bugün

kendini müslüman sanan cahilin yapacağı türden bir davranış biçimidir.

elimdeki osmanlıca, arapça birbir tane kağıdı yere düşürmemle ( bach'ın hayatı yazılıydı dökümanlarda ) onlarca insanın sokaktan yanıma toplanıp töbe töbe nidalarında kağıtları toplamaları ve bana ters ters bakmalarıyla vuku bulan bir de anım vardır.
(bkz: her sakallıyı dedesi sanmak)

(bkz: her gördüğünü hızır her geceyi kadir bilmek)
akpyi ak ve temiz sanmak gibidir.
arapça ananı s.keyim yazsa öpüp başına koymak eylemi herhalde bu şahıslardan beklenir.
(bkz: harf inkılabı)
inandığı bir değer olmayanlarca aşşağılanan durum. oysa islam dininde ameller niyetlere göredir.
ateizm hakkında, onu öven bir dökümanı kuran diye yüksek yerlerde saklayabilecek zihniyetin yapacağı iş.
inancında cehaletin affedilebileceği ama şirk in küfür ün affedilmeyeceği açıkca belirtilmiş insanların yapacağı iş.
her kemalistti atatürkçü sanan zihniyetle aynı kafadadır.
psikolojik bir durum . kişinin sahip olduğu değerlere tam olarak bağlı kalamadığını düşündüğü durumlarda ortaya çıkar ve kişinin bu bağlılığını yerine getirmek için etrafındaki herşeyi bu kalıba sokmaya çalışmasıyla son bulur .
ilk kelimesi "oku" olan bir kitabı hala daha arapça bırkalamaya çalışıp; şamanist adetlerden gelen ritüellere benzetmeye çalışan sığların yapabileceği iş.

ilk kelimesi oku olan allahın kitabında cehaletin affedilebileceğini düşünmek ise; esas cehalet. kimse bilmesin, öğrenmesin o zaman. mantığa bak.
efenim trajikomik durumlara yol açabilir. örneğin; bursa'da yeşil türbe'nin içinde bir köşedeki duvarda arap harfleriyle "bu yapıt x zamanda x kişileri tarafindan yapılmıştır." yazan yazıya bir teyzemiz ayet sanarak elini yüzünü sürmüştür, yazıya doğru el açarak dua etmiştir. şahsi fikrimce ayıp etmiştir. benim inandığım islam dinine göre de günah işlemektedir.