bugün

onunlayken, gerçekten de her gün yepyeni bir gün. her gün ona günaydın demek birbirinden farklı ve cazibeli. bir önceki gece, nefretle aşk arasındaki çizgide cayır cayır yanarak geçmiş olsa bile, sabahında onunla dinlenmek muhteşem.

her gün yeniden aşık olmak, kalbine en fazla mesai yaptıran adama eriyerek bakmak ne kadar farklıymış!

"ezberimi bozdun"... bu ona ait bir laf. düşünüyorum da tam da bunu yaşıyorum. şimdiye kadar "sevgili" ile ilgili ne düşündüysem ne tecrübe ettiysem hepsi yanlış çıkıyor.

şımarık ve bilmişçe söylediğim onca şeyi ışık hızıyla çöpe atıveriyor:

*gece hayatında sevgiliyle eğlenilmez
*bir adam hem sempatik hem karizmatik olamaz
*hem iş yemeğinde gurur duyacağın hem de kayalıklarda bira içeceğin adam aynı olamaz
*huzurla tutku yanyana gelmez
*şehvet geçicidir
*heves 8 günlüktür
*sevgiyle aşk aynı anda yaşanmaz
*insan tek eşli bir varlık değildir

ve daha binlerce şey...

binlerce deneyimmiş gibi görünen binlerce saçmalık! ( mış, onunla öğrendim... )

tecrübelerim sandığım, gerçek olduğunu düşündüğüm, geçmişimdeki tüm biriktirdiklerimi bir anda yokediverdi. avuçlarımdaki geçmişim uçup gitti.

onu tanıdığımdan beri, hayata, yeni doğmuş bir bebek gibi şaşkınlıkla bakıyorum. olmaz dediklerim oluyor, olur dediklerim olmuyor...

hep katı kurallarım vardı benim. kesin çizgilerim vardı. tüm detayları düşünüp karar verir ve bu kararlardan asla vazgeçmezdim. bitti dediğim iki dünya bir araya gelse başlamazdı mesela. gittiğimde dönmezdim. hayır evet olmazdı evet de hayır. nuh diyen ama peygamber demeyenlerdendim yani. bunun gibi bir sürü şey... şimdi her kesin kararımda minik bir aşk şeytanı belirip kıkır kıkır gülüyor bana. aynadaki değişiyor. suretimi korku, şaşkınlık ve aşkla seyrediyorum.

şems'in kurallarından biri geliyor aklıma :
"Aşk bir seferdir. Bu sefere çıkan her her yolcu, istese de istemese de tepeden tırnağa değişir. Bu yollara dalıp da değişmeyen yoktur."

onun dediği gibi, ezberim bozuluyor!

her gün hem kendi hakkımda hem de hayata dair yeni bir şey öğreniyorum.

ve sanki onu her gün yeniden tanıyorum.

her gün yeniden aşık oluyorum!

yepyeniymişcesine, aşk çok yoğun bir şekilde etrafımı sarmalarken, bir yandan da yeni olmamanın verdiği güvenle huzur buluyorum. hem güvenli sularda yüzüp hem de delicesine heyecanlanmak hiç tatmadığım bir duyguydu. tarifi imkansız, karmaşık ve harika hissettiriyor.

ilkim oluyor ve sonum olması için dua ediyorum.

onunla olmak dünyanın en yüksek kulesinde göğe uzanmak gibi,
onsuzluksa dipsiz bir kuyu...

tutkunun getirdiği med-cezirlerde aşka düşmekse her gün yeniden başlamak!
tutarlı insan tavırıdır. zira bi gün başlayıp diğer gün başlamayarak saçma bir döngü içine de girebilirdi.
yeni başlayan her gün nefreti katmerlendiriyorsa. keşke başlamasa denilendir.
her gün yeniden bitirmeyi gerektirir.
yaptığı hataları tekrarlamamak için başlanan gündür. herşeyin iyi olcağı hesaplanarak saf bir güne yeni bir umutla başlamaktır.
(bkz: unuttum) (bkz: hatırladım)
güneş in hep yeniden doğması ve güneş in hep yeniden batmasıdır. umuttur, hayal kırıklığıdır...
kilo vermesi gereken insanın "rejim" veya "diyet" için planladığı eylemdir. *
her akşam küfrederek elimden attıgım sigaraya , sabah kahvaltı dan sonra gidip tekrar yapişmak.
yine sona gelmektir. her gün yeni bir gündür fakat yine aynı gündür.
güncel Önemli Başlıklar