bugün

bir vakit, popüler eğilimlerin ideolojilerin yerini alması olayıdır. daha sonra, popüler eğilimlerin ideoloji zannedilmesi haline gelmiştir.

ideoloji, ya da popülizm.

izm'ler idraklerimize giydirilen deli gömlekleridir.
başlığı toplumsal değilde kişisel olarak ele alırsak, tamamen yaşla alakalı bir durum bana kalırsa, zira öğrencilik yıllarında hemen hemen herkesin savunduğu veya daha ileri gidip peşine takıldığı bir ideolojisi mutlaka var ve fakat yaş otuza dayandığında, gerçek hayat, beklentiler ve beklenilere alınan-verilen cevaplar tokat gibi yüze çarptığında, yada hiçte maddi olmayan, kişinin karakterinin çoluk çocuğa karıştıktan sonra yumuşamasına bağlı olarak değer yargıları esnediğinde olan durum.
fazla televizyon izlemenin bir sonucudur, bunun yerine kalkıp güzel bir çay konulsa, hele de çay konulmasını hızla telkin eden bir cümle sarfedilse, ideolojilerin (doğu kamboçya'da bir dağ silsilesi) önemi daha çok meydana çıkacaktır. çayın suyu bitmiştir, ondandır.
sanirim bir cok aile, cocuklarinin populer kultur icerisinde yeti$mesine, bamba$ka goru$ ve du$unceler ile serpilmesine seyirci kalmi$tir. ideolojilerin ulkemizde daimi sava$i kana dondugu surece aileler cocuklarini apolitikle$tirmeye, siyasetten, du$unceden, du$unuleni konu$abilmekten korkuttugu surece cok dogal bir geli$medir. televizyonun insana sunduklari ile yogrulmak demek populer olani ozumsemek ve onunla ya$amaya ali$mak, igrencligini yadirgamamak demektir. ayrica tek suclu kesinlikle televizyonlar ve ya diger medya kaynaklari degildir. onlarin genel varolu$ amaci -ozellikle televizyon- gundemde olani belirli kitlelere sunmaktir. asil suclu yine toplumun kendisidir. talep oldugu surece televizyonlar yine ayni $ekilde populer olani cama yansitacaktir.
toplumda var edilmeye çalışılan televole kültürünün sonucudur efenim. kişinin yapabileceği en ağır siyaset dinleri tutmadığı için evlenemeyen iki kişinin vaziyetini tartışırken "erkek müslümansa kadına alabilir islama biri daha katılmış olur kadın müslüman sa olmaaaz o şimdi gider gavur olur" diyecek duruma gelmiş bir halkın seçim kampanyalarında falanca pop şarkısını kendi ismine çevirip söyleten partiler oldukça en ağır siyaset bile magazin olacaktır.
popüler kültür=batı kültürü. kolay gelsin *
bu cumlenin kurulma sebebini izninizle kadin-erkek iliskilerine baglamak istiyorum , bir tutam da , karsi koyulamayan , ortamlarda yer edinme istegine de baglasam yeterli benim icin.
gerceklere , mantikli olana , aci ,sevimsiz yada sevimli de olsa dogrulara onem veremeyen yuzeysel insanlarin bu yapamadiklarina uyma onlardan birini goturme onlarla ortamlara akma istegi sayesinde bu bahsedilen populer kulture kayma ortaya cikar. yuzeysel olmayi secen , ideolojiden ve de idea dan uzakda kalir sanirsam. boyledir bu isler...
12 eylül sonucu mecbur kalınmasından kelli yaşanan durumdur..
olması gereken o zaman itibariyle budur,ancak ölçüsü kaçmıştır işbu durumun..
popüler kültür objeleri bizim kafamızı,bizden ziyade gençliğin kafasını siyasetten uzak tutmakta muvaffak olmakla beraber yaşamdan da uzak tutmaya başlamış,yozlaşmaya sebebiyet vermiştir.. buna karşın bu durum insanların ölmesinden elbetteki iyidir,ama beyinlerimiz de sağ kalmalıdır.. gençler siyaseti milliyetçiliği küpeli dövmek sanan veya vatan hainliğini ideoloji sanan bir takım it kopuktan,teröristten,militandan değil,bu işi gerçekten bilen objektif insanlardan öğrenmelidir...

aslında bakarsanız bazen kitaplarda yetmez,daha doğrusu anlatamazlar bazı şartları ve gerçekleri... bence karl marx'ın yazdıklarıyla nihal atsız'ın yazdıkları arasında materyalce bir fark yok,ikiside fanatikçe ve düşünceden uzaklar...
nasıl ki bütün dünya türk olamaz ise bütün dünya eşit de olamaz... fakat bütün bunlar birbirimizi öldürmemiz için sebep değil... işte aslında bizim gençliğe öğretmemiz gereken siyaset bilinci,üslûbu bu... bırakın buna göre tartışsınlar,fikirleri kapışsın... onlara önce faşizmle iş yaptırmayı öğretip sonra vicdanlı hareketler beklemeyelim... dayakla saç kestiren zihniyet neden okulda silahı yadırgıyor ki? çocuklara bunu biz öğretmiyor muyuz?

