bugün

beni oldukça hüzünlendiren farktır. yazar kişisi sözlüğe ilk giriş anında bir teste tabii tutulduğu düşüncesi ile üstü başı temiz bayramlıklarını giymiş bir çocuk edası ile gayet düzgün, bilgi dolu yazılar yazmaya çabalarken bir an durup son girdiği entry'lere göz atar ve ne kadar boş yazılar olduğunu görür. hani uzaktan gördüğü topluluğa önceleri soğuk davranıp düzgün bir intiba bırakmaya çabalayan kişi, araya kaynayınca ne oldum delisi olup ipleri gevşetir ya işte bu aradaki fark tamamen bunun bir kanıtıdır. örnek;

ilk: (bkz: picasso)
son: (bkz: büyük penisli kızların sorunları)
ilk: (bkz: namazda secdeye varmak)
son: (bkz: seks pozisyonları)
ilk: lan bu ok zehirli atmayın şunu ya
son: bir gün yılmaz hocalarla lokalte oturuyoruz. namık abi nasıl...
Biz buna kulaktan kulağa diyorduk küçükken.
ilk: (bkz: postmodern - progressive şiir denemeleri)
son: (bkz: amlı götlü akrostişler)