bugün

bunalımın son noktası.

birikmişliklerle yaşıyor insan; üzüntüler, sıkıntılar, mutsuzluklar, aşk acıları, sevdiklerinin gitmesi, çaresizlikler...

bu bir fırtına. bir çırpınış.

öyle bir an geliyor, söyleniyor kendi kendine; al ceketini çek ve git. siktir et düzeni, insanları. uzaklaş buralardan, yeni diyarlara ulaş. görmesinler, gideceğin yerde kimse bilmesin seni. güçlü ve iradeli ol.

denemek istiyor. merak ediyor. ama bir yanda da korkak. "ya şöyle olursa", tarzı cümleler kuruyor.

farklı kaydetmek istiyor. başarız olursa kaldığı yerden devam edebilsin.

ama hayat bu...

olmuyor...

her gün enter tuşuna basıp, yeni bir satıra geçmekten başka bir şey yapamıyor insanoğlu.
(bkz: hayata eklenmesi gereken tuşlar)
hayatın bilgisayar formatı olması durumunda her insanın en az bir kereliğinede olsa yapmaktan kaçınmayacağı eylemdir. lakin imkansızdır.
yeni hayat sıfırdan başlayacaksa, hiç yapılmaması gereken hareket. tekrar emekle, yürümeyi öğren, diş çıkar, okumayı öğren, oks, öss vs. üstelik, şu anki acıların daha fazlasının çekilmeyeceği de garanti değildir.
surekli bilgisayar kullanma sonucu bunalan kişinin yapabiletesi olan eylem.
(bkz: unavailable)