sözün özü bu kadar hata varken,zihniyet değişmedikten sonra,suç neden
mehmet ali erbil'in?

suç,halk bunu istiyor diyen medya patronlarının...
suç popüler kültürün babalarının...
ve suç bize bunları layık gören ''büyük baba''ların...
çünkü insanlar popüler kültürle kolay para kazanmayı seviyor, popüler kültürü besleyen basit beyinler de "hayattan biraz olsun koparak, eğleniyoruz" gibi cümleler kuruyorlar.. lakin popüler kültürün, insanın önüne düşünmemeleri için engeller koyduğunun farkında olamayan bir insanoğlu yetişmekte ki düşündükçe insanın içini sızlatır.. bu ülkenin geleceği hakkında kolayca şüphelere düşürebilir..

televizyon popüler kültürü gayet rahatça besleyen bir yayın organıdır. birçok gazete de bunu rahatlıkla yapabiliyor.. (adam akıllı olanlar dışındakilerden bahsediyorum) ama tv'nin yerini asla alamaz.. çünkü tv yapımcıları, yöneticileri vs. işlerini o kadar iyi biliyorlar ki..(!) gün boyunca iş yerinde yorulan insan akşam 7-8 gibi evine girdiğinde yaptığı ilk iş tabii ki tv'yi açmak oluyor. e o insan bütün gün çok yorulup düşündü ya? ona şimdi gidip bi belgesel, bi siyasi içerikli, düşündürecek herhangi bir program yayınlarsanız kafası kaldırmaz ya? o yüzden en iyisi bu akşam ona kimin kiminle yattığını anlatan magazin programı gösterelim, yarın da bi x star yayınlarız olur biter.. x'in ne önemi var canım, maksat ülkedeki star sayısı artsın.. çok albüm çıksın, müzik piyasası gelişsin.. (!) kandırılıyoruz apaçık.. o programa katılan 15 kişi 15 farklı albüm çıkarabiliyor.. peki bu insanların gerçekten bir sanatçı olduğuna inanabiliyormusunuz? ama gelin görün ki hepsinin albümü süper satış rekorları kırıyor? düşündüğünüzde büyük bir sistemin, yine büyük bir dişlisi gibi tv..

bu kadar kolay kandırılabildikçe ne kandıranlar usanır, ne de biz kandırılmaktan usanırız.. her alanda popüler kültüre itiliriz, popüler kültür için para harcarız.. onlar da bizim üstümüzden haketmedikleri paraları alırlar hiç merak etmeyin.. siz açın gazetedeki magazin sayfanızı, sibel canın tangasını okumaya devam edin.. herşey yerli yerine oturmuş durumda, kimse bozamaz rahatınızı..

akşam da düşündürmeyi gerektirmeyen bi aşk dizisi izlersiniz olur biter işte..
hadi size iyi akşamlar..
(#564498)
insanların televole,pop star,ot star , bok star izleyenlen alem ,gala o napmış bu ne etmiş okuyanlar ve günün yorumu ,siyaset meydanı ,belgesel izleyenler yanında da insanlar ölüyor ya biri dur desin artık die kaygılananlar şeklinde sınıflandığı bu anlamda hala ideolojik savaşın biras da olsun popüler kültürde de devam etttirildiğini düşündüğüm durum...
sözlükteki saçma ama rağbet gören başlıklar silsilesinden sonra bilinçli bir sözlük yazarıyla tartıştığımız konu..

gereksiz başlıklara birkaç örnek...
(bkz: sevgiliyi musluman olmadigi icin birakan kiz)
(bkz: uc yasindaki cocuga turban takmak)
(bkz: turbanlilarin namuslu olmasini bekleriz)

insanları gelecek yüzyılara taşıyan idolojilerin bir takım güç odaklarınca yenilip konuşulması yasaklanıp...
(bkz: 28 subat)
(bkz: 12 eylul)
yerine popüler kültüre hizmet eden medya yüzlerinin alma durumudur bu şahıslar nabza göre şerbet verir ülkeye suni gündemler yaratır gerçeği toplumsal olarak yaklaşıldığı zaman halkın zayıf yönünü kulanıp saçma sapan bir laf eder ve ülke kurtuluş ırmağının sesini duymadan tekrar çöle doğru sürüklenir bu zekeriya beyaz cia ajanıdır değil sistemin bu yönde kurulmasıdır...ülkenin rejmini ve gidişatını değiştirecek kürt sorunu
2 haftadan fazla tartışılmamış devreye kaya çilingiroğu hülya avşar ayrılığı girmiştir...

(bkz: yurdumun mutlu gunleri mutlak kaybolan gundedir)