hrant ın ülkesine hoşgeldiniz

dün akşam oynanan türkiye-ermenistan futbol karşılaşmasında bursa atatürk stadı'nda türkçe ,ermenice ve ingilizce olarak açılan pankart.

(bkz: çok güzel hareketler bunlar)

#5776796 * * pankart sahipleri.
sayın yezarler; "türkiye" * ama anlatamıyoruz...
nedir(?) bu çekicilik anlaşılmıyor *
ama asil sahipleri türklerdir efenim. *

edit:kombo çeksen de, amuda kalksan da fayda etmez bunu bil bir kere.

sizlerin eksilemesi türkiye'nin türklerin olması gerçeğini değiştirmez ki(?)

ayrıca bir çok türk'ün avrupa da yaşadığı bilindik,

ama hiç biri kendi ülkesinin dışındakileri sizler gibi sahiplenmiyor? saçma sapkınları sizi.

barış tohumlarının atıldığını düşündüğüm eylemdir.bursadan böyle bir şey görmek beni çok heycanlandırdı.

atv 1209312073 defa gül le sarkisyan ı 1312513 defa atılan golleri 1203708973 defa fatih terim e koşan futbolcuları gösterdiğinden ekranda göremedik bu güzel pankartı.

açanlara saygılarımı sunuyorum.

edit: (#6274292) hiç dikkat etmemiştim. keşke her şeyiyle mükemmel olsaydı.

ulan nasıl hrantın ülkesi oluyo burası kardeşim, kanuninin, fatihin, atatürkün, bizim ülkemiz lan burası, geçmişimize bok atanların değil.

ceplerinden telsiz sesleri gelen gençlerimizin, ''şimdi mi?'' sorusu üzerine telsizden gelen ''şimdi'' cevabıyla açılan pankarttır.

pankart tam 4 dakika açık kalmıştır.

çöpe atılan azerbaycan bayrakları 4 saniye bile dalgalanamamıştır.

edit: bu arada pankarttaki converse ayakkabıda pek bir afilli.
ne de olsa made in usa.

$u atmosferde bile böyle güzel insanların varlığını bilmek insanın içini ısıtıyor. canımsınız lan.

alkışı hakeden, güzel bir pankarttır. welcome'ı yanlış yazmakla beraber, country yerine homeland yazarak doğrusunu yapmışlardır.

güzel yazı ama bazıları bu yazıya karşı çıkıyorlar.

bu ülkedeki vatandaşlara türk diyenler bunlar. tamam güzel türk ise burdaki vatandaşlar hrant dink' te türkiye vatandaşı idi... buraya kadar anlamadığınız bir şey var mı? e madem hrant bir türkiye vatandaşı burası benim senin ülkesi olduğu kadar onun da ülkesi.

samimiyetsiz kompleksli ve riya dolu bir uyduruk hareket pankartı. ne oldu yani? hrant dink ile bir alıp veremediğim yok. dindaşım değil, kendi dini ve inancında allah taksiratını affetsin. yalnız adam ölmüş gitmiş, ne demeye hrantın ülkesi oluyor? "kardeş ülke " deyin, "eski memleketinize hoş geldiniz" deyin, bişey deyin iyi niyetinizi dostça karşılamanızı istemeyen yok kardeşim de hrantın ülkesi nedir yahu? bu kadar da şebekleşilmez ki! adamlar ananıza sövse aman da kardeşlik bik bik. kavga savaş seven ve isteyen yok, ama unutmayın ki insanlık için şahisiyetsiz insan ve devletler de en az katiller kadar kötü ve zararlıdır!

hrant'ın ülkesinde azerilerin olmaması çok üzücü.

hrant'ın ülkesinde, bü ülkede hiçbir hakkı olmayan(!) azerilerin bayraklarının çöpe atılması çok üzücü.

azeri bayraklarının atıldığı çöpün üzerinde ''wc'' yazması daha da üzücü.

