bugün

ileride bir gökkuşağı görürsün. rengarek ışıl ışıl muazzamdır. yaklaştıkça kalbin atar, heyecanlanırsın. bu gökkuşağı bir kutuluştur. bir ucundan tırmanmaya başlarsın ve bu yolun diğer ucuna doğru kaydırak gibi kayarsın. sonra göt üstü oturursun. ohh misler gibi amk. ne anlatıyorum di mi? salakyım. aptalım. öküzüm.

kızı eve bırakmak istedim bi gün. seni eve ben bırakacağım hava karardı dedim. hayır olmaz, mahalleli görürse abimin kulağına gider. hele abim görürse direkt senin kulağını keser dedi. kulaksız da sevişebilirim fıstığım olsun dedim. bana espiri yapma ne olur, daha önce söyledim abim delinin tekidir lütfen gelme dedi. inat ettim eve ben bırakacam dedim. oğlak burcuyum amk. öyle hisli ve ağlak balık burcu gibi değiliz. keçiye çok yakınız. eğer olay inada binmişse keçinin sakalını bile sikerim. dedim sen beni korkak mı sanıyorsun, hem abin de bilsin ilişkimizi, hangi yılda yaşıyoruz biz dedim. çok korkuyorum lütfen gelme dedi. ben varken kimseden korkma, bunu bana yapma dedim.

ilk kez gidiyordum kızın evine. yolda yürüdükçe kızmaya başladı. gelme ne olur, ben seni çok seviyorum dedi. lan sanki ölüme gidiyorum amk. elini elimden çekti. durdu ve ayaklarını yere vurdu '' git ya, ne olur git gelme '' diye bağırdı. iyice dellendim elini hızlıca tutup '' yürü konuşma seni ben bırakacam '' dedim. lan amk kim ki bunun abisi, sonuçta o da bi insan evladı, erkeğin halinden anlar her halde. hem gizli kapaklı iş çevirmediğimizi de bilir. anlar ciddi olduğumuzu dedim. tuttum kızı kolundan sürüklüyorum. off ya salaksın sen, hep kafanın dikine gidiyorsun, kendini düşünmüyorsan ne olur beni düşün dedi. lan iyice merak ettim amk . bir kelime daha etme seni bu karanlıkta bırakamam yürü ben bırakacam dedim.

gidiyoruz tin tin. yanımızdan sürekli polis otosu geçiyor. hava karanlık ve polisler ışıklarını yakmış mavi kırmızı mavi kırmızı gidiyorlar. gökkuşağı gibi yol...

yalnız yol biraz haddinden fazla karanlık. pek aydınlatma yok. evler tek katlı müstakil evler. varoş mahallesi yani. ileride polisler siyah bi şahin arabasını durdurmuş gençleri arıyor. dayamışlar kaportaya üst baş kontrolü yapıyolar. derken bi tanesi kaçmaya başladı. polis de onun peşinden koştu. vay dedim amk mahalleye bak. adrenalin dolu. e tabi bu tabloyu görünce hemen manitaya laf çaktım '' bu sokaktan nasıl olurda tek başına geçersin, it kopuk dolu burası, bir daha sakın bu saate kalma '' dedim. bana bi şey yapmazlar, herkes abimi tanır, ya ne olur sende gelme dedi.

vay amına koyayım iyice merak etmeye başladım. içimden kim lan bunun abisi dedim. biraz da tırsmadım değil hani. acaba geri mi dönsem, bundan sonrasını kız tek başına gider, hem bu zamana kadar gitmiş, şimdi niye gitmesin, sen neyin peşindesin olum dedim. hadi aşkım sen git artık ne olur dedi. bak bunu tekrarlayıp durma, o kapıdan içeri girdiğini görecem dedim. içim yusuf yusuf, dışım rocky rocky amk. korkmaya başladım ama belli etmiyordum.

