bugün

zamanla yarışmak, zamansız-lık sıkıştırdıkça çekilmez bir hal alıyor. özellikle aksiyon filmlerinde olur bu. mavi kablo mu kırmızı mı ? iki kablodan birisini seçmen gerekir. çünkü bombanın patlama fenomeni ile ölüm arzusu aynı bakış tarafından dikişlenmiştir. ve çoğu filmde de bomba uzmanı doğru kabloyu "izleyiciye göre" tam zamanında kesmiştir. ve zamanlayıcı nedense hep 00:01'de durmuştur. buradaki, özellikle '1 saniye kala' fenomeninin izleyicide doğru zamanlama olarak etki bırakması tamamen spekülatif-hegelci bir tavırdır. çünkü izleyiciyi 00:00'da bekleyen bir travma/patlama vardır. ve çoğu 'amerikan polisiye' filminde seyirciye bu travmayı yaşatmamak için bomba uzmanı tarafından 00:01'de kesilen her hangi bir kablo her defasında spekülatif isevi hedef yüceltiminin bir güncellenmesi olarak okunabilir. yani kahramanımız "verdiği sözü" tutmuştur. kablonun kesilip, zamanlayıcının durduğu an, bomba uzmanının soyut bir yüklemin süreç içinde özneye dönüştüğü, " gerçek bireylerinse (izleyicilerin) " onun bağımlı yüklemlerine indirgendiği andır. ama öteki ihtimali düşünürsek film kabak tadı verir, hayal kırıklığı yaratır yani bomba patlar. çünkü verdiği sözü tuttuğu için seyircinin gözünde kahramanlaşmıştır. ve isa gider yerine kahraman bomba uzmanı gelir. ölüm ile yaşam arasında renkli kablolarla zamana rağmen yarışmanın mesajı budur. ve özellikle soğuk savaşın sonlarına doğru çoğu aksiyon filminde bu kablolara bir yenisi daha eklenmiştir. yeşil ! ve bu kablo devrenin üç unsurundan biridir ve tamamlayıcı renktir. ama bu kablo kesilse de kesilmese de bir şey farketmemektedir. yani yeşil kablonun devreyi tamamlamaktan başka bir işlevi yoktur, asıl hayati dilemma mavi ve kırmızı kablolar arasındadır. ve yeşil kablo işlevsizdir ama orda olmalıdır. çünkü amerikan sineması böyle istiyor. çünkü alışılageldik sıkıcı aksiyon filmlerinin devam etmesi gerekiyor yani izleyicinin şova daha fazla katlanabilmesinin teminatıdır bu kablo.
yani maksat yeşillik olsun işte, yeşillik !
güncel Önemli Başlıklar