azerbaycan - rusya maçında türk bayrağı dalgalanması biraz üzüntümüzü geçirdi.

ama sanırım en üzücü olay kışın normal fiyatından %75 indirimli aldığımız azerbaycan doğal gazıyla ısınırken olacak.

buz tutmuş vicdanlarda 'kaplıca etkisi' gösteren pankart.

genç siviller'in yaptığı bir iş.

editim la: tamam da neden eksi?

amaçsız gereksiz bir pankarttır. sana hala soykırım dayatması yapan bir ülkeye burası hrantın memleketidir de. hrant ı bir tane t.c vatandaşı vurdu diye memleketi hrantın soydaşlarına mı hediye ediyoruz yoksa ironi mi yapıyoruz . yalakalığında bir sınırı var kuzum. hele bir de maç öncesi sarı gelin türküsü koro halinde söylenmez mi daha dün bu türkü senin mi benim mi kapışması yapanlar şimdi ermenistan a jest, yalakalık olsun diye türkümüzü hediye mi ediyor.sporla diasporayı mı karıştırdınız acaba. *

bir milletin onurunu zedeleyecek yazıları kaleme alan bir insanı ve yazılarını özgürlüğün hangi tarafına sığdırabiliyorsunuz ki, bir türk düşmanını kahraman ilan edebiliyorsunuz. tamam bizde bir insanın düşüncelerinden dolayı öldürülmesine karşıyız ama, o yazılara alkış tutar gibi o insanı kahraman etmek niye...

yazılanı doğru anlamayıp, yazmayan birşey üzerinden kafalardaki hayali kurgularla yani önyargılı olarak karşı çıkılmaması gereken pankarttır. soykırım veya azerbeycanla veya gümrük kapıları ile veya doğal kaynaklarla veya akp veya ergenekon davası ile alakalı hiçbir şey yoktur o pankartta.

anlamayanlar için çözümlemesi şöyle olması gereken pankarttır:

"burası türkiye'dir ve bu topraklar hrant gibi birçok ermeniye vatanlık yapmıştır ve hala yapmaya devam etmektedir. aramızdaki cahiller en son hedef gösterilmesi gereken kişiyi vursalarda bizler o'na ve geride kalan bir avuç ermeni'ye sahip çıkıyoruz, onlarla demokratik bir ortamda bu ülkede yaşamak istiyoruz. bu insanların soydaşı olan sizlerde bu ülkeye hoşgeldiniz!"

kim hazırlamışsa tekrar eline sağlık.

pankartı açanlar, derin bir nefes olmuştur, halkın sessiz büyük kısmına. onların var olduğunu bilmek bir damla su olmuştur, kor gibi yanan yüreklere.

çin; mete han'ın ülkesine hoşgeldiniz.
bulgaristan; mus-tafa kemal'in ülkesine hoşgeldiniz.
vs vs...
ki merhum zikredilenlerin elinin sucusu olamaz kimse kusura da bakmasın.
ben kavga yanlısı değilim ama riyayı ve yalakalığı da sevmiyorum dostum.

Türkiye de bir grup insanın bir karış yol almış olduğunun kanıtıdır. geri kalanlara kendi yarattıkları pisliklerde boğulurken başarılar...

elveda "dan dan dan"cı türk, merhaba "insancı" türk...

son 10 15 yıldaki en güzel pankarttır benim için.

ne sandınız lan? anadolu soysuz şovenistlerin, haysiyetsiz itlerin mi olacak? kan ve gözyaşı ile, acı ile işkence ile yazılan tarihiniz hiç tekrardan yazılmayacak mı sanıyorsunuz?

hrant'ın ülkesi tabi lan burası. sizin mi olacaktı? uğur kaymaz ın, ceylan önkol un ülkesi, nazım* ın, yılmaz güney in, ahmet kaya nın ülkesi. karadeniz kazım koyuncu nun, dersim ibrahim kaypakkaya nın, amed şivan perwer in. siz ne sandınız ki?

