bugün

bizans mimarisinde 726-841 yılları arasında tasvirlerin (resim, heykel) yasaklandığı dönemdir.
sanılanın aksine yahudi ve islam etksinden değil bizzat bizansın kendi iç dinamiğinde gelişmiş ve gene kendi iç dinamiğinde çözülme kavuşmuş bir sorundur. sorun resimlerin tahrip edilmesi olarak görülse de bu sonuçtur. esas sorun manastır hayatı etrafında koparılan halkın devlette vergi vermemesi ve askerden muaf hale gelmesidir. bunun yanında bir sorun da köylünün toprakları terk etmesi vardır, köylüler toprakları terk edince bu topraklar boş kalıyor. hatta manastırların halk üzerinde etkisi o kadar artıyor ki halk varını yoğunu bunlara harcıyor ve böylece manastırlar zenginleşerek daha fazla toprak elde ediyorlar.

bu dönemlerde dış sorunlar da vardır, arap ve sarsani saldırıları ayrıca türk saldırıları buna örnektir. böyle bir durumda ordunun güç kaybetmesi korkunç sorunlar doğurur.

ııı. leon böyle bir dönemde bu duruma el atmış ve reformlarla bu durumu düzeltme yoluna gitmiştir.

ikonoklasma asla bir sanat karşıtlığı da değildir, içinde tasvir yasağı vardır demek de doğru değildir. hayvan tasvirleri serbest bırakılmış sadece aziz, meyrem ana, isa gibi uhrevi kişilerin resmedilmesi yasaklanmıştır. burada kendi içinde olan teolojik tartışma resme aşırı değer verilmesi üzerine özden kopma tartışmasıdır. bu resimlerin iyileştirici etkisi olduğuna bile inanacak kadar insanlar kendini kaptırmıştır, bu da resme m yoksa içinde olan manaya mı tapıyorlar konusunda tartışma yaratmıştır.

bu yönden etkileri sürmüştür durumun. ayrıca bu sadece doğu hristiyanlığını etkilemiştir batı papa ikonoklazmayı reddetmiştir. batılı sanatçılar bu yüzden daha serbesttir o dönemde bu konuda.

ancak temel mantık: resim veya din alehtarlığı değil o zamanın politik gerekliliği üzerine bir darbedir bu durum. resme darbe vurulmasının altında ise kilisenin en güçlü yanının bu olduğu fikri vardır.
yahudilerde, islamda bizansta( ikonoklazma dönemi sadece) ve bugün protestanlarda görülen tasvir yasağının bizansta belli dönem etkili olmuş adıdır.
katolikler bundan etkilenmemiştir ve sanatçılar orada rahatça resmi icra etmiştir fakat doğu bundan çok etklienmiştir.
bu yasağın çıkmasında çeşitli görüşler farklı farklıdır.
mesela ikonlara tapınacak kadar anlam yüklenmesi( konuştuğunu, yürüdüğünü falan söyleyenler olmuş) din adamları arasında acaba resme mi yoksa manaya mı tapıyoruz karışıklığı yapmış ve belli siyasi, dini sebepler sonucu tasvir yasağı olmuştur.
kiliselerden ikonografik resimler hep sökülmüştür. sonra da kiliseler cılız kaldı diye isyan etmişler.
bu dönem ardından kalkmış tabi.
protestanlar da böyle bir dönem yaşamıştır, mesala kuzey ressamları manzara da ne kadar bu kadar ileri diye soracak olursanız adamların başka seçeneği kalmadığını görürsünüz.
ha tabi protestanlarda islam ve yahudilik gibi tasvire sıkı bir yasak yok. sadece dini ibadet yerlerinde bu yasak ancak o zaman sanatın din ve devlet elinde olduğunu düşünürsek din resminin yasaklanması seküler alanda daha iyi olamaya sanatçıları itmiştir. potrecilik ve peyzaj gibi alanlar da adamlar işini görmüştür.

tasvir yasağına genel bakış ve bizansta bir dönem gelişimi üç aşağı beş yukarı böyle.
katolikler isa zaten resminin veya şeklinin görünmesini istemseydi kendini bize göstermezdi diyor. yani isa yı görüp resmini görmemek lazım diye bir tutarsızlığı kabul etmiyor da denebilir.