bugün

başa gelen her kötü olayın derinliklerinde aslında iyi bir şeylerin de yattığını anlatan moral verici cümle.
Cepte beş kuruş para kalmadığı halde geçici olarak kendini rahatlatma cümlesidir.
şer olmadığı sürece her başta bir hayır vardır anlamına gelen önerme.
(bkz: şer)
(bkz: ser)
herşeyin iyi yanının görülmesi gerektiğini belirtir.böylece daha mutlu yaşanacağı düşünülerek söylenmiştir.
dünyanın en yüzeysel avuntusu...
düz mantık:
o zaman her "hayır"da bir şer vardır ?!

(bkz: neden evet)
ve her hayırda bir de şer yatılıdır.
(bkz: hadi hayırlısı)
saçma bir şekilde her şeyde bir hayır vardır olarak yanlış kullanılan söylem.
en cilalı züğürt tesellisi. ilk defa telaffuz edeni takdir etmek lazım. iyi yutturmuş millete.
ben onu her şeyde bir hayır vardır diye biliyordum . ulan kendimi yıllardır boşa avutmuşum .
çok doğru bir sözdür. bizim şer olarak bildiğimiz şey belkide bizim için hayırdır. zamanın birinde bir köyde yaşlı bir adam varmış. yaşlı adamın çok güzel bir atı varmış ve bu atı satın almak için yanıp tutuşan çok zengin bir adam varmış fakat yaşlı adam inat edip atını satmıyormuş. köylüler yaşlı adama " sen enayimisin bak adam sana çok büyük miktarda para teklif ediyor satsana" yaşlı adam "hayır satmam o benim can yoldaşım" diye cevap veriyormuş. bir gün at ortadan kaybolmuş ve günlerce arayıp bulamamışlar ve köylüler yaşlı adama "yaa gördünmü at kayboldu gitti keşke satsaydın bir sürü paran olurdu" demişler. yaşlı adam gayet sakin "üzülmüyorum bunda vardır bir hayır" demiş. birgün at geri dönmüş ve o da ne peşine on tane yabani atı takmış getirmiş. köylüler yaşlı adama "sen haklı çıktın ne güzel on tane daha atın oldu" demişler. yaşlı adam tebessüm etmiş. yaşlı adamın oğlu bu atları evcilleştirmeye çalışırken attan düşmüş ve ayağı kırılmış. köylüler yaşlı adama "tüh ne kötü oldu keşke bu atlar gelmeseydi oğlunun ayağı kırılmayacaktı" demişler. yaşlı adam onlara " bunda da bir hayır vardır" demiş. köylüler "bunun hayrımı olur oğlunun ayağı kırıldı işte" diyerek dağılmışlar. ertesi gün köye askerler gelmiş ve devletin savaşa girdiğini ve köydeki bütün gençlerin silah altına alınacağını bildirmişler. yaşlı adamın oğlunun ayağı kırık olduğu için onu almamışlar. köylüler yine toplanmışlar ve yaşlı adama "yine sen haklı çıktın bak bizim evlatlarımızı toplayıp sonu belli olmayan bir savaşa götürdüler senin oğlun yanında kaldı" demişler. evet panpalarım hiç bir şey göründüğü gibi değildir.her şerde bir hayır olabilir. bekleyip görmek gerekir. bu hikaye yaşlı bilge lao tzu tarafından anlatılan ve benimde çok sevdiğim bir hikayedir ve derslerle doludur...
Başımızdan geçen fena derecede ki kötü olayın lehimize dönme koşuluyla oluşan olaylar silsilesine denir.
insanlığın binlerce yıllık deneyiminden süzülmüş bilgeliğini yansıtan, diyalektiğe de güzel bir örnek olan sözdür.
bir diğeri için damlaya damlaya göl olur
Her şeyde bir hayır vardır ile yanlış söylenendir.
Güzel bir sözdür.
Güzel söylenmiş bir söz.

Vardır illaki bir hayır.
(bkz: Ying yang)
muhaliflerin anlaması gereken sözdür. evet.
Yalan söz. Şer şerdir hayır hayırdır.
boş laftan ileriye gidemeyen bir tesellidir. istisna durumlar harici bir kötülükten iyilik çıktığını göremezsiniz. çok nadirdir. hatta kötülük, bir diğer kötülüğü doğurur. yani değil hayır beklemek,işlerin daha da kötü olmaması için dua etmelisiniz.
(bkz: italya) eğer vadedilen ege italyanlara verilseydi. Yunanlar yerine onları denize dökecektik.
Eski dilde pollyannacılık.
“ olur ki bir şey hoşunuza gitmezken o, sizin için hayırlı olur, bir şeyi de sevdiğiniz halde o da hakkınızda şer olur. allah bilir, siz bilmezsiniz.”

dilimize pelesenk olmuş bir sözdür. kaynağı da yukarıdadır. gerçekten hayatta deneyimlediğim bir çok olayda bunu yaşamışımdır. fakat gel gör ki nefis isyankardır. sürekli başına gelen zahiren kötü bir olayda beni isyana sevkeder. lakin allah gafurdur, rahimdir. şer gördüğüm bir çok olay hayırlı sonuçlandığında içimi ferahlatandır. ayrıca unutmamak gerekir ki allah sabredenlerle beraberdir.
bunu polyannacılık olarak alanlar için işte kaynağı allahın ayeti. inanırsın, inanmazsın o benim problemim değil.
Bazende o umarsızca hatalarımızın ceremesi yaşadığımız ve dahi bizim şerr miş gibi gördüğümüz küçücük, minicik, ufacık o kulak çekmeler, aslında yaradanın rahmet ve merhametinden, kimbilir sevip kayırdığından mütevellit bizi hayra çekmesindeki kaderin cilvesinden başka da bir şey değildir.
var mıdır yok mudur bilemem ama bu düşüncenin insanı rahatlattığı kesin. insan rahatladığı şeylere inanmaya meyillidir. bu durum ise insanı düşünmemeye ve acılarla karşı karşıya gelmemesine sebebiyet veriyor.