mahkemelerde” yargılansınlar. vicdan-hissiyat dengeleriyle oynanmış bu millete ''BAHTiYAR AYDIN''ın hesabını versinler.