bugün

genellikle sabah akşam işi gücü bırakıp (şayet işi gücü varsa) bütün gün sevigliyi düşünen, onu özleyen, onu arayan kişidir.

(bkz: endekslemek)

sevgili ne derse onu yapar çoktan ben bilmem beyim bilir moduna girmiştir. (beyim bilir derken burada sadece bayanlardan bahsetmiyoruz, baylarda bu işin içindedir bir anda bir kızın kuklası olabilirler)

hayatın her alanında sevgilinin baskısı ön plandadır. sözlükte yazarlarımıza yapılan baskılar sıkça görülmektedir. kişi bu sebeple sevgilisiyle alakalı başlıklar açar mesaj kaygısı taşımaz ve sözlük ağlama duvarına döner

(bkz: bir ağlama duvarı olarak sözlük)

diğer konuları ise liste halinde görelim :

+ 24 saat telefonla konuşmak

+ 42 saat mesajlaşmak

+ sevgiliden habersiz hiç bir yere gidememek

+ sevgiliden habersiz arkadaş edinememek

+ sevgilinin bütün arkadaşlarla tanışma isteği

+ akrabalarla tanışma isteği.

bu liste uzyıp gider ama bardağın son damlasına göz atarsak listenin son maddesi şudur :

+ sevgili kız ise erkeklerle, erkek ise kızlarla görüşmesi yasaklanır, hatta kız erkek farketmeden ağaç gibi arkadaşlar budanır. teker teker kimle görüşüp görüşülmeyeceği belirlenir.

işe başlığımızın özü budur. hayatı sevgiliye endeksleyen kişi , hayatı ıskalamış insan demektir.
üniversiteyi kazanmamı sağlamış olaydır. sevgili, tam hayattan koptuğunuz; hatta hayattan kopmayı bırakın, çevrenizdekilere zarar vereceğiniz bir zamanda gelmişse, herşeyinizle, tamamen ona bağlanırsınız; aşırı titrersiniz üzerine çünkü sahip olduğunuz tek şeydir. yaşamayı önemsemiyorsunuzdur; ama o olmazsa yaşayamayacaksınızdır. yaşamayı önemsemiyordunuz hani? ama ona en ufak bir zarar gelmesinin sadece düşüncesi bile sizi hüngür hüngür ağlatmaya yeter. hiç istemediğiniz kadar yaşamak istersiniz, sadece onun için. onun ölümü sizi ne kadar üzse de diğerlerinden farklı olur; orada rahatta, hem yanına geleceğimi biliyor diye düşünürsünüz. belki yaşıyor olsaydı başına daha kötü birşey gelecekti? olsun, orada en azından rahat; belki elini tutamıyorum, konuşamıyorum ama, o hala benim biricik sevgilim; çok yok, en fazla 60 sene diye avutursunuz kendinizi...

şair duygulanmıştır, formatın mna koyduysa affola.

edit: basit olaylardan, 24 saat telefonun elden düşmeyişinden falan hiç bahsetmedim ben.
(bkz: endeks bugünü düşüşle kapadı)
hayatı sadece sevgiliyleyken yaşanır hissetmektir.

Doğru değildir ve yapılmaması gerekendir, bir gün tüm sevgililer gidecek , eş dost karı koca kim varsa ölecektir ve bu dünyada yalnız kalacaksınızdır, bu sebebledir ki insan önce tek başına hayatta ayakta kalmasını başarmalıdır.
türk insanıysanız hayatınızı başka bişeye endeksleyemezsiniz zaten çünkü; endekslicek bişeyimiz yok elimizde..! anca karıya kıza/adama endeskliyoruz işte.
yazık lan bize.. *
(bkz: galatasaray)

(bkz: cimbombomum benim biricik sevgilim)
bir de vardır ki çok sık konuşamazsınız telefonla, çok sık mesaj yazamaz, çok sık görüşemezsiniz.

ama hayatı ona endekslemek için böyle şeylere gerek yoktur. sabah uyanır uyanmaz onu düşünmeye başlarsınız, sürekli aklınızdadır; suratınızda da saçma bir gülümseme vardır genelde. gece uyurken onu düşünerek dalarsınız rüyalara, kimbilir belki o da sizi düşünüyor diye düşünürsünüz. sırf o sevmiyor diye bir arkadaşınızla konuşmazsınız belki, ya da o çok seviyor diye nefret ettiğiniz bir yemeği yersiniz severek o akşam yemeğinde.

güzel bir şeydir insanın sevdiği insanı hayatına bu kadar yedirmesi. sevmek güzel şey be...
hayatını sevdiğine endekleyen kişi kaybetmeye mahküm kişidir. karşıdaki insanı, bunaltır, en sonunda kaçırırsınız kendinizden. ama aşkın gözü kör olmuştur bir kere, herşeyinizi ona göre ayarlarsınız. arkadaşınızla buluşacağınız saati, ailenize ayıracağınız vakti, tv seyretme saatini bile ona göre planlarsınız. hafiften bir aptallaşma da yok değildir hani. şimdi öğle yemeğine çıkmıştır, müdürden ne yapar eder izin alırsınız aynı saate, birazcık ta olsa güzel yüzünü görebilmek için, onunla görüşmek için en can dostunuzu satarsınız, yani önceden size adilik olarak gelen herşeyi yaparsınız. onun için sırf onun için. bunu anlıyacağını mı düşünüyorsunuz? daha yolun çok başındasınız çoook derim ben size okadar.
onun uyuduğu saatlerde çalışmak gibi bir şey olsa gerek. *
ilk bir kaç ay hepimizin yaptığı hatalı davranış biçimidir. neden hatalıdır biliyor musunuz çünkü tek ilgi alanımız o olmaya başladığı anda aslındafarkında olmayadan aramızdaki tümiletişimi de kaybediyor oluyoruz. neden mi? çünkü herne kadar da insan sonsuz bir keşfedilme deryası da olsa, ilgi alanları daraldıkça başlangıçta o aşık olduğumuz maceracı adam ya da kadının, eskisi kadar macerasız, tutkusuz ve amaçsız hali bizi ondan ister istemez uzaklaştırıyor.
sevgiliyle birlikteyken mutluluk verebilen hadisedir ancak sevgili yitirildiğinde aklın baştan gitmesine de sebep olduğu görülmüştür.
yanlisdir zira cekip gidiyorlar g.t gibi kaliyorsun ortada.
daha çok kızların meyillli olduğu, ilişkiyi mahveden davranış.
iyi tarafından bakılacak olursa; hayatı eksi sevgiliye endekslemekten daha hayırlıdır.
terkedilmenin ilk aşamasıdır. sen farkında bile olmadan o senden bunalmıştır. abartmamak lazımdır.
güncel Önemli Başlıklar