"yavaş yavaş olacak sanki" dedirten güzel pankart.

Türkiye'ye 'Benim ülkem' dediğimde yalnızca bana ait olmadığı, anlamı çıkıyorsa; 'Hrant'ın ülkesi' dendiğinde de yalnızca Hrant'a ait bir ülke ifadesi yok ortada. Bunu böyle anlamayan komşuların, kardeşlerin olduğuna artık inanmak zorunlu oldu. Hrant 'Türk Kanı Pistir' algısına buğz ederken, onun Türk kanının pis olduğunu söylediğine kanaat getirip mahkemeye veren avukatlardan; metin incelerken bağlamı kaçırıp, sonra ayarı kaçıran ve Hrant'ı 'Türklerin kanı pistir' dediğine kanaat getiren hakimlerin var olduğunu görünce; bu akıl yapısının hakikaten var olduğuna biat edilmesi gerektiği görülmeliymiş !

Benim ülkem Türkiye dediğimde Türkiye ne kadar bana aitse, Hrant Dink'e de aittir. Günümüz diasporasıyla mücadele etmesiyle, bu memleketim tüm renkleriyle haşır neşir olmasıyla, tüm cins adamlarıyla boğuşmasıyla; zulme uğramasına rağmen zalimlere hoşgörü kucağını açmasıyla bu memlekete aitliğini birçoğumuzdan daha fazla hak eder.

Hoş bulduk diyesim gelen afiştir effem...

bu pankarta insanın vucudu nun hava çıkaran bölgesiyle gülesi geliyor.

bursa valiliğinin talimatları ve emniyetin sıkı aramalarına karşın genç siviller, a, b, c, d planları yaparak sıkı bir çalışma ortaya koymuşlar, yakalanma ihtimaline karşın geliştirdikleri planlar:

--spoiler--
bir eylemin arka planı
genç siviller olarak 6 eylül 2008 tarihinde oynanan ermenistan – türkiye milli maçı için erivan’a gitmiş, tribünlerde ‘sinir’sız kardeşlik zamanı’ pankartı açmıştık. daha o günden rovanş maçı için sloganımızı belirlemiştik: ‘hrant’ın ülkesine hoş geldiniz’
bursa valiliğinin güvenlik konusundaki abartılı açıklamaları karşısında sloganımızı içeri sokmak için iyi hazırlanmamız gerektiğini anladık.
maçta açtığımız türkçe, ermenice ve ingilizce pankarttan iki tane yaptırdık. iki kız arkadaşımız ince paraşüt bezinden yapılmış bu pankartları el çantalarının astarına gizledi. ancak polisin ne boyutta bir arama yapacağını kestiremediğimiz için b ve c planları da yaptık.
eminönünden aldığımız değişik renkte 40 x 50 boyutlarındaki kağıt çantalara sloganın birer harfini sprey boya ile yazdık. 23 adet oldukça şık kağıt çantamız oldu. bu çantalara eşyalarımızı koyduk.
çantaların da yakalanma ihtimaline karşı aldığımız tedbir ise gazetelerdi. 23 adet günlük gazete aldık. hürriyet’ten fotomaç’a, taraf’tan habertürk’e bu gazetelerin orta sayfasına fosforlu kırmızı harf çıkartmaları yapıştırdık. gazeteleri numaralandırdık. tribünde tek sıra halinde oturacak ve aynı anda gazeteleri açacaktık.
neyseki tüm malzemeyi stada sokmayı başardık. öyle olunca da en iyi seçeneğimiz olan bez pankartı açtık.
bu maçta en çok olmayı hak eden hrant dink’ti. biz en azından onun adını tribünlere taşımış olduk. hem de tüm bunları en fanatik seyircinin olduğu açık kale arkası tribününde yaptık. mutluyuz, gururluyuz.
--spoiler--