bugün

Hata var hata var babamı silerim.
Sürekli yaparım bir zararını görmedim. Yapılması gerekendir. Karşındaki kişi seni seviyorsa saygı duyuyorsa o ilk hatayı da yapmayacaktır zaten. ilki geldikten sonra devamı da gelir.
insanları hata yaptıkları için değil, onlardan umudumuz kalmadığı için sileriz. Diyerek yorum beyan ettiğim vakıa.
zihninizde o insan, benzetme yapılması gerekirse eğer; telefona, bilgisayara indirdiğiniz program gibidir. ilk hatasında silesiniz , silerken sövesiniz gelir. herhangi bir program, herhangi bir insan evet. çok amiyane oldu belki ama bilmiyorum çok değişkenlikleri var bu olayın.
ve bütün bunlar geçmiş tecrübelerden; bezmişliğin, birikmişlerin tahammülsüzlüğün neticeside olabilir. olması gerekmez belki ama oluyor böyleleri.
şahane yaptığım şey. eskiden az da olsa şans verirdim, artık çok küçük de olsa canımı sıkması yeterli bir sebep. kimsenin tohumuna para saymadım. yapılan hataya göz yumarsam daha beterinin olacağını biliyorum çünkü. insan silmek sanattır. yufka yürekli olmak sinir sistemine ve kişiliğe zarar verir.
Bazen inceldiği yerden koparmazsan yarım bir gün en kalın yerinden kopar.
Başlığı yanlış okuyan tek ben değilimdir inşallah.
öbür darbeyi yemeden silinmelidir. yalnız kalma korkusuyla yapılan hatayı sindirme olayı acizliktir.
yenge de erik gibiymis, kütür kütür diye olan karikatürü düşün, bunu ilk kez hata olarak sana yapıldığını düşün, sonrasını düşünmesen de olur.
kin tutmayı sevmeyen bir insan olmama rağmen yapılan iyiliklerin de kötülüklerin de kolay unutulmaması gerektiğine inanırım. onlarca hata yapmasına rağmen halen hayatımda olan insanlar olduğu gibi, herhangi bir zararı dokunmamasına rağmen hiçbir surette hayatıma dahil etmediğim insanlar da çok. (bu anlamda hata yapan herkesi hayatımdan çıkarma lüksüne çok da sahip değilim elbette.) bunun kararını insan neye göre verir. benim okuduklarımdan, yaşadıklarımdan ve gözlemlediklerimden geliştirdiğim henüz şaşırtmamış fikrimce;

insanların uzun yıllar ve küçük yaşlardan beri kendileri için geliştirdikleri senaryolar veya hayatları için kendilerine biçtikleri roller dediğimiz yazgıları vardır. yaşamlarında aslında o rolleri oynarlar ve dünyayı o karakterin gözünden algılarlar. ebeveynleri ve/veya çevrelerinden kendilerine idol seçtikleri bu kişiler bilinçli ve çoğunlukla bilinçdışı olarak bu karaktere hayat verirler. yaşadığımız şey böyle bir şey fikrimce. ve bu yazgıları gereği aynı hataları tekrar tekrar yaparak yine aynı açmazlara girerler. bunun karşıdaki kişiyle çok da alakası yoktur aslında. örneğin güven sorunu olan bir insan (muhtemelen güvensiz bir ortamda geçmiş bir çocukluğa sahip) aslında güvenli bir ilişkiyi takıntı haline getirmiş bir açlıkla ararken; etrafındaki en güvenilmez kişiyle bir bakarsın hemhal olmuş. (çünkü yazgıdaki rol güvensiz bir ilişki üzerine kurulu, diğer senaryo yok, bilinmiyor) sonra ''hep beni mi bulur kardeşim'' durumu yaşanır.

güzel kızların etrafındaki kıskanç kankalar, gösterişli, çekici kızların maço sevgilileri, ya da hep özgürlük eşitlik diye meydanlara dökülen kızların gidip baskıcı, kıskanç sevgililer bulmaları ve hatta evlenmeleri. istisnaları illaki vardır, fakat örneği yadsınamayacak çoğunluktadır aynı zamanda. neden a kişisi bizi çekiyor ya da neden b kişisiyle yıldızımız hiç barışmıyor? şu cümleleri etrafımızdaki hep aynı kişilerin söylemesi tesadüf müdür? ''herkes beni/bizi kıskanıyor'' , '' neler yaptılar da yıkılmadım ayaktayım'' , '' acımıycaksın aslında acınacak duruma düşersin'' , '' şu hayatta babana bile güvenmiyceksin'' ... seçimlerimizi neye göre yapıyoruz ya da gerçekten özgür müyüz bu konuda?

velhasılıkelam o ilk veya yüzüncü hatanın veya davranışın bizimle hiç alakası yokken bizimle çok alakalıdır da aslında. şiirdeki gibi ne günah işlediysek yarı yarıya.
Bazı insanların çok kolay yaptığıdır.

Nefret edilesi durum.
Asla yapmayacağım bir şey. Yani keşke yapabilsem yapamıyorum. Saçma sapan bir empati ile hak veriyorum olur böyle şeyler diyorum.

Ben sevdiğim insanlara çok bağlanıyorum. Silemiyorum kolay kolay. Ama ben böyle yaptıkça daha da üstüme geliyorlar galiba.

gel gör ki hepsini içime atıp daha sonra en ufak bir değersizlik aptal yerine konduğumu hissettiğim anda da yol veriyorum.
En sevdiğim huyumdur. Evet
Hataya ve kişiye bağlı olarak değişir. Bazıları gerçekten hakediyor. Karakteri müsait değilse affetmemek en doğrusu.
Hataya bile gerek yok. insan değil mi alt tarafı. Deger vermeyeceksin. Canın mı sıkıldı telefonunu sil yolda görünce de kafanı çevir.
Hic affetmem benim dalımı kıranın agacını kökünden sökerim.
ne yaptığına bağlı. hata var hata var.
sanırım ben. insan bu, bazen bir kediden daha nankör, bir yırtıcıdan daha saldırgan.
her hatada yapılmaz bu. eğer gerçekten çok incindiyse siler elbet. ben babamı bile silerim. her işin bir limiti vardır, belirli raddeden sonrası kafa yorar, kalp öldürür. öylesine de gerek yoktur silmek daha hoş.
evet evet bizi de sildiler çok.
(bkz: kin)
Şu tarz sosyal mecralarda çok kolay yapabildiğimiz.

https://youtu.be/D695K3xmCwA

5:40'dan itibaren lütfen.
sevmediği insan için güzel bir bahane olabilir ve sonrasında ben hata affetmem abi cümlesi duyulur,

ama geçmişine baksan kendisini aldatan insanı belki 100 kere affetmişliği vardır bunların...

işin özü şu herkes adamına göre, herkes duruma göre, herkes işine geldiğince...

bizim hayat felsefemiz yoktur, attığımız zarlara göre yaşarız felsefemizi.
(bkz: silmeyelim de besleyelim mi)
Ufak tefek birseyse goz ardi edilebilir ancak tekrarini yapiyorsa o hata degil aliskanlik olmustur aurekli yapmaya devam eder iste o zaman hadi kardes yol al bakalim sen yavsatan deyip cikaricaksiniz hayattan..
güncel Önemli Başlıklar