bugün

yatsıya kadar varolan doğruluktur.
haberin doğruluğu değil haberin kitlelere ulaştırılma biçimi yani manşetinin konuşulması gerektiren durumdur.

Hürriyet sıçmıştır. daha da sıçıp batırmaya gerek yoktur.

(bkz: hurriyet ten guzel bir ayar verme taktigi/@blindguardian)
Ayrıca haberin doğruluğu Aydın Doğan'ın şahsı ile karıştırılmaması gereken olaydır .Aydın Doğan yine aynı Aydın doğan'dır. ne tür biri olduğu tekelleşen şirketlerinden bellidir. Fakat bu özelliği belgeyle kanıtlanmış bu haberin de asparagas olduğunukanıtlamaz. Ha yine isteyen kendi istediğini görür orası ayrı ''Aaa bu Aydın Doğan'ın gazetesi yahu, sen aç bakalım vakit ne yazmış o önemli'' anlayışına sahip zat-ı muhteremlere değil bir yüz belge de getirsek birşey fark etmeyecektir, bunu da biliyoruzdur.
(bkz: ah hah şakacı seni)
ortaklarıyla israil ve amerika aleyhine bir haber yapmama anlaşması yapan bir medya patronuna ne kadar güvenilebilirse onun gazetelerine de o kadar güvenilir diye özetlenebilecek durumdur. bir haber sizi destekliyor diye onu yapanı desteklersiniz bu adamın rant çevresini büyütmekten başka birşey yapmamış olursunuz.
(bkz: aydın doğan)
gerçekliği ortaya çıkan ve her gün tekrarlanan yüzlerce rezillikten sadece bir tanesi.
http://www.milliyet.com.t...06/12/18/son/sontur39.asp

(bkz: bu da mı yalan kardeşim)
şu son türbanlı radyolog olayıyla ilgili olarak bazı olayları kabullenemeyen bünyelere gerçekleri göstermek adına uludağsözlükten duyurmak istediğim olaydır. Birilerinin ''Vakit'' e ayıracağı vakti biraz da gerçeklere ayırması yerinde olacaktır kanımca. işte buyrun görün belgesiyle beraber: http://proje.hurriyet.com...ndem/5633426.asp&y=41

(bkz: nayır nayır nolamaz bu bir yalan olmalı) *