diyoloğun ilk başına dönmek için herşeyimi verirdim. hani şu '' seni eve ben bırakacağım hava karardı '' cümlesini '' hadi güzelim giderken kıyıdan kıyıdan git hemi '' deseymişim diye iç geçirdim. lan sokak ciddi ciddi korku filmi gibiydi sanki. az kalsın ip atlayan küçük kız çocuğu bile görecektim. çöp tenekinden miyavv diye kedi fırladı ' senin amını sikim piç ' diye çığlık attım. acaba dedim ayağım burkuldu numarasımı yapıp, ahh diye otursam şu kaldırıma, sonra taksi çağırıp gitsem mi ki dedim. yok amk. yine keçi burcum devreye girdi ve terleyen ellerimizi tuta tuta eve doğru yaklaştık.

aşkım abim şu kahvede takılır, sen beni burda bırak ne olur dedi. yok dedim geçecez o kahvenin önünden, sen daha kukla yı tanımamışın, ben başladığım işi yarıda bırakmam dedim. azına sıçayım senin dedi. küfür etme kız, geçecez dedim mi geçez o kadar dedim. tabi bunu dışımdaki rocky söylüyor. içimdeki yusuf hala ana avrat kayıyor bana, senin ben beynini sikeyim deyip duruyor. yaklaştık kahveye ve 4 kişilik oyun oynayan grup birden bize doğru bakmaya başladı. ahan dedim sıçtık şimdi. içlerinden en yarma olanı ayağa kalkıp kafasını hafifçe eğerek bakmaya başladı. seçmeye çalışıyor manzarayı. hayır yani neden iri olanı kalkıyor anlamış değilim. hemen sol çaprazında cılız bi lavuk daha var, neden o siklemiyo amk. şansımı sikeyim diyerek geldi bu iri. çıktı kapıdan ve lan aynur o yanındaki çocuk kim dedi.

ama öyle bir adam ki, tipi aynı boksör gibi. bi kol var sanki bacağını kesip gövdeye monte etmiş. insan değil hayvan amk. yanıma gelip kimsin lan sen dese bayılırım her halde. attı 3-5 adım bu. eşşedüenlailahe resmen titriyorum. kim bu aynur cevap versene kız dedi. aynur geri kaçıldı birden, şey abi seda'nın abisi bu, onlardaydım geç olunca beni eve bırakmak istedi, bu karanlıkta kız başına yalnız gitmene gönlüm razı olmaz dedi. adam dişlerini sıkarak kolunu yukarı kaldırdı ve pat diye omzuma koydu. ölüyodum amk. adın ne senin dedi. yutkundum, gukk dedim. anlamadım dedi. kukla dedim. aa adım kukla. hani erkeğiz ya. o PiÇ rocky yine devreye girdi. ağzımdan kardeşin YALAN SÖYLÜYOR lafı çıktı.

nasıl yani lan diye omzumu sıktı adam. '' bak abi ben kardeşinden hoşlanıyorum '' dedim. bunu derken içimdeki yusuf yusuf ağlıyordu, hay aklını sikim gerizekalı, toparla cümleyi diye tempo tuttu. evet abi dedim ben aynuru seviyorum, biri mutlaka kardeşini sevecek ve onunla evlenecek, işte o adam da benim dedim. omzumu iyice sıktı, kuluçlarım parçalanacak gibiydi ve diğer elini yanağıma koyup kafasını gittikçe yaklaştırdı. hafif tebessüm etti. çok şükür anladı erkeğin halinden derken senin ananı düz yatırır ters sikerim lan lavuk dedi. abi bak düzgün konuş dedim. senin ananı düz sikerim o zaman dedi. sen kimsin lan deyip kafayı koydu.

oturdum göt üstü amk. oturduğum yerden polis otosu armaya başladım. lan nerdeydi bunlar. zırt bırt geçen araçlar şu an ortalıkta yoktu ama o siktimin rocky'si kalk lan ayağa edriyın'a madara olma diye baskı kuruyordu.

kalktım. burnumdaki kanı silip ' başkası olsa bu kanı yerde bıraktırmazdım ama sen sevdiğim kızın abisin'' dedim. lan sen harbi orospu çocuğu çıktın deyip bi tane de yumruk attı. bu sefer göt üstü oturmadım. aykata ve senteliyordum. o iri adam şu an gözümde dev gibiydi. 2 kişi olmuştu piç, çift görüyordum. sonra birden cebinden kelebek bıçağını çıkardı ve yakımı tutup yanağıma dayadı. '' bu kelebeği görüyor musun '' dedi. görüyorum, hem de iki tane görüyorum dedim. bunu dedi senin götüne kondururum. bir daha bu kızın yanına yaklaşmayacaksın dedi.

sonra o kahvedeki arkadaşlardan biri gelip hasan abi bu çocuk papazın kardeşi dedi. abimin lakabı papaz amk. zamanında kahvede 7 kişiyi dövdü ve maça papazını hasmının ağzına sokup alttan çenesine yumruk attı. al işte papaz böyle kaçar deyip çıktı mekandan. adam papazı duyunca kelebeği şak şak çevirip soktu cebine. abin nerde şimdi dedi. evlendi o, kız kaçırdı dedim. baktım adam biraz yumuşadı hemen dışımdaki racki yine çıktı. abimi boş ver kardeş, ben buraya sevdiğimle geldim, sen istediğin kadar vursan da ben onu yine seveceğim dedim. hele şükür kız sonunda dayanamadı ve boynuma dolandı. abi yeter artık, yapma ne olur dedi.

abisi kıza baktı. kız bana baktı. ben abisine baktım polis bağırdı '' kimse kıpırdamasın '' dedi.

etraf yine kırmızı mavi ışıklarla kaplandı. her taraf gök kuşağı gibi ışıl ışıldı. gözüm karardı ve olduğum yere göt üstü düştüm. hani yazının başında bir gökkuşağı görürsün dedim ya, hani yaklaştıkça heycanlanırsın, kalbin atar dedim ya, he işte hiç bu kadar polis gördüğüme sevinmemiştim.

deli gibi dayak yedim ama mutluydum. sevdiğim kadın için ölürdüm bile. evine bırakamadım onu. başaramadım.. ama kalbine bir aşk bıraktım.. rocky kazanmış, yusuf kaybetmişti. ağzımdan kanlar damlayarak güldüm.. güldüm ve gökkuşağına bindim.. bilemiyorum şimdi neden renk körüyüm?
gentleboy yavşaklığıdır. binsin otobüse gitsin lan işte.
hiç yaşamadığım hadise. arkadaş, sizin çıktığınız bu kızların anası babası olmuyor muydu? bugüne kadar çıktığım kızların hiçbirinin bu kadar geniş mezhebi olan bir ailesi olmadı.
delikanlının asli görevidir hoşlandığı kızı eve bırakmak. kurt a kuşa yem edilmemelidir özellikle gece vaktiyse.
kesinlikle yapılması gerekir. erkek, kızı gerçekten seviyorsa ve ona değer veriyorsa bunu yapmalıdır ve ne olursa olsun buna cesaret edebilmelidir.
Delkanlılığın görevlerinden birini başarı ile yerine getirmiş yazar söylemidir . Tebrik edilesidir .
ardından kahve içer misin teklifini beklemek.
O Bostancı'da oturuyor, ben Beylikdüzü'nde. Aha hadi bırak gece. Bırak bakalım bırakabiliyorsan. Centilmenlik göstergesidir ama her insanın maalesef yapamayacağı şeydir.
hoşlanılan kız la aynı eve girmek değildir. *
evde kimin olduğuna göre değişecek hede.

(bkz: okumadım kardeş durumumuz yoktu)
ne güzel bir duygudur lan o öyle.

eve tek salmaya gönlü rahat etmeyen yazardır.
Centilmenliktir, delikanlılıktır. Her erkek hoşlandığı kıza değer verdiğini gösterir bu şekilde.
Her erkeğin yapması gereken hareketlerden biri. Abinizden bir şey öğrenin, sözlüğe katkımız olsun.
Her delikanlının yapacağı olay. Kız evden alınıp eve bırakılır.
yakıt parası ve trafikte kaybedilcek zaman düşünüldüğünde mantıksız gelmişti birilerine...
vakit israfı.
güncel Önemli Başlıklar