bugün

iki yıldır star gazetesinde yazarlık yapan başörtülü yazar.
“fıtraten sorunlu olarak yaratılan kadın, bu defolu yaratılışla kulluk müsabakasına neredeyse hükmen mağlup bir statüde başlıyor.”

lafını eden , yazan kadın. buna bişey denmez beyni çürümüş yazık ama bu ve bunun gibilerin arkasına takılıp da kadını özgürleştiriyoruz zannedenlere ne demek lazım ?

saf mısınız, alık mısınız ?
Şimdi de Taraf'a yazar olmuş: http://www.medyamanyak.co...-turbanli-yazar-aldi.html
Kürtaj mevzusunda hükümete karşı durmuş:

Sadece islami kesimin değil farklı çevrelerin de yakından tanıdığı bir insan hakları aktivisti.

Ankara Üniversitesi ilahiyat Fakültesi'ne verdiği doktora tezi başlığı, 'Kadın Aleyhtarı Rivayetler Üzerinde Ataerkil Geleneğin Tesirleri'

Başörtülü olduğu için ilahiyat'ta hocalık yapamadı ama islam'da kadın-erkek ilişkisini feminist bir bakış açısıyla yorumladığı önemli çalışmalara imza attı. Yazar Hidayet Şefkatli Tuksal, 'kürtaj' gündemine ilişkin görüşlerini Akşam gazetesinden Özlem Çelik'e anlattı.

- Nereden çıktı bu kürtaj mevzuu?

istanbul'da, hekimlerin kurduğu Hayat Vakfı, yıllardır kürtaja karşı bir kampanya sürdürüyordu. Sare Davutoğlu da (Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun eşi) içinde. Kadınları kürtajdan vazgeçirmenin yollarını çeşitli toplantılarla anlatıyorlardı. Yasa teklifi düşünceleri var mıydı bilmiyorum.

- Muhafazakar kesimin böyle bir gündemi var mıydı?
'Buluşan Kadınlar' adlı grubumuzla 10 yıldır çeşitli illerde kadınların sorunlarını dinliyoruz. En son Uludere için Başbakan'ı eleştirdik. Uludere'nin peşinden gidenleri ölü sevicilikle suçlayan bir insanın kürtajla ilgili bunları söylemesi yadırgatıcı. Uludere'deki analar kürtaj yaptırmamıştı. Çocuklarını doğurdular ama cesetleri geldi. Ceninin hakkını düşünen Başbakan'ın çocukları ölen aileleri ölü severlikle nitelemeye hakkı yok.

- Tartışmada en çok ne rahatsız etti?
Ben kürtaja karşı bir insanım ama 'Kürtaj cinayettir' lafı beni çok rahatsız etti. Kürtaj hiç iyi yönetilmeyen, Başbakan'ın kötü başlattığı bir süreç. Bu kadar çok STK, bilim insanı, uzman varken onlarla konuşmadan konuyu bu şekilde gündeme getirmek... Bu ülkede bir katılımcı demokrasi modeli inşa edememek ve neredeyse tek adamlığın tescili bir Başkanlık sistemine savrulmamız çok yadırgatıcı.
Kısa biyografisi: Hidayet Şefkatli Tuksal (d. 1963, Ankara) ilahiyatçı yazar. ilk ve orta öğrenimini, çeşitli okullarda tamamladıktan sonra, 1980-1985 yılları arasında Ankara Üniversitesi ilahiyat Fakültesi'nde yüksek öğrenim gördü. 1998 yılında Hadis Anabilim Dalında "Kadın Aleyhtarı Rivayetler Üzerinde Ataerkil Geleneğin Tesirleri" konulu teziyle doktorasını verdi. 1994 yılından beri Başkent Kadın Platformu'nun aktif üyesidir. Halen islam ve kadın sorunları üzerinde çalışmalarını sürdürmektedir.
'bu ülkenin adı neden türkiye? değiştirelim' diyen yazarımsı.
nefes aldığı her an insanları mağdur eden oksijen düşmanı. geberdiğinde insanlığın mağduriyeti de son bulacaktır.
rte'nin talimatı ve alo mustafa olan mustafa karaalioğlu yaptırım ile star gazetesi'nde işine son verilen kişidir.

https://www.youtube.com/watch?v=IRl1deTdvq0#t=30

http://www.gazeteciler.co...-eden-ayrilik-30309h.html

http://www.ensonhaber.com...en-yazisi-2011-01